Seçim sonrasında açıklanacağı ilan edilen “reform programı” ilgiyle beklenmekteydi. “Program”, Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak tarafından 10 Nisan 2019’da Türkiye’de, iki gün sonra da ABD’de (Washington’da) meraklılara aktarıldı. JP Morgan tarafından düzenlenen Washington’daki tanıtımın, davetli yatırımcılarda hayal kırıklığı yarattığı haberleştirildi (Reuters, 12 Nisan).
Albayrak’ın 10 Nisan konuşması, Hazine ve Maliye Bakanlığı Portalı’nda yer alıyor ve üç ana öğeden oluşuyor: (1): Âcil gündemdeki borç krizinin boyutları ve çözüm yöntemleri. (2) Bunalımın maliyetini emekçilere yansıtacak “yapısal” önlemler. (3) “Malî disiplin” önlemleri…
Borç krizinin boyutu, çözümü…
Albayrak, iktidar ve finans kapitalin ortaklaşa yarattıkları döviz krizinin bir borç bunalımına dönüştüğünü itiraf etmektedir.
TL karşılığı sıçrayan dövizli borçlardan ve ekonominin küçülmesinden kaynaklanan sorunlu krediler, Bakan’a göre toplam olarak 276 milyar TL’ye (toplam kredi hacminin yüzde 11’ine) ulaşmıştır. Bu toplamda tahsili geciken alacaklar artmaktadır; ama, BDDK’ya göre kritik eşik olan yüzde 6 aşılmayacaktır. Yani, bir borç krizi patlak vermemiştir; ama gündemdedir. Batılı yatırım çevreleri bu oranların yapay olarak düşük tutulduğunu düşünmektedir (Financial Times, 10 Nisan).
Gündeme geldiği Bakan tarafından da kabul edilen borç krizi, bankalar ve şirketler açısından nasıl çözülecek?