Kılıçdaroğlu’ndan ’emekli’ eleştirisi: Kepazeliğe bak!

Yayın tarihi: 13 Ekim 2020 Salı 2:11 pm - Güncelleme: 13 Ekim 2020 Salı 3:02 pm

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Müminin görevi varlıkta şımarmamak, yoklukta sabretmektir” diyen partili Cıumhurbaşkanı Erdoğan’a yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, “Bir ekonomik buhran yaşıyoruz, milyonlarca gencimiz işsiz, esnaf siftah yapamıyor, emekli geçinemiyor. Devleti yöneten kişi olarak siz ‘yoksullukta sabredin’ diyorsunuz. Beyefendi sen niye sabretmiyorsun? Bir elin yağda bir elin balda” dedi. Kılıçdaroğlu, bakan Selçuk’un emekli maaşını lütuf gibi göstermesine ilişkin ise, “Ben sana iki yılda bu kadar para verdim öp de başını koy diyor. Sen o kişinin ne kadar çalıştığını ne kadar prim ödediğini biliyor musun? Şu kepazeliğe bak! Bunlar devleti yönetiyor” sözleriyle karşılık verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerde bulundu.

Erdoğan: Müminin görevi yoklukta sabretmektir

Kılıçdaroğlu’nın konuşmasından satır başları şöyle:

Ermenistan, işgal ettiği Azeri topraklarından çıkmalıdır. Rusya’nın öncülüğünde masa kuruldu, Türkiye masada yoktu! Bütün vatandaşlarımızın bunu hafızalarında tutmasını istiyorum.

Bahçeli’den Kılıçdaroğlu’nun erken seçim çağrısına yanıt

HATAY’DAKİ ORMAN YANGINLARI

Bütün canlıları, kainatı seviyoruz. Gelecek çocuklarımız, torunlarımız güzel bir ekosistem içinde doğma hakları var. Bizim 2. yüzyıla çağrı beyannamemizin maddelerinden biride budur. Bu dünyanın hakkını bizden sonra gelecekler için de korumak zorundayız. Bu yüzden bir ağacı yakmak en büyük günahtır. Hele bir ormanı, hayvanları, kuşları yakmak… Efendi teröristler yaktı. Zaten onlar terörist. Ha bir insanı öldürmüşsün, ha bir ağacı yakmışsın. Yeşil ekonomi diyor dünya. Doğayı, insanları korumak için bunu yapıyoruz.

“ŞU KEPAZELİĞE BAK”

Her mücadelenin mutlaka haklı yönleri vardır. Ve siz haklılığınızı kanıtlamak ve vatandaşları haklı eksende yönetmek için devleti adaletle yöneteceksiniz. Devleti yöneten alçak gönüllü olmak zorundadır. Milyonlarca insan işsiz, esnaf siftah yapamamış, çöp konteynerlerinden yüz binlerce kişi besleniyor. Siz çıkmış yoksulluk için sabredin diyorsunuz. Pek sen niye sabretmiyorsun? Sen nerede sabır gösteriyorsun? Senin bir elin yağda bir elin balda. Yazlık sarayların, kışlık sarayların, uçan sarayların var. Allah kimseyi kibirle doldurulmasın. Baştaki kibirli olunca yöneten kadroların da tamamı kibirli oluyor. Çalışma Bakanı çıkıp emeklilere 674 lira emekli maaşı ödendiğini söylüyor. Ben sana iki yılda bu kadar para verdim öp de başını koy diyor. Sen o kişinin ne kadar çalıştığını ne kadar prim ödediğini biliyor musun? Şu kepazeliğe bak! Bunlar devleti yönetiyor!

“10 EKİM KATLİAMI HALA AYDIN LANMIŞ DEĞİL”

10 Ekim Katliamı hâlâ tüm boyutlarıyla aydınlanmış değil. Terör kimden gelirse gelsin, kaynağı ne olursa olsun terör bir insanlık suçu olarak görüyoruz. Biz insanların düşüncelerine, inançlarına, kimliklerine saygı gösteririz ama teröre asla izin vermeyiz.

“KAÇ TANE EVDE İNTERNET VE TELEVİZYON VAR?”

“Uzaktan eğitimde dünyanın en iyisi Çin, sonra da biz geliyoruz” dediler. Kaç evde internet ve televizyon var, onlardan bile bihaberler. 7 milyon 695 bin öğrenci EBA’ya ulaşamadı. Mizah konusu yapsanız abartı derler ama hayatın gerçeği bu.

Neden internet altyapımız yok? Turgut Özal, büyük bir yatırımla Türk Telekom’u kurdu. Ama AKP iktidarı Türk Telekom’u Hariri ailesine sattı. O aile parayı da Türk bankalarından çekti. Sonra bu aile paraları ödemedi ve kaçtı. En büyük kazığı attılar.

Pandemi nedeniyle 57 bin 340 dersliğe ihtiyaç var. Olmazsa arzu edilen eğitime ulaşamayacağız. 16 Mart’tan itibaren tek bir derslik yapmadılar. Sayıştay raporu “138 bin öğretmene ihtiyaç var” diyor. Onlar tek bir öğretmen almadılar. Çünkü onların derdi eğitim değil!