Mekke değil İstanbul Büyükşehir Belediyesi… Kumarbaz Necip Fazıl’la ‘Kumar Oynama’ afişi

Haber -31 Aralık 2018 Pazartesi

  • 24 Mart 1951 tarihli Milliyet gazetesi küpüründe, Beyoğlu'nda düzenlenen kumarhane baskınıyla ilgili bir bir haber var. Necip Fazıl Kısakürek'in de yer aldığı fotoğraf karesinin altında "Beyoğlu'nda büyük bir kumarhane basıldı. Yakalananlar arasında şair Necip Fazıl ve birçok tanınmış tacirler bulunmaktadır" yazıyor.

  • Necip Fazıl Kısakürek ise olayla ilgili açılan davada, mahkemede şunları söylemişti: "Ben gazeteci ve muharririm. Kumar oynayanların ruhi ahvali üzerine incelemeler yapıyor ve bu mevzuda yeni bir eser yazmak istiyorum. Bu arzumu arkadaşım Agah Berim'e söylemiştim. O da bana, 'Ben bu akşam bir yere davetliyim. Gel seni de götüreyim. Belki aradığını orada bulursun' dedi. Bunun üzerine kalkıp buraya geldik. Şunu itiraf ederim ki; aradığımı burada bulamadım. Zira kimse kumar oynamadı. Yalnız küçük bir eğlence için oyn yapılacaktı ve yapıldı. Mesele bundan ibarettir"

  • Necip Fazıl'ın, hayatının bir döneminde içki ve kumar düşkünlüğü ile bir hayat sürdüğü bilinirken kendisinin de bu geçmişini "çöplük" olarak değerlendirdiği sık sık dile getirilir. Necip Fazıl, geçmişte yaşadığı hayat tarzının ileride kendisine hatırlatılınca "Ben geçmişimi dürdüm, büktüm ve kaldırıp çöpe attım; bu çöpleri ancak köpekler karıştırır" demişti.

  • Necip Fazıl, dönemin Başbakanı Adnan Menderes'e mektup yazıp, kalemini iktidarın lehine, muhalefetin aleyhine kullanmak için para istemişti. Necip Fazıl, Menderes'e yazdığı mektubun bir yerinde şöyle diyordu: "Reklam ve sair ihtiyaçlarım için 10 bin lira lütfedilirse... Ayda 6 bin lire tahsis olunursa... Akis, Kim, Form gibi mecmuacıklarla bütün muhalefet matbuatını saf fikirle çürütücü, muazzam bir içtimai ve edebi, ideoloji, bina edici kaalara ve yüreklere nüfuz edici bir mecmua kuracağıma emin olunabilir. Bu da olmazsa tam altı aydır bir tek yardım görmeyen beni vazife günüme kadar her ay muayyen ve mukarrer bir mikyas altında kurmaktan ve göz yaşları içende yalnız ibadet ve mücerret eserler kaleme almaya terk etmekten başka iş kalmaz."

  • Necip Fazıl'ın, hayatının bir döneminde içki ve kumar düşkünlüğü ile bir hayat sürdüğü bilinirken kendisinin de bu geçmişini "çöplük" olarak değerlendirdiği sık sık dile getirilir. Necip Fazıl, geçmişte yaşadığı hayat tarzının ileride kendisine hatırlatılınca "Ben geçmişimi dürdüm, büktüm ve kaldırıp çöpe attım; bu çöpleri ancak köpekler karıştırır" demişti.

  • Necip Fazıl, 12 Eylül faşist darbesine de methiyeler düzmüş şöyle yazmıştı: "Hareketin mahiyeti... Malum klasik darbelerden biri değildir... Bu hareket olmasaydı, yıl değil, ay değil, belki hafta ve gün hesabiyle Türkiye'nin çöküşü gerçekleşebilirdi. 27 Mayıs 1960 ile 12 Eylül 1980 Hareketi arasında şu fark vardır ki, ilki milli iradeye tam zıt ve fikirsiz bir gece baskını olmuşken, ikincisi milli ihtiyaca tam uygun bir imdat davranışı olmak istidadındadır... 27 Mayıs 1960 hareketi 'millete rağmen' diye belirtilirken, 12 Eylül 1980 müdahalesi ancak 'millet için' formülüyle ifade edilebilir."

  • İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı açık hava reklam panolarındaki 'Yılbaşı kutlamayın' afişlerine tepki yağdı. Laik bir Cumhuriyette, kamu kuruluşu bir yönetimin kentinde yaşayan herkese saygı göstermesi gerektiğini belirten yurttaşlar, "Siz bir Türkiye Cumhuriyeti belediyesi iseniz yılbaşını herkesin inancına göre kutlamasına saygı gösterir ve hatta siz de Noel’i kutlayan vatandaşların Noel’ini kutlar ve kutlamaları kolaylaştıran çeşitli önlemler alırsınız" diye tepki gösterdi.

  • Başta AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dilinden düşürmediği Necip Fazıl ile, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın öğrencilik yıllarından bir fotoğrafı kısa bir süre önce sosyal medyada ortaya çıkmıştı.

  • Afişlerde "Kumar oynama yuvanı yıkma, İçki içme yuvanı yakma, Müslüman kardeşim NOEL kutlama" yazan afişlerin kumarbazlığıyla da bilinen Necip Fazil Kısakürek'in sözleriyle de desteklenmesi ayrı bir tepkiye neden oldu.