Kapanma beklentilerinde son sözü yine Erdoğan’a bıraktılar

Yayın tarihi: 12 Nisan 2021 Pazartesi 9:04 pm - Güncelleme: 12 Nisan 2021 Pazartesi 10:16 pm

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı’nın ardından basın toplantısı düzenledi. Burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin salgınla mücadelede en zor günleri geçirdiğini belirten Koca, tam kapanmalara işkin “Ek tedbirler konusunda alternatifli önerileri yarın yapılacak Kabine Toplantısı’nda sunacağız” dedi.

“Ramazan ayını özellikle tedbirler noktasında çok önemli bir dönem olarak görmeliyiz” ifadesini kullanan Koca, ek tedbirler konusunda alternatifli önerileri yarın yapılacak Kabine Toplantısı’nda sunacaklarını söyledi. Yeni vakaların yüzde 85’inin İngiltere varyantı olduğunu bildiren Koca, Güney Afrika varyantının 11 ilde 285 kişide, Brezilya varyantının da 9 ilde 166 kişide görüldüğünü açıkladı.

Koca’nın açıklamalarından satır başları şöyle:

Bu konuşmanın amacı geldiğimiz nokta konusunda değerlendirme yapmaktır. Hepimiz için yararlı sonuçlar çıkacağına inanıyorum. Aylardır süren şartlar herkesi yordu. Sorunu tam gerilettiğimizi düşündüğümüz noktada yeni zorluklar ortaya çıktı. Bunlar görmezlikten gelinemeyecek gerçekler ve aşağı yukarı dünyanın her yerinde ortaktır.

Sayısal verilere ve toplumun azalan psikolojik direncine bakıldığında ülkemiz salgın boyunda yaşadığı en zor dönemden birini geçirmektedir. Toplam vaka sayımız 3 milyon 798 bin 333’e vefat sayımız 33 bin 702’ye uzaklaşmıştır. Vakaları il il gösteren harita yayınlıyoruz. Bu harita vakaların her yerde artışta olduğunu gösteriyor.

Şu anda iki olumsuz faktör güçlerini bize karşı birleştirmiş, yol almamızı zorlaştırmaktadır. Belirsizliğin verdiği gerginlik içinde zamanla yorulmuş olmamız diğer faktör virüsün yeni varyantlarıdır. Yorgunluğun haklı sebepleri var. Mutasyon ve varyantlar konusunda ise genelde beklenti şansın bizden yana olmasıydı ama şu an için bu gerçekleşmedi.

Covid-19’un eskisinden daha hızlı yayılım göstermesinin sebebi virüsün yeni varyantlarına bağlanılmaktadır. Varyant farklılık göstermiş virüs demektir. Virüsün geçirdiği değişim bazen etkisiz hale gelmesi mümkün olabilir. Vaka artışlarında etkisi yüksek olan varyantlarla virüsün daha ciddi değişime uğramış şekli olan mutantların işi zorladığı gerçektir. Bunlar hastalığın daha ağır geçirilmesine neden olabilmektedir.

Son haftalarda çok sayıda mutant ve varyant virüs tespit ettik. Virüsün bu şekli koronavirüse göre daha hızlı yayılmaktadır. Bunun dışında tespit edilen başka varyantlar var. Güney Afrika varyantı 11 ilimizde 285 kişide, Brezilya 9 ilde 166 kişide görülmüştür.

Dünya Sağlık Örgütü’nün yüksek bulaştırıcılığı nedeniyle sıkı takibini tavsiye ettiği mutasyona 4 bin 820 vakada rastlanılmıştır. Yeni durum gün be gün hastaneye başvurular ile yatan hasta sayısını da etkiledi. Hasta yoğun bakım oranında dramatik artış yoktu ama gelişmeler ciddi veriler ikaz edicidir. Sağlık birimlerimizin hizmetleri eksiksiz sürmektedir. Yükümüz ağırlaşırsa örneğini daha önce yaşadığımız gibi bir düzenlemeye gitmek zorunda kalabiliriz.

‘TÜRKİYE EN ÇOK AŞI YAPAN ALTINCI ÜLKE’

Bu gerçek bizi uyarıyor. Gerçeğin uyarısına dikkat etmek zorundayız. Aşının etkisini hep birlikte gördük. Kasım’da yoğun bakıma yatan hastaların yüzde 69’unu 65 yaş üstü oluştururken bugün bu oran düştü. En çok aşılama yapan ülkeler arasındayız. Yakın zamanda hem tedarik yoluyla aşı çeşitliliğini sağlayarak hem de yerli aşıyla toplum bağışıklığını gerçekleştireceğiz. Şu ana dek 18 milyon d ozdan fazla aşı yapılmıştır. Vatandaşlarımızın sayısı 7,5 milyonu bulmuştur.

Şurası tartışma götürmez bir gerçektir Türkiye dünyada en çok aşı yapan 6. ülkedir. Şartlar bizi hızla toparlanmaya davet ediyor. Günlük vaka sayıları 50 binin üzerine çıkmışken başkasından duyulacak uyarıya ihtiyaç olmamalıdır. Salgının getirdiği kısıtlamalarla günlük hayatın ihtiyaçları arasında makul dengeyi tekrar kuralım.

Bu iş bitene kadar 1 gün bile yalnız kalmayacaksınız. Bizi bir gün bile kararsız ya da yılgın görmeyeceksiniz. Sizden isteğim moralimizi yükseltmenizdir. Her birinize selam ve saygılarımı sunuyorum. Ramazanınızı yürekten kutlarım.

65 YAŞ ÜSTÜ VATANDAŞLARIMIZIN YÜZDE 23,6’SI AŞISINI YAPTIRMADI

65 yaş üstü vatandaşlarımızın 1 Ocak itibariyle toplam vaka içindeki oranı yüzde 17,7. Şimdi ise yüzde 8,2. Yani aşılama sonrası neredeyse toplam vaka sayısı içinde yarı yarıya düşmüş durumda. Bu dönemde aşılanan kişi sayısı ise 65 yaş üstü yüzde 76,4. Yüzde 100 aşılanamadı. Halen yüzde 23,6 oranında 65 yaş üstü vatandaşımız aşısı tanımlandığı halde aşısını yaptırmış durumda değil.

‘SAĞLIK ÇALIŞANLARININ TOPLAM VAKA İÇİNDEKİ PAYI 1.37’

Sağlık çalışanlarına baktığımızda aynı tabloda, toplam vaka içindeki payı yüzde 5,3. Sağlık çalışanlarında aşılama oranı yüzde 86. Toplam vaka içindeki payı şu an yüzde 1,37’ye kadar indi. Bu aşının etkisini gösteren önemli bir bulgu.

Hastanede özellikle 65 yaş üstü ve sağlık çalışanlarının yatışlarını gösteren tablo. 65 yaş üstünde yüzde 57,4 iken, şimdi yüzde 31’e kadar düşmüş durumda. Sağlık çalışanlarında daha belirgin, yüzde 3,1 iken, şu an 0,78. Yani dörtte bir, hatta beşte bir oranında inmiş durumda.

Yoğun bakımda yüzde 69,9, yüzde 48,4’e 65 yaş üstü vatandaşlarımızın düşen oranını görmüş oluyoruz. Sağlık çalışanlarımız ise yüzde 1,1 iken, şu an 0,25’e kadar inmiş durumda.

Entübe vakalar içinde 65 yaş üstündeki vatandaşımızın oranı yüzde 71’den yüzde 54,4’e indi. Sağlık çalışanları da yüzde 1,1 iken, şu an 0,15’e indi.

Vefat edenler içinde ise 65 yaş üstü vatandaşlarımızda, yüzde 65 oranında düştüğünü görüyoruz. Aşılama oranında da yüzde 76,4 olduğunu tekrar ifade etmek istiyorum. Aşının 65 yaş üstü ve sağlık çalışanlarına daha erken yapıldığı için, hem hastanede yatış, hem yoğun bakım, hem de entübe hastalar boyutunda baktığımızda belirgin bir fayda sağladığını, vatandaşlarımızın bu noktada tanımlanmış olan kişilerin aşılarını yaptırma konusunda hassasiyet göstermelerini ifade etmek istiyorum.

KISITLAMALAR KABİNEDE BELLİ OLACAK

“Bugün Bilim Kurulu, özellikle bu çerçevede yarından itibaren Ramazanın başlamasıyla birlikte önerilerimiz neler olabilir diye alternatifli bir hazırlık yaptı. Yarın Cumhurbaşkanımız başkanlığında biliyorsunuz kabine toplantısı var. Kabine toplantısında bu önerileri alternatifli sunmuş olacağız. O çerçevede sayın Cumhurbaşkanımız alınan kararları uygun gördüklerinde açıklarlar. Ramazan ayını özellikle tedbirler noktasında çok önemli bir dönem olarak görmeliyiz. Yakın temasla ve mutantların, varyantların yüzde 85 oranına kadar çıktığı bu dönemde, yeni bir pik dönemi yaşıyoruz. Bu pik, mutant oranının giderek yüksek olduğu bir pik. Yakın temasın son derece önemli olduğunu, yakın teması ve hareketliliği azaltıcı bir döneme girmek zorundayız.

RUSYA’NIN UÇUŞLARI ASKIYA ALMASI

“Rusya ile özellikle sağlık bakanı ile 2 defa görüşmüştüm. Yakın zamanda bir heyet göndereceklerini ve burada özellikle bizim bazı bölgelerde, Muğla, Antalya, İzmir, Aydın gibi, sertifikasyon uyguladığımız bir bölge. O bölgede aldığımız tedbirleri görme noktasında bir heyetin geleceğini, ona göre önümüzdeki dönem değerlendirmenin daha rahat yapılacağını söyleyebilirim. Turizmin yoğun olduğu bölgede aldığımız tedbirleri gördüklerinde farklı bir yaklaşım içinde olacaklarını söyleyebilirim. Bu yaşadığımız Türkiye’de üçüncü, İstanbul için dördüncü pik. Vaka sayısının daha yoğun olduğu ama ağır hasta sayımızın artmadığını rakamlardan görüyorsunuz. Şu dönemde sağlık altyapımız açısından ciddi bir sorun olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Yatak doluluk oranlarımızın yüzde 56,3 olduğunu söylemek istiyorum. Yani 247 bin yatağımız içinde doluluk oranı yüzde 56,3. Özellikle erişkin yoğun bakım son derece önemli, 47 bin yoğun bakımımızın 32 bini erişkin yoğun bakım olarak kullanılıyor. Erişkin yoğun bakım doluluk oranımız yüzde 71,3. Bu çerçeveden bakıldığında yüzde 30’a yakın kapasitemiz olduğunu, bunun da 10 bine yakın ağır hasta anlamına geldiğini belirtmek istiyorum. Sinop, İzmir, Çanakkale, Bartın, Edirne ve Rize’de yoğun bakım doluluk oranı yüzde 80’in üzerinde. Şu an bir sorun olmadığımızı ama yakinen takip ettiğimizi söylemek istiyorum.

DSÖ’nün biliyorsunuz iki hafta önce bir toplantısı olmuştu, o toplantıya özellikle pek katılımın olmadığı bir toplantıydı. O toplantıda benim bütün dünyaya ifade ettiğim şu oldu, aşıyla ilgili fikri mülkiyet haklarının çözülmesi gerektiğini ifade ettim. Bunu bir şekilde DSÖ istiyorsa DSÖ de formül geliştirebilir, bütün dünyada üretimin yapılabileceği her ülke fikri mülkiyet haklarının çözülmesiyle daha kolay erişimin sağlanabileceğini ifade ettim. Bu konuda gayretli olacaklarını ifade ettiler. Benim bu anlamda fikri mülkiyet haklarını gerektiğinde dünyanın çözüm getirerek, üretme becerisini olan, potansiyeli olan bütün ülkelerde bunun önünün açılması gerektiği kanaatindeyim.

ÖĞRETMENLERE AŞI AÇIKLAMASI

Öğretmenlerin bildiğiniz gibi, köy okulları ve ilkokullar açık olduğu için, öğretmenlerin aşılamalarına oradan başladık. Önümüzdeki Ramazan ayı döneminde, 2-3 haftalık zaman diliminde ilkokul öğretmenlerimizin hepsinin aşılanmalarını bitirmek istiyoruz, bu tanımlandı. Bilim Kurulu başından beri kapatılacaksa en geç kapatılan, açılacaksa en erken açılacak olan yerleri eğitim kurumları olarak gördü. Bu çerçevede yine alternatifli öneriler tartışıldı ama 8 ve 12. sınıfların imtihan günleri de belli olduğu için, fırsat eşitliğini sağlamak açısından açık kalmaları noktasında eğitimin devam etmesi noktasında genel bir değişmez yaklaşım söz konusu. O sınıflarla ilgili de biz öğretmenleri tanımlayıp onların da aşılamalarını ilkokullar dışında erken dönemde yapmak istiyoruz.”