Maden suyundaki yüksek borun zararları nelerdir?

Yayın tarihi: 16 Nisan 2024 Salı 6:14 pm - Güncelleme: 16 Nisan 2024 Salı 6:59 pm

İsviçre’de Türkiye’nin maden suyu devi Beypazarı ile ilgili yayımlanan raporun yansıması sürüyor. Gıda mühendisi Bülent Şık, konuyla ilgili açıklamasında maden sularında bor içeriğinin yüksek olmasının sağlık sorunu yaratabileceğini ifade etti.

İsviçre Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik İşleri Dairesi, Türkiye’nin maden suyu devi Beypazarı marka sodalarda aşırı seviyede bor tespit edildiğini bildirdi. Sodanın İsviçre’deki dağıtımcısı BAK-SAN GmbH’nin ürünü derhal satıştan çektiği ve geri çağırma işlemlerini başlattığı açıklandı.

Maden suları içerindeki yüksek bor miktarının sağlığa etkisiyle ilgili tartışmalar devam ederken gıda mühendisi ve akademisyen Bülent Şık konuya ilişkin değerlendirme yaptı.

Borun insanlar üzerindeki çalışmaların yeterli olmadığını söyleyen Şık, laboratuvar hayvanlarında yürütülen çalışmalarda olumsuz etki oluşturabileceği hakkında kanıtlar bulunduğunu ifade etti.

Özellikle çocukların yetişkinlere kıyasla toksik maddelerin etkilerine daha duyarlı olduğuna dikkat çeken Şık, “Maden sularındaki bor içeriğinin yüksekliği bir sağlık sorunu oluşturabilir ancak bu meselede bor dışında maden sularında bulunması muhtemel özellikle arsenik gibi toksik kimyasallara dikkat edilmesi büyük önem taşıyor” ifadelerine yer verdi.

İsviçre’de toplatılıyor! Beypazarı sodada aşırı bor alarmı

Bülent Şık’ın X hesabından yaptığı paylaşımın tamamı şu şekilde:

“Beypazarı marka maden suyu ile ilgili haberin detaylarına ulaşamadım. Haberin doğru oldugunu varsayarak şunlar soylenebilir: Doğal olarak oluşan bor, öncelikle boratlar ve borosilikatlar içeren kayalardan ve topraklardan sızmanın bir sonucu olarak yeraltı suyunda bulunur.

Literatüre göre, borun insanlarda üreme sağlığını ve gelişimsel süreci olumsuz etkileme potansiyeli üzerine çalışmalar yeterli değil; ancak laboratuvar hayvanlarında yürütülen çalışmalarda olumsuz etki oluşturabileceği hakkında kanıtlar var.

‘ÇOCUKLAR KİMYASAL MADDELERİN TOKSİK ETKİLERİNE DAHA DUYARLI’

Organ benzerlikleri dikkate alınarak bu çalışmalardan elde edilen sonuçların insanlar için de geçerli olduğu düşünülmelidir. Çocukların kimyasal maddelerin toksik etkilerine yetişkinlere kıyasla çok daha duyarlı olduğu dikkate alınmalıdır.

Maden sularındaki bor içeriğinin yüksekliği bir sağlık sorunu oluşturabilir ancak bu meselede bor dışında maden sularında bulunması muhtemel özellikle arsenik gibi toksik kimyasallara dikkat edilmesi büyük önem taşıyor.

‘PERİYODİK KONTROL- İZLEME ÇALIŞMALARINI SAĞLIK BAKANLIĞI AÇIKLAMALIDIR’

Bor tespitinin bize söylediği denetim-kontrol-izleme çalışmalarının çok yetersiz olduğudur. Bu yetersizlik toksik etkisi kanıtlanmış ve çocuk sağlığı açısından büyük önem taşıyan arsenik vb. kimyasallar için e bir risk olabilecegini gösterir.

Maden suları ve içme suları ile ilgili periyodik kontrol-izleme çalışmalarının ne durumda olduğunu Sağlık Bakanlığı açıklamalıdır. Bu meseleleri ihraç edilen ürünler üzerinde yapılan çalışmalarla duyuyor olmak bir toplum icin çok üzücü bir durumdur.

‘ÖSTROJEN METABOLİZMASINI ETKİLEYEBİLİR’

Bu konuda söylenebilecekler özetle bu kadar. EPA’nın bor ile ilgili yayınına göre, borun insanlarda eser yani çok düşük miktarda alınması gerekli bir besin maddesi olduğu net bir şekilde kanıtlanamamıştır.

Yapılan çalışmalarda, düşük miktarda bor alımının hücresel fonksiyonu ve diğer besin maddelerinin aktivitesini etkileyebilir. Borun D vitamini ve kalsiyum ile etkileşime girebileceği, östrojen metabolizmasını etkileyebileceği ve bilişsel işlevde rol oynayabileceği belirtiliyor. Bu bilgileri dikkate almak ve çocuk beslenmesi açısından bor dahil tüm kimyasal ögeleri dikkatle kontrol etmek zorunludur. Çocuk sağlığını korumak gıda güvenliği çalışmalarının odak noktasında yer almalı.”

Kaynak: HABER MERKEZİ