‘Kimse böyle bir davada Müyesser Yıldız’dan kendini savunacağını beklemesin’

Yayın tarihi: 6 Kasım 2020 Cuma 9:10 am - Güncelleme: 6 Kasım 2020 Cuma 9:10 am

Soner Yalçın Sözcü’de yayınlanan yazısında gazeteci Müyesser Yıldız’ın davasına değindi. Yalçın davanın kumpas olduğunu belirterek aynı suçlamaları zamanında FETÖ’nün de yaptığını belirtti.

Yalçın Pazartesi görülecek olan dava için “Bu kumpas davasında kimse Müyesser Yıldız’ın kendini savunmasını beklemesin” ifadelerine yer verdi. Yalçın, yazısında, “Müyesser Yıldız, bu davada -aynen FETÖ kurgu mahkemelerinde olduğu gibi- savunma yapmayacak; kendisine kumpas kuranları itham edecek” ifadelerine yer verdi.

 

İşte Soner Yalçın’ın yazısı:

Bu pazartesi/9 Kasım’da Müyesser Yıldız’ın duruşması var.

Söyler misiniz:

Gazeteci Müyesser Yıldız, ağır ceza mahkemelerinde kaç kez daha kendini

Kim yasa gücünü eline geçiriyorsa, Müyesser Yıldız’a kumpas kurup hapse attırıyor.

Çünkü, hakikatleri yazması istenmiyor.

Heyhat! Boyun eğmez gazeteci Müyesser Yıldız’ın kalemini kıracaklarını bekliyorlar. Aldanıyorlar. FETÖ denedi bunu…

FETÖ’nün infaz mangası polisler, savcılar, hâkimler, Müyesser Yıldız’ı “örgüt üyesi” göstermek istedi; Silivri zindanına attı; fakat kumpasları ellerine ayaklarına dolandı.

Bugün de bu dava siyasi dava…

Ama yetti artık. Bu ülkede birileri, -tıpkı FETÖ gibi- gücü ele geçirince istediğini yaptırıyor. Lakin FETÖ’den hiç ders almamış görünüyor.

Ancak bilsinler ki:

Yüreği vücudundan büyük Müyesser Yıldız’dan gerekli dersi alacaklar.

Müyesser Yıldız, bu davada -aynen FETÖ kurgu mahkemelerinde olduğu gibi- savunma yapmayacak; kendisine kumpas kuranları itham edecek.

Bu duruşma tarihi bir “kopuş stratejisine” sahne olacak…

Savunma yapılmayacak, tarihe not düşülecek taarruz/hücum konuşması görülecektir…

 

Aynı FETÖ taktikleri Müyesser Yıldız kumpasında da yine karşımıza çıktı.

Bir örnek vermeliyim:

FETÖ kumpaslarının bir numaralı daimi adımı sahte isimli mektuplar idi.

Burada da… Durmuş Özkan adında sahte isimli ihbarcı var! Bu kişi…

İstanbul’da görev yapan Astsubay E.B.’nin gizli bilgiler sızdırdığını Ankara Savcılığına ihbar eden bir mektup gönderdi.

Diyebilirsiniz ki, “astsubay İstanbul’da görev yapıyor niye Ankara’ya gönderiyor mektubu?” Ayrıca… Ankara Savcılığı’nın ihbar mektubunu E.B.’nin görev yaptığı İstanbul Savcılığı’na göndermesi gerekmiyor mu? Yapmıyor, soruşturma dosyasını Ankara’da açıyor!

Bu arada Durmuş Özkan kimdir diye bir araştırma yapılıyor mu; ifadesine başvuruluyor mu? Hayır.

Astsubaya fiziki takip yapıyor mu? Hayır. Sadece telefonları dinleniyor.

Belge, zarf vs. bir şeyler vermeyeceği nereden biliniyor? Sezgiyle herhalde…

Soruşturmayı Ankara’da yürütenler astsubayın sadece Ankara’dan birileriyle konuşma yapacağını nereden biliyor? Sezgiyle herhalde…

Ve bingo! Kurgu ürünü ihbar üzerine başlatılan soruşturmada asıl hedef belli; Müyesser Yıldız!

Absürtlük yazmakla bitmez.

Yani:

Kimse böyle bir davada Müyesser Yıldız’dan kendini savunacağını beklemesin.

Yargıyı araç yapanlar gün gelecek elbet ortaya çıkarılacak; hem de Müyesser Yıldız’ın kırılmaz kalemiyle…

 

Yazının tamamını okumak için tıklayın.