Lube Ayar iddiası: MİT, Fatih Altaylı’yı Ankara’ya çağırmış

Yayın tarihi: 8 Kasım 2021 Pazartesi 12:33 pm - Güncelleme: 8 Kasım 2021 Pazartesi 12:43 pm

Gazeteci Lube Ayar, eski MİT’çi Mehmet Eymür’ün kendisine HaberTürk’ten kovulmasının perde arkasını anlattığını söyledi, iddialara Fatih Altaylı’nın adı karıştı. Altaylı’dan yanıt geldi. 

Gazeteci Lube Ayar’ın HaberTürk’ten kovulmasına ilişkin çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Ayar, eski MİT Kontrterör Daire Başkanı Mehmet Eymür’ün kendisine HaberTürk’ten kovulmasının perde arkasını anlattığını söyledi. Ayar’ın aktardığına göre Eymür kendisine “Eski MİT müsteşar yardımcısı Mikdat Alpay, Fatih Altaylı’yı Ankara’ya çağırmış ve senin kovulmanı bizzat istemiş” ifadesini kullandı.

İddiayı Fatih Altaylı tepki göstererek reddetti ve “Lûbe Ayar’ı da oradaki muhabirlerin de işten çıkarılmasına karar veren ben değilim. Hepsinin kendi amirleri var kendi şefleri var. Zırvalığın önde gideni. Ne diyeyim saçma sapan bir şey” diye konuştu.

Doğu Perinçek: Kaşif Kozinoğlu ölmedi, öldürüldü

LUBE AYAR İDDİALARI TWİTTER’DAN PAYLAŞTI

Konuya ilişkin Twitter hesabından açıklama yapan Ayar, şunları kaydetti:

“Tam uyuyacaktım ki aklıma iki gündür okuduğum ve izlediğim Mehmet Eymür röportajları geldi.. Dedim ki, “Ben de kendisiyle olan unutulmaz anımı anlatayım, belki bazı parçaların birleşmesine katkım olur.” Bundan 4-5 yıl önce bir gazeteci beni aradı ve ‘Mehmet Abi seninle görüşmek istiyor’ dedi. Bahsi geçen Mehmet Abi’nin Mehmet Eymür olduğunu anlayınca çok şaşırdım. Ama pek umursamadım da.. Sonra telefonlar sıklaştı, birkaç gazeteci daha aynı notu iletince endişe ettim biraz!

Gazetecinin verdiği numaraya mesaj attım. Mesaj düşer düşmez Mehmet Eymür aradı ve, “Sizinle acil görüşmemiz lazım, evime gelebilir misiniz?” dedi. “Evinizde rahatsız etmeyeyim” dedim. “Eşim ve kızım da burada endişelenmeyin. Üstelik yaşlı ve hastayım, lütfen eve gelin” dedi. Bir gazeteci için merak duygusunun ne yenilmez bir şey olduğunu bilemezsiniz! Kaldı ki emekli (emeklilik mümkünse tabii) bir MİT’çinin aradığını hesaba katarak, “Kendi güvenliğimle ilgili bilmem gereken bir şey mi var acaba?” diye de düşündüm.

Kürkçü: Kızıldere’nin kendisi bir yargısız infazdır

“NİÇİN KOVULDUĞUNUZU BİLİYOR MUSUNUZ?”

Gittiğimde Mehmet Eymür beni eşi Janset Hanım ve kızıyla karşıladı. Bir süre birlikte oturduk, sonra onlar odadan çıktılar. Mehmet Bey nihayet konuya girdi, “Habertürk’ten niçin kovulduğunuzu biliyor musunuz?” diye sordu. Şaşkına döndüm, çünkü aklımın ucundan geçmemişti bu! Habertürk’te yayımlanan bir manşetimi gösterdi. “Sanırım ben hastanedeyken yazmışsınız, bu yüzden o dönem kaçırmışım bunu” dedi. Haberim, eski MİT Müsteşar Yardımcısı Mikdat Alpay hakkında yazılmış bir istihbarat raporuydu. Ve manşet şöyleydi: “MİT’ten MİT’çiye Belaltı Rapor”

Eski MİT’çi Eymür’den ‘işkence’ itirafı: Pişman değilim, şu an daha ağırları var

“ALPAY, ALTAYLI’YI ANKARA’YA ÇAĞIRDI”

“Ben bu yüzden kovulmadım ama aylar sonra Fatih Altaylı ile tatsızlık yaşadığım için kovuldum” dedi. “E sen öyle sanmışsın!” diye cevap verdi ve ekledi; Mikdat Alpay, Fatih Altaylı’yı Ankara’ya çağırmış ve senin kovulmanı bizzat istemiş. Altaylı da ona şu cevabı vermiş; “Şimdi kovarsam anlar ve ortalığı da ayağa kaldırır, bana biraz zaman verin, onu bezdiririm kendisi istifa eder!” Tabii beni pek tanımadığı için ne kadar inatçı olduğumu da bilmiyor! 6 ay boyunca haberlerim yayınlanmadı ve aynı binada Altaylı’yla bir türlü görüşemedim.

Sebebini anlamasam da artık istenmediğimin farkındaydım elbette ama neler döndüğünü bizzat Altaylı’dan duymadan istifa etmemeye yeminliydim, etmedim de! Bir süre sonra saçma sapan bir olayı bahane edip çıkışımı verdiler. O sinirle bütün binayı gezdim Altaylı’yı buldum. Yazı işleri müdürlerinin yanında kendisine, “Yazıklar olsun size!” deyip binadan ayrıldım. Meslek hayatımın en büyük hatası onu adam yerine koymaktır zaten! Neyse.. Mehmet Eymür’e de bunu anlattım. Ama açıkça görüldüğü üzere Eymür haklıydı.

“MİT’İN ADAMLARI BASINDA HALA BAŞ KÖŞELERDE”

Eymür, “Mikdat Alpay, sana ve gazetene tazminat davası açmış, bu haber yüzünden senin cebinden bir kuruş çıktıysa, hemen bir karşı dava açacaksın, beni de şahit yazacaksın. Çünkü senin haber yaptığın raporu da ben yazdım!” dedi.
Şöyle devam etti Eymür, “İyi bir gazetecisin. Fakat korkarım artık senin medyada bir görev alman mümkün değil. Çünkü Mikdat’ın MİT’teki görevi medyadır. Hala onun serpiştirdiği adamlar basında baş köşelerde. Bu adamlar yaşadığı sürece sen bu mesleği unut!”

Mehmet Eymür eski defterleri açtı

“MİT’İN OLUR VERMEDİKLERİ ÖNEMLİ YERE GELMEZ”

“Sen emeğinle bu meslekte yer edinmiş birisin. Fakat herkesi kendin gibi sanma gafletinde bulunma. MİT’in olur vermediği gazetecinin önemli görevlere gelmesi imkansız” diyen Eymür, birlikte çalıştığım yayın yönetmenlerinin de aralarında bulunduğu MİT’çi gazetecileri anlattı. Ağzım bir karış açık kaldığı için konuşmaktan ziyade dinlemekle geçirdim o birkaç saati. Finalde, “MİT, yekpare bir yapı değildir. Orada düşmanın varsa bil ki dostun da vardır. Eğer mesleğine dönmek istiyorsan söyle bana, Hürriyet’e telefon açmam yeter” dedi..

Haydaa! Çok şaşkındım, “Beni düşündüğünüz için teşekkür ederim. Lâkin ben bildiğim şekilde ve gücümün yettiği kadar gazetecilik yaptım. Bu yaştan sonra MİT’e çalışmaya niyetim yok. Mesleğimi hiçbir zaman ‘ekmek parası’ olarak da görmedim. Buraya kadarsa vedalaşır, bırakırım” dedim.”

FATİH ALTAYLI İDDİALARI REDDETTİ: DELİ SAÇMASI

Gerçek Gündem‘den Merve Çoban’ın konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Fatih Altaylı iddiaları “Lûbe Ayar’ı işten çıkaran da ben değilim. Oradaki muhabirlerin işten çıkarılmasına karar veren de. Bir aşamada hepsinin kendi amirleri var kendi şefleri var. Zırvalığın önde gideni. Ne diyeyim saçma sapan bir şey” diyerek reddetti.

Altaylı, “99’da gördüm son ben Mikdat Alpay’ı. Lûbe Ayar’ın işten ayrıldığı dönemde zannederim ki takip etmedim ama büyük ihtimalle emekliydi. Deli saçması bunlar hakikaten deli saçması. Komedi yani. Ben yayın yönetmeniyim Lûbe Ayar bir muhabir tamam. İyi bir muhabirdi belki. Belki bir hata etti. Niye ayrıldığını bile bilmiyorum. Niçin başkalarının adı geçmiyor da benim adım geçiyor. Orada başka bir ölçüler var. Lûbe Ayar’ı işten çıkaran da ben değilim. Oradaki muhabirlerin işten çıkarılmasına da karar veren ben değilim. Bir aşamada hepsinin kendi amirleri var kendi şefleri var. Zırvalığın önde gideni. Ne diyeyim saçma sapan bir şey” ifadelerini kullandı.

“MİKDAT ALPAY’I İKİ KERE GÖRDÜM”

Altaylı, Ayar’ın Eymür ile gerçekleştirdiğini ileri sürdüğü görüşmeyi aktardığını belirtmesi hakkında, “Mehmet Eymür yıllardan beri bana böyle şeyler söyler. Ne diyeyim yani Mikdat Alpay’la arasındaki meseleden dolayı bunları yapıyor. Ben Mehmet Eymür’ü hayatımda bir kere gördüm. Mikdat Alpay’ı da iki kere gördüm hayatımda. Tanışmam etmem, Mikdat Alpay MİT’te görevliyken medyaya brif vermişlerdi. Bütün medya yöneticilerini çağırmışlardı yıllar önce. 20 yıl kadar belki daha fazl 25 yıl önce. Kendisini o zaman gördüm:Bir de Öcalan röportajı yaptığım zaman beni davet ettiler görüşmek için. İki kere hayatımda gördüm. Onun dışında ne gördüm, ne konuştum, ne tanırım, ne bilirim. Mehmet Eymür kendi yaptığı işleri anlatsın. Mehmet Eymür bildiğim kadarıyla kumarhaneci Sudi Özkan’ın korumalığını yapıyordu son olarak. Onları anlatsın önce” diye konuştu.