Nijerya açıklarında korsanlar tarafından 'Mozart' gemisinden kaçırılan ve 21 gün boyunca rehin tutulan 15 Türk denizci Türkiye'ye geldi. Denzcileri aileleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve şirket yetkilileri karşıladı.

23 Ocak günü 'Mozart' isimli Liberya bayraklı gemi, Nijerya'nın başkenti Lagos açıklarında korsanların saldırısına uğramıştı. 1 kişinin öldürüldüğü saldırıda 15 kişi kaçırılmış 3 kişi ise bırakılmıştı. 12 Şubat Cuma günü sevindirici haber geldi. Korsanların 15 Türk denizciyi serbest bıraktığı öğrenildi. Türkiye'nin Abuja Büyükelçisi Melih Ulueren tarafından uğurlanan 15 Türk denizci, Türk Hava Yolları'nın Abuja-İstanbul seferini yapan tarifeli uçuşuyla saat 06.15 sıralarında İstanbul'a geldi. Denizciler, İstanbul Havalimanı'nda başta aileleri, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve şirket yetkilileri tarafından karşılandı. Ülkelerine dönmenin mutluluğunu yaşayan denizciler, uzun süre ailelerine sarılarak gözyaşı döktü. Denizciler ile aileler arasında duygusal anlar yaşandı. Geminin kaptanı Mustafa Kaya basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Şirketimiz korsanlarla olan pazarlıkta hep yanımızda oldu. Serbest kalmamız için ellerinden geleni yaptılar. Çok şükür bugün burada ailelerimizin yanındayız" ifadelerini kullandı.

"ÖLDÜRMEKLE TEHDİT ETTİLER"

Kaçırılma anı ve sonrasında yaşadıkları korku dolu 21 günü anlatan Kaya şunları söyledi: "23 Ocak'ta Sabah 06.10 sıralarında açık denizde gemimize saldırdılar. Yaklaşık 1 saat bir mücadele oldu ilk başta gemiye çıkmak için. Biz geminin hızını artırdık. Onları engellemek için çeşitli manevralar yaptık. Fakat ellerinde uzun namlulu silahlar vardı. Bizim onlara karşı hiçbir silahımız yoktu. Ancak bir saat içinde gemiye çıkmayı başardılar. Geminin emniyetli bir yerine kendimizi kilitledik. Ancak 5 saat sonunda kapıyı kırmaya çalıştılar. Spiral ile kestiler. Sürekli ateş ediyorlardı. İçeriye rastgele ateş ettiler. O sırada bir arkadaşımız hayatını kaybetti. Karnından vurulmuştu. Çok üzgünüz. Ailesine baş sağlığı diliyoruz." Kaya, "21 yıldır kaptanlık yapıyorum. İlk defa böyle bir şey geldi başıma. Mesleki olarak beni çok etkileyeceğini düşünmüyorum. Belli bir süre ailemle zaman geçirmem, dinlenmem gerekiyor" dedi.

"HİÇBİR ZAMAN UMUDUMUZU KAYBETMEDİK"

Umutsuzluğa kapılmadıklarını aktaran Mustafa Kaya, devlete ve şirketin tüm yetkililerine hep güvendiğini vurguladı. Kaya, "Mutlaka bizim arkamızda duracaklarını ve gerekli anlaşmaları yapacaklarına inandık. Arkadaşlarla da kendimizi o şekilde motive ettik. 15 kişi hiçbir sıkıntı olmadan, sağ salim evimize döndük" diye konuştu.

"KAFAMDA SİLAH GÖĞSÜME BASARAK PARA SAYDILAR"

Geminin aşçısı Mustafa Benklioğlu ise "Çok şükür ülkemizdeyim" diyerek yaşadığı mutluluğu dile getirdi. Yaşadıklarını anlatırken konuşmakta oldukça zorlanan Benklioğlu, "Bu durumda ne söylenebilir, ne konuşulabilir bilmiyorum. Allah'a şükürler olsun. Bakanımız, Büyükelçimiz, herkes yardımcı oldu. 21 bir gün çok zordu. Hepimiz bir yerdeydik. Zor bir süreçti. Fiziki bir şiddet yoktu. Ama adamlar her an elinde silahla kafanda bekliyor. Sahilde takas yapıldı. Onlar parasını aldı. Bizi bota attılar. Adam, kafamda silahı, göğsüme basarak para saydılar" şeklinde konuştu. Annesi Gülseren Baş ve ablası tarafından karşılanan İlyas Baş ise gözyaşlarına hakim olamadı. Konuşmakta zorlanan İlyas Baş, kurtarılmalarında emeği geçenlere teşekkür ederken anne Gülseren Baş ise "Ben rahatsızım. Bir hafta söyleyemediler bana. Öğrenince dünyalarım yıkıldı. Bütün büyüklerime çok çok teşekkür ediyorum.

İŞTE O DENİZCİLER...

Esaret altında geçen 21 günün ardından Türkiye'ye gelen denizciler şu şekilde: Kaptan Mustafa Kaya'nın yanı sıra Adil Alkan, Mesut Meral, Hamza Orhan, İlyas Baş, Mustafa Benklioğlu, Gökhan Lale, Erdi Akman, Halil Gülçür, Gökhan Buran, Alper Şeker, Vedat Aksan, Doğancan Cengil, Melih Çetin ve Ünsal Dilsiz
Muhabir: Alp Yanardağ