Hukuksuz bir şekilde Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, bugünkü yazısında "İYİ Parti, kendisine verilen oylara, millete ve cumhuriyetin değerlerine deyim uygunsa 'ihanet' etmeye hazırlanıyor" ifadelerini kullandı.
TELE1’de yayınlanan, 4 Soru 4 Yanıt programında AKP’nin Abdullah Öcalan ile yeni bir çözüm süreci hazırlığında olduğu görüşünü anlatmak için kullandığı sözlerinin bağlamından kopartılarak sosyal medyada dolaşıma sokulmasının ardından ‘terör örgütü propagandası yapma’ suçlamasıyla tutuklanan TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın, Silivri Cezaevi’nden yazdığı 'Toplumu yeniden ayağa kaldırmak - II' başlıklı yazısı Birgün gazetesinde yayımlandı.
https://tele1.com.tr/toplumu-yeniden-ayaga-kaldirmak-ii-916513/ Yanardağ'ın yazısındaki İYİ Parti vurgusu dikkat çekti. Seçim döneminde Altılı Masa'dan ayrılma kararıyla ittifaka zarar veren İYİ Parti'nin yerel seçimlere ayrı gireceğini açıklamasını 'ihanet' olarak değerlendiren Yanardağ, yazısının ilgili bölümünde şu görüşleri aktardı:'İHANET'
"İYİ Parti demokratik muhalefet blokunun en zayıf halkasıydı. İktidarın yüklenerek bu halkayı kırdığı anlaşılıyor. İYİ Parti’nin islamcı-faşist iktidarın çekim alanına girdiği giderek daha netleşiyor. İYİ Parti, kendisine verilen oylara, millete ve cumhuriyetin değerlerine deyim uygunsa 'ihanet' etmeye hazırlanıyor.
"AKŞENER VE EKİBİ ÜLKENİN KADERİYLE KUMAR OYNUYOR"
İYİ Parti yönetiminin bütün hesabını CHP’nin cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, yerel seçimleri de kaybetmesinin üzerine kurduğu anlaşılıyor. Yerel seçimlerin de kaybedilmesi halinde CHP’nin bir daha toparlanamayacağını ve çökeceğini varsayıyor. Dolayısıyla önce boşalacak alanı doldurarak ana muhalefet partisi olmayı, 5 yıl sonra da iktidar alternatifi konumuna gelmeyi hedefliyor. O nedenle İYİ Parti 81 ilde ayrı belediye başkanı adayı çıkaracağını ilan ediyor. Akşener ve ekibi ülkenin ve milletin kaderiyle adeta 'kumar' oynuyor.
"İSLAMCI FAŞİST İKTİDATA SAĞCI ANA MUHALEFET VE ALTERNATİF MODELİ KURULMAK İSTENİYOR"
Ancak bu planın tutması mümkün görünmüyor. Çünkü bütün hesabın, CHP’nin statükoyu koruma tavrının devam edeceği varsayımına bağlandığı anlaşılıyor. İslamcı faşist bir iktidara sağcı ana muhalefet ve alternatif modeli kurulmak isteniyor. Doğan Avcıoğlu’nun deyimiyle sola kapalı sağa ise alabildiğine açık olan bu “cici demokrasi” modeli yeniden devreye sokuluyor.
"AKP VE MHP AKŞENER'İN KOPMA GİRİŞİMİNİ DESTEKLİYOR"
Bu nedenle genel seçimlerden sonra İYİ Parti’ye çengel atmaya çalışan AKP ve MHP, Akşener’i demokratik muhalefet blokundan kopma girişimini destekliyor. Erdoğan yönetimi, yerel seçimleri ancak İYİ Parti’yi etkisizleştirir ya da muhalefet blokundan koparırlarsa kazanabileceklerini görüyor. Bu nedenle kavgayı kışkırtıyor, besliyor. Akşener ikinci kez altılı masayı tekmelemeye ve Erdoğan’a yeni bir seçim daha hediye etmeye hazırlanıyor.
"SEÇİMLER İYİ PARTİ OLMADAN DA KAZANILABİLİR"
Ancak seçimler İYİ Parti olmadan da kazanılabilir. Çünkü İYİ Parti’nin demokratik muhalefet blokundan kopması, bu partiye oy veren cumhuriyetin değerlerine saygılı, merkez-sağ seçmenin tepkisine yol açacaktır. Eğer bu kesime ulaşılabilir ve durum iyi anlatılabilirse, bu kitle Erdoğan’a bir seçim daha hediye etmeyecektir.
"ASIL TEHLİKE SEÇMENİN SİYASETTEN KOPMAYA BAŞLAMASI"
Gel gelelim, asıl tehlike ilerici, demokrat ve cumhuriyetçi seçmenin siyasetten kopmaya başlamasıdır. Seçimlerin kaybedilmesinden ve muhalefetin teslim olmasından sonra insanlar televizyonda haber izlememeye, sosyal medyaya bakmamaya, gazete okumamaya başladı. Üstelik bu tutum özellikle CHP’ye karşı bir öfkeye dönüşerek yayılıyor. Sandığa gitmeme eğilimi yükseliyor. İşte seçimlerin kaybedilmesine yol açacak asıl tehdit bu durumdur."
YAZININ TAMAMI