Merdan Yanardağ: AKP darbeyi tamamladı

Yayın tarihi: 15 Temmuz 2021 Perşembe 1:46 pm - Güncelleme: 15 Temmuz 2021 Perşembe 8:11 pm

TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümü nedeniyle bir dizi paylaşımda bulundu. Yanardağ darbe girişimini bastıranların TSK’nin içerisindeki Cumhuriyetçiler olduğunu belirtti. Yanardağ, AKP iktidarının krizi fırsata çevirerek “AKP gerçekte darbeyi tamamladı” ifadelerini kullandı.

 

15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden tam 5 yıl geçti. TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, darbe girişiminin yıl dönümü nedeniyle sosyal medya hesabından bir dizi  paylaşımda bulundu. Yanardağ darbe girişiminin asıl sorumlusu olarak, Erdoğan – AKP iktidarını gösterirken darbeyi bastıranların ise TSK’nın içindeki Cumhuriyetçiler olduğunu belirtti.

Yanardağ, Erdoğan – AKP iktidarının darbe krizini siyasi bir fırsata çevirdiğini söyleyerek, “Fırsatı sinsice değerlendiren AKP, gerçekte darbeyi tamamladı. 20 Temmuz’da bütün yurtta OHAL ilan ederek kendi darbesini yaptı. TSK’yı, harp okullarını, cumhuriyet kurumlarını dağıttı. 16 Nisan 2017 referandumu ile darbe anayasası yapıldı. Türkiye, 2017 Anayasası ile totaliter tek adam rejimine, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” adı verilen ve dünyada örneği bulunmayan ucube bir düzene taşındı.” ifadelerine yer verdi.

 

Merdan Yanardağ’ın değerlendirmesi şöyle:

“Bugün, 15 Temmuz 2016 Fethullahçı darbe girişiminin yıldönümü… Hemen belirtelim; darbenin asıl sorumlusu Erdoğan-AKP iktidarıdır. FETÖ ile 11 yıl ortaklık yapan, adliye ve polisi teslim eden, kumpas davaları hazırlayan, birlikte Cumhuriyeti boğazlamaya kalkışan AKP iktidarıdır.

Darbeyi bastıran ise, TSK’nın Cumhuriyete bağlı kanadı, asıl gövdesidir. Ergenekon ve Balyoz davalarından yargılananlardır. Darbeyi sivil vatandaşların bastırdığı, dahası polisin engellediği tamamen bir efsanedir

Eğer, TSK’nın demokrasi ve Cumhuriyete bağlı kesimleri, ana gövdesi müdahale etmeseydi, Fethullahçı çete başarılı olacaktı. O ağır silahlara, zırhlı birliklere, savaş helikopterleri ve F-16, F-34 gibi savaş uçaklarına direnmek mümkün değildi.

Sivil yurttaşlarımızın direnişi elbette anlamlıdır, değerlidir. Onlar Kemalist bir darbe sanıyordu. Oysa, 15 Temmuz bu efsaneyi yıktı. 15 Temmuz dinci bir kalkışmaydı. Siyasal İslamcıların bir darbesiydi. Tıpkı 1909 31 Mart Vakası gibi.. İlk darbe de son darbe de dinci/İslamcıdır.

Erdoğan-AKP yönetimi, yol açtıkları felaketi, yaşanan darbe krizini siyasal fırsata çevirdi… Fırsatı sinsice değerlendiren AKP, gerçekte darbeyi tamamladı. 20 Temmuz’da bütün yurtta OHAL ilan ederek kendi darbesini yaptı. TSK’yı, harp okullarını, cumhuriyet kurumlarını dağıttı.

Türkiye, önce fiili başkanlık rejimine, ardından totaliter bir düzene götürüldü. Sahte oyların geçerli sayıldığı 16 Nisan 2017 referandumu ile darbe anayasası yapıldı. Artık ortada 12 Eylül darbe anayasası değil, 16 Nisan 2017’de yapılan 15-20 Temmuz darbe anayasası var.

Türkiye, 2017 Anayasası ile totaliter tek adam rejimine, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” adı verilen ve dünyada örneği bulunmayan ucube bir düzene taşındı.

Erdoğan-AKP iktidarının kurduğu bu rejim, öncelikle laiklik ilkesini yok etti. Laik kurumlar dağıtıldı. Cumhuriyetin laik karakteri yok edilmeye çalışıldı. Devlet, Ortaçağ anlayışı ve Emevi gericiliğine yaslanan bir anlayışla yeniden düzenlenmek istendi. Ama başarılı olunamadı.

İşte başarısız olan bu girişimdir. AKP iktidarı tükendi, Erdoğan dönemi kapanıyor. Siyasal İslamcıların bilgisi, görgüsü, gelenekleri, birikimi, insan kaynakları 21. yüz yılda, -düşük yoğunluklu da olsa- bir Ortaçağ rejimi kurmaya yetmedi.

Şimdi, 15 Temmuz gibi 20 temmuz darbesini de tarihin çöp sepetine gönderip, laik ve demokratik bir cumhuriyeti yeniden kurma zamanıdır.

Demokratik hak ve özgürlükleri yok eden Erdoğan-AKP iktidarı, ülkeyi ağır bir ekonomik krizin içine sürükledi. Yoksulluk ve yolsuzluk tarihte hiç olmadığı kadar arttı, gelir adaleti bozuldu. Rejime bağlı muhafazakar bir sermaye sınıfı yaratmak için ülke yağmalandı. Tükenen budur.”