Koronavirüs tüm organlara saldırıyor

Yayın tarihi: 28 Haziran 2020 Pazar 9:26 am - Güncelleme: 28 Haziran 2020 Pazar 12:02 pm

Bilim insanları Covid-19’un ‘kalıcı etkilerini’ anlamaya çalışıyor. Önümüzdeki günlerde sonuçlanacak araştırmanın, konu hakkındaki birçok detayı ortaya çıkarabileceği belirtiliyor.

Bilim insanları yeni tip korona virüsün hastalar üzerinde uzun yıllar boyunca süren kalıcı etkilerinin olabileceğini düşünüyor. Bulaşıcı hastalıklar alanında uzmanlar, virüsün sadece akciğerlere saldırdığını düşünürken aslında başka organları da hedef aldığını ortaya koydu.

SARS-CoV-2 virüsü hastalar üzerinde solunum sorunlarına sebep olmasının yanı sıra, bazı durumlarda insan sağlığında önemli yeri olan bir takım organlarda da kalıcı hasara yol açabiliyor.

Euronews’in haberine göre; Virüsü insan sağlığına verdiği zararları yeni yeni görmeye başlayan doktorlar, enfeksiyonun hastalarda yarattığı tahribatın etkisinin yıllarca sürebileceğini ileri sürüyor.

California’nın La Jolla bölgesindeki Scripps Translasyonel Araştırma Enstitüsü’nden Doktor Eric Topol, “İlk başta bu virüsün sadece solunum yolunu etkilediğini düşündük. Fakat daha sonra, pankreası, kalbi, karaciğeri, beyni, böbrekleri ve diğer organları da hedef aldığını gördük” diye konuştu.

Covid-19 hastaları organlarında aşırı enflamasyon sorunları yaşarken, felce yol açabilecek kan pıhtılaşması tehlikesi ile de karşı karşıya kalıyor. Hastalık ayrıca baş ağrısı, baş dönmesi, tat ve koku kaybı gibi nörolojik komplikasyonlara da yol açabiliyor.

10 HASTADAN BİRİNDE DAHA ETKİLİ 

Covid-19 belirtileri ortalama iki ila üç hafta sürüyor. Fakat Oxford Üniversitesi’nden Doktor Helen Salisbury, her 10 hastadan birinde semptomların daha uzun süre etkili olduğunu söylüyor.

Chicago’daki Northwestern Tıp merkezinden kardiyolog Sadiya Khan, hayat kalitesini düşüren yeni tip korona virüsün hem belirtileri hem de yol açtığı komplikasyonlar nedeniyle diğer virüslerden farklı olduğunu savunuyor.

AIDS hastalığı ile Covid-19 arasında paralellik gören Khan, HIV konusunda ilk başlarda odağın ölümle sonuçlanan ağır vakalarda olduğunu, son yıllarda ise HIV atlatanlarda ortaya çıkan uzun vadeli kardiyovasküler komplikasyonların araştırıldığına dikkat çekiyor.