Kılıçdaroğlu: Bunları sormazsam benim bu koltukta ne işim var?

Yayın tarihi: 12 Kasım 2019 Salı 1:53 pm - Güncelleme: 12 Kasım 2019 Salı 3:22 pm

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Tank Palet Fabrikası ile ilgili sorular sordum, değeri 20 milyar dolar. Sorduk, bunu 25 yıllığına BMC Grubu’na verdiler ‘İhaleyi ne zaman, nerede yaptınız?’ dedik. O fabrikanın kuruluşunda benim vergim var, babamın vergisi var. Sormak hakkım. ‘Öğrenemezsin’ diyorlar. Ya sen o fabrikada oluşan bütün sırları Katar Ordusu’na verdin. Niye? 20 milyar dolarlık bir fabrikayı kime peşkeş çekiyorsun arkadaş?” ifadelerini kullandı. 15 Temmuz şehit ailelerine verilmesi gereken paraların hesabını da soran Kılıçdaroğlu, “Para nerede? Belli değil. Ey Kılıçdaroğlu neden bunları soruyorsun diyorlar. Ne yapayım. Ben bu soruları sormazsam benim bu kürsüde ne işim var!”  dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a 50 bin TL daha tazminat ödeyecek

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) düzenlenen grup toplantısına geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Prof. Dr. Mümtaz Soysal’ı anarak başladı.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

“Aramızda ciddi sorun yaşayan vatandaşlarımız var. Yeri zamanı gelince söylüyoruz ama bazı sorunlar çözülmüyor. Ama sizi şunu söyleyeyim; TBMM’nin çatısı altında söylüyorum Türkiye’nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Çözmeyenler var ama biz çözeceğiz. Bizim makam, mevki beklentimiz, çıkar beklentimiz yoktur. Tek beklentimiz bu memlekette herkes huzur içinde yaşasın. Hava Harp Okulu öğrenci velileri de Usel işçileri de hapisteki arkadaşlar da şundan emin olsunlar, demokrasiyi mutlaka getireceğiz. Biz yani cumhuriyeti kuranlar bize miras bıraktılar, bizler bu cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırma konusunda ne gerekiyorsa yapacağız. Bu memlekete huzuru da kardeşliği de getireceğiz.

Gönül şunu istiyor, bir yerde bir işçi haksızlığa uğradığında üç işçi sendikasının ortak çaba ile bu sorunu çözmek için mücadele etmesidir. Ama her biri ayrı telden çalıyorsa olmuyor. Hiçbir konfederasyon hiçbir siyasi partinin arka bahçesi olmamalıdır.”

Kılıçdaroğlu, Mümtaz Soysal’ı andı

“Dün Mümtaz Soysal’ı kaybettik. Binlerce öğrenci yetiştirdi. Bir demokrasi, bilim abidesiydi. Parlamentoda görev yaptığı görev içerisinde özelleştirmelere karşı büyük mücadele yaptı. İşçilerin haklarını sonuna kadar savundu. 1971 darbesinden sonra komünizm propagandası yapıyor diye ağır hapis cezası verdiler. Mümtaz Soysal bütün bu acıları yaşadı ama asla yılmadı. Ülkesinin çıkarlarını emekten, bilimden, dostluktan yana kullandı. Uluslararası pek çok ödül sahibi oldu. Mümtaz Hoca gerçekten de Türk akademik dünyasının geliştirdiği mümtaz isimlerden biriydi.”

“Ben bunu tüyü bitmemiş vatandaşımızın, çocuklarımızın hakkı için soracağım.”

“Mustafa Kemal demek kendi silah sanayinin yabancı bir ülkeye peşkeş çekmemek demektir. Bu kürsüden defalarca sorular sordum. Değeri 20 milyar dolar. Avrupa’nın en büyük tank üretim merkezlerinden biri. Sordum; bunu 25 yıllığına BMC grubuna, yan, Ethem Sancak’a ve Katar ordusuna verdi. Şunu sordum; ihaleyi ne zaman ve nerede yaptın? Benim, babamın, 82 milyonun ödediği vergi var ya. Ne zaman yaptın ihaleyi, bu ilan nerede yayımlandı? Ben bunu öğrenmek istiyorum. Gene soruyorum, sen kalktın bütün devlet sırlarını Katar ordusuna verdin ya. Niye, hangi gerekçeyle veriyorsun? Ben soruyorum başka yerden cevap geliyor. o cevap da kesildi. Ben bunu tüyü bitmemiş vatandaşımızın, çocuklarımızın hakkı için soracağım. Kime peşkeş çekiyorsun arkadaş? Üstelik yüzde 12,5 kâr garantisi veriyorsun. Daha yatırım yapılamamış yüzde 20 avans veriyorsun. Kimin fabrikasını kime veriyorsun ya? Bir de üstüne para veriyorsun.”

Tank palet fabrikası tepkisi: Ne satış ne kiralama bunun adı peşkeş çekmektir

“Sakarya’daki tank palet fabrikasında yapılan işletme hakkı sözleşmesini diline dolayanlar daha bu konunu ne anlama geldiğinden habersiz ve sürekli olarak ortalığı karıştırmaya gayret ediyorlar” sözlerine) Sen dürüst değilsin, samimi değilsin. Türk Telekom da aynı durumdaydı. 6,5 milyar dolara 21 yıllığına yüze 21’ini kiraladılar. Şimdi Erdoğan’a soruyorum, AK Partililerin tamamına soruyorum. Arkadaş sen 25 yıllığına kiraladığın fabrika için kaç lira aldın? Hiçbir şey almadın.Beş kuruş dahi almadık. Katar ordusuna ve Ethem Sancak’a 25 yıllığına kiralayacak beş kuruş dahi almayacaksın. Erdoğan sana soruyorum, 20 milyar dolarlık fabrikayı kiraladın kaç para aldın? Satış nedir işletme devri nedir. Türk Telekom’da da işletme devri oldu. Sen kâr garantisi veriyorsun bir de. Kim sana ver dedi? Tüyü bitmemiş yetimin hakkını kim sana peşkeş çek dedi. Satış olsa karşılığında bir para alırsın, kiralama olsa para alırsın. Ne satış ne kiralama bunun adı peşkeş çekmektir.”

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a çağrı: Damadı paketle, koy kapının önüne

Devleti yönetenlerin vatandaşa doğru bilgi vermesi lazım. Bu ahlakın ön gördüğü bir karardır. Yanlış bilgi verirlerse çıkarlar özür dilerler. Daha ileri demokrasilerde kalkar istifa ederler. Doğru bilgi ver ya. Ben vatandaşımızın ferasetine güveniyorum, bizim toplumumuzun affetme duygusu vardır. Bizim toplumumuz sevecen, ahlaklı bir toplumdur. Siyaset grubuna bazen sert eleştiriler getirir ama hakkıdır. Bizim huzurlu yaşamaya hakkımız var. Para toplanacak mı, toplayın. Bu parayı sarayda oturanlar mı verdi, hayır. Vatandaş boğazından kesti. Yalan söylemek yakışmaz siyasete. Siyasetçinin ahlaklı olması lazım. Sayın Erdoğan 19 Kasım’da bir açıklama yapıyor; “İstihdam konusunda büyük başarı sağladık. 17 yılda 9 milyon kişiye iş imkânı sağladık.’ Buna ne diyeyim ben Allah aşkına ya! Okuduğun zaman memlekette işsizlik yok. Ne diyeyim ben şimdi. Ak Parti döneminde 15 istihdam paketi açıldı. Her pakette işsizlik büyüdü. 56 tane reform paketi açıkladılar, bir şey çıkmadı. İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz. Erdoğan’a bir tavsiyem; sen paket açıklayacağına bir paket hazırlayacaksın. Damadı paketleyip koyacaksın kapının önüne

“Ben bu soruları sormazsam benim bu kürsüde ne işim var!”

Bana diyorlar ki diline doladı. Ne söyleyeceğim arkadaşlar ya, iyi mi oldu diyeyim. iyi mi para verdiniz diyeyim. Usel işçileri burada, ya haklarını arıyorlar. Bunların haklarını teslim edelim diyen bir iktidar yetkilisi var mı? Ama Katar ordusu gelince paralar hazır. Pes yahu. Böyle bir soygun düzeni dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Hak arayacağım. AK Partililerin, MHP’lilerin hakkını aramak da bana düştü. Harcadığın her kuruşun hesabını millete vermiyorsan siyaset yapmayacaksın kardeşim.

Soruyorum 15 Temmuz şehit ailelerine para almadık diyorlar. Gaziler almadık diyorlar. Biri diyor ki hakkımı helal etmiyorum. Hakkını helal edemezsin. Üstünden para topladılar, o parayı da yiyorlar. Nereye gitti bu para? Bu vakfın adresi nedir? Telefonu ne? Telefonu yok. Para nerede? Belli değil. Ey Kılıçdaroğlu neden bunları soruyorsun diyorlar. Ne yapayım. Ben bu soruları sormazsam benim bu kürsüde ne işim var!