Levent Göktaş Soylu ile ilişkisini anlattı

Yayın tarihi: 7 Nisan 2023 Cuma 9:33 am - Güncelleme: 7 Nisan 2023 Cuma 10:13 am

Özel Haber: Egehan Erkün

Barış Terkoğlu ile Barış Pehlivan’ın kaleme aldığı ‘SS’ isimli kitap raflardaki yerini aldı. Kitapta, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “siyaset-yargı-tarikat-mafya” ilişkileriyle ilgili ciddi iddialar yer alırken, dikkat çeken bölümlerden biri de Necip Hablemitoğlu suikastı davasında tutuklanan Levent Göktaş röportajı oldu.

Sızıntı, Mahrem, Metastaz ve Cendere kitaplarını ortak imza ile yayımlayan gazeteciler Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’ın yeni kitabı ‘SS’ raflardaki yerini aldı.

Kırmızı Kedi Yayınevi’nden çıkan kitapta, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun siyaset-yargı-tarikat-mafya ilişkileriyle ilgili ciddi iddialar yer alıyor.

Terkoğlu ile Pehlivan, kitabın bir bölümünü ise Necip Hablemitoğlu suikastı davasının etrafından şekillenen siyasi ilişkilere ayırdı. Öte yandan kitapta Hablemitoğlu suikastı davasında tutuklanan Levent Göktaş röportajına da yer verildi. Terkoğlu ile Pehlivan’ın sorularını yanıtlayan Göktaş, Bakan Soylu ile arasındaki ilişkiyi anlattı.

SUİKAST SONUCU KATLEDİLDİ

Akademisyen Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002’de evinin önünde uğradığı silahlı suikast sonucunda yaşamını yitirdi.

Hablemitoğlu, suikast öncesindeki süreçte FETÖ tehlikesiyle ilgili yaptığı açıklamaları ve uyarılarıyla dikkat çekiyordu. FETÖ ile ilgili araştırmalarını ve tespitlerini cesur bir şekilde dile getiren Hablemitoğlu’nun hayatını kaybetmeden önce çeşitli tehditler aldığı da biliniyordu.

Hablemitoğlu, “Köstebek” ismini verdiği kitabında “Gülen cemaati”nin silahlı örgüt halini almaya başladığı tespitini yaparak yapıyı “Fetullahçılar” olarak tanımladı.

Örgütün hedefi haline gelen Hablemitoğlu,18 Aralık 2002’de evinin önünde başından vurularak katledildi.

15 TEMMUZ SONRASI SUİKAST DOSYASI RAFTAN İNDİRİLDİ

Üzerinden yıllar geçmesine rağmen faili meçhul kalan Hablemitoğlu dosyası, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden kısa bir süre önce yeniden raftan indirildi. Suikasta ilişkin detaylar yeniden incelendi, ulaşılan bilgiler, cinayetin FETÖ tarafından işlenmiş olabileceği şüphesini beraberinde getirdi.

Soruşturmayı genişleten savcılık, o dönem Ukrayna’da bulunan şüpheli eski asker Nuri Gökhan Bozkır hakkında kırmızı bülten çıkardı. MİT tarafından 27 Ocak 2022’de Türkiye’ye getirilen Bozkır, 8 Şubat’ta “suç örgütü üyeliği” ve “tasarlayarak öldürme” suçlarından hüküm giydi.

Suikast ile ilgili firari emekli albay Levent Göktaş hakkında da Interpol tarafından kırmızı bülten çıkarıldı. Göktaş, Eylül ayında Bulgaristan’ın Svilengrad şehrinde yakalanarak Türkiye’ye getirildi. Göktaş “tasarlayarak öldürme” ve “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçlamasıyla tutuklandı.

Gazeteciler Barış Terkoğlu ile Barış Pehlivan ‘SS’ isimli kitabında, Hablemitoğlu suikastı davasında tutuklanan Göktaş ile yaptıkları röportajı yayımladı. Terkoğlu ile Pehlivan sorularını avukatı Hüseyin Ersöz aracılığıyla Göktaş’a ulaştırdı.

Soylu ve İmamoğlu arasında ‘haddini bildiririm’ polemiği! “Sen kime hava atıyorsun şu an?”

Kitabın ilgili bölümünde yer verilen Göktaş röportajı şöyle:

1- Süleyman Soylu ile tanışıklığınız nereye dayanıyor?

– Süleyman Soylu ile beni Çalışma Bakanlığı’nda daire başkanı bir arkadaşım tanıştırdı. Toplam yüz yüze ve kendi makam odasında 2 kez görüştüm. Telefonla 2 ya da 3 kez görüştüm. Diğer mesaj alma verme işi sadece ve sadece bayram ve kandil kutlamasıdır.

2- Süleyman Soylu’ya danışmanlık yaptığınız iddiası doğru mu?

– Hayır. Doğru değildir. Ben hiçbir zaman kendisine danışmanlık yapmadım.

3- İnan Kıraç’ın avukatı olarak Sezgin Baran Korkmaz ile ilgili Süleyman Soylu ile görüşmeniz oldu mu?

– Ben İnan Kıraç ve Sezgin Baran Korkmaz için asla Süleyman Soylu ile görüşmedim. Onlar zaten yani İnan Bey, Süleyman Soylu ile görüşürdü. SBK ile ilgili Bakan’la görüşme yapmadım.

4- Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görev yapmış Altan Bora’nın ifadesinde sizin “Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığından ihaleler aldığınız” belirtiliyor. Nedir bu ihalelerin ayrıntıları?

– Evet aldım / almaz olaydım. Herkes gibi açık ihaleye katıldım. Gökhan Nuri’nin Ukrayna’dan bize gönderdiği ucuz fiyatları verdiğimiz için ihaleler bizde kaldı.

Jandarma 1/216 TNT ihalesi Emniyet 1/2 Lb TNT ihalesi

5.56 mm mühimmat ihalesi

5.56 mm mühimmat ihalesi 5.56 mm mühimmat ihalesi

Bunları Gökhan Nuri Bozkır veremedi. Tabii biz onun vereceğini düşünerek onunla koordineli fiyat teklifi geçtiğimiz için ve fiyatları aşağıda kaldığı için kazandık. Ama veremeyince her bir mühimmat için 1’er yıl yasaklandık, teminatlar yandı. Ve üstüne ceza yedik, yani bittik.

5- Yine Altan Bora, sizin bir ihale ile ilgili olarak kendisini Ukrayna’ya göndermek istediğinizi, ancak ihaleye ilişkin bağlantıları sağlayan kişinin hakkında kırmızı bülten bulunan eski ÖKK’cı Nuri Gökhan Bozkır olması nedeniyle gitmek istemediğini iddia ediyor. Bora ifadesinde özetle “Ukrayna’ya gitmek istemeyince Levent Göktaş bana ‘Bakan ile görüştüğünü, Nuri Gökhan Bozkır hakkındaki kırmızı bültenin kaldırılacağını söyleyerek beni Ukrayna’ya gitmeye ve Nuri Gökhan Bozkır ile iş konusunda görüşmeye ikna etti” diyor. Sizin görüştüğünüz iddia edilen o Bakan kim? Anlatır mısınız?

– Altan Bora yalan söylüyor. Ben hiçbir Bakan kırmızı bülteni kaldıracak, demedim. Gökhan Nuri Bozkır’a sorabilirsiniz. Ben Gökhan Nuri Bozkır’ın kendisine de sordum. Altan Bora Ukrayna’ya çok istekli gitti ve Gökhan’ın yanına gittiğini bilerek gitti. Hatta, Altan’ı havalimanında karşılayınca birbirlerine sarılmışlar. Gökhan’ın korumaları ile resim vs. çektirmişler. Altan Bora’yı ben işten attım diye böyle konuşuyor. Bana husumeti var.

6- Hablemitoğlu soruşturmasındaki gözaltı operasyonları öncesi, diğer şüphelilere “ben Süleyman Soylu ile konuştum, bir şey olmayacak” dediğiniz doğru mu?

– Hayır, doğru değil. Ben Süleyman Soylu ile samimi bile değilim. Hayatımda 2 kez yüz yüze görüştüm.

7- Soruşturmadaki ilk gözaltı listesinde adınızın olduğu, ama sonradan çıkarıldığınız iddiasına dair bir şey der misiniz?

-Hayır, bilgim bile yok. Eşimin hastanede yoğun bakımda ve benim de yoğun bakım kapısında bulunduğum zaman dilimi. İnanın ilk gözaltı listesinden bile bilgim yok.

8- Sizi gözaltına almaya geldiklerinde firar ettiniz. O gün size operasyon için geleceklerini önceden bildiğiniz doğru mu? Doğruysa, kim nasıl haber verdi?

– Hayır, kimse bildirmedi. Ben normalde evden 7-7.15 gibi çıkarım. O gün hatta geç bile çıkmışım. Normal çıktım, arabama bindim, holdinge gittim. Ve holdingde iken saat 08:00’de kızım Ezgi aradı, “baba eve polis geldi, 4 gün gözaltı vermişler” diye… Ben de “yine mi komplo” diye kaçtım. Psikolojim çok bozuldu. İçimden “ben yaşayamayacak mıyım” dedim, kaçtım. Dünyada eşim ölünce bir şeyim kalmadı. 4 kızım, 1 oğlum var. Hepsi hemen ölsünler, ben de dahil. İnanın, Hablemitoğlu suikastı ile 1 mm dahlimiz yoktur. Bana inanmanızı istiyorum.