Kalp hastaları koronavirüsün etkilerini daha uzun süre hissediyor

Yayın tarihi: 23 Haziran 2021 Çarşamba 4:32 pm - Güncelleme: 23 Haziran 2021 Çarşamba 5:13 pm

Hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları veya diyabet gibi altta yatan tıbbi sorunları olan kişilerin ve yaşlıların koronavirüsü daha ağır geçirdiğine dikkat çeken Kalp Damar Cerrahisi uzmanı Op. Dr. Sıdıka Altop, “Şiddetli koronavirüs geliştiren hastaların yüksek viral yükü ve virüsü uzun süre hissetme eğilimleri daha fazla” dedi.

Koronavirüs enfeksiyonunun kardiyovasküler hastalık üzerinde etkileri olduğuna dikkat çeken Emsey Hospital Kalp Damar Hastalıkları uzmanı Dr. Sıdıka Altop, koronavirüs ve kalp hastalığı ilişkisi üzerine önemli bilgiler verdi. Kardiyovasküler hastalık varlığında, koronavirüs enfeksiyonunun ölüm riski artırdığını ifade eden Op. Dr. Sıdıka Altop, “Koronavirüs enfeksiyonu doğrudan kardiyovasküler sistemi etkileyebildiği gibi kardiyovasküler hastalık varlığı koronavirüs enfeksiyonunu kolaylaştırıyor. Virüsle enfekte kalp damar rahatsızlığı olan hastalarda sonlanım kötü olabilir. Yüksek tansiyon tedavisinde kullanılan tansiyon ilaçlarının kullanımına devam edilmesi, virüsün hücre içine girişini kolaylaştırıyor” diye konuştu. Tansiyon hastalarında bu ilaçların kesilmemesi gerektiğini belirten Op. Dr. Altop, ilaçların kesilmesinin enfeksiyon riskini azaltmadığı, ilaç kullanmayan kişilerde tansiyon yükselmesine bağlı kalp hastalıklarında artış gözlendiğini söyledi.

TANSİYON HASTALARIDA RİSK ALTINDA

Koronavirüs enfeksiyonunu bu kadar korkulu hale getiren en önemli özelliği yüksek riskli olgularda solunum yetersizliği yapması ve bazı olgularda ise doğrudan kalbin dolaşımını olumsuz etkilediğini belirten Altop, koronavirüs enfeksiyonunun hipertansiyon, kalp rahatsızlıklarının varlığında ölüm riskinde artışa neden olduğunu belirtti. Dr. Altop, koronavirüs enfeksiyonunun diğer enfeksiyonlar gibi sepsis ve daha ağır klinik sorunlara neden olabileceğini ifade etti.

Kalp Damar Cerrahisi uzmanı Op. Dr. Sıdıka Altop, “Koronavirüs enfeksiyonu ateş, titreme, öksürük, soluk almada zorlanma, nefes darlığı, yorgunluk, kas ve eklem ağrısı, baş ağrısı, koku ve tat alamama, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, akıntısı, mide bulantısı, kusma, ishal, tansiyon hastalarında topluma benzer belirtilerle kendini gösterir” değerlendirmesinde bulundu.

KALP DOSTU BESİNLERİ TERCİH EDİN

Kalp hastalarının diyetini sağlıklı gıdalarla yeniden düzenlemesi gerektiğini belirten Dr. Sıdıka Altop, kalp dostu besinler olan sebze, meyve, tam tahıllı gıdalar, az ya da yarım yağlı süt ve süt ürünleri, balık açısından zengin besinler tüketmeleri gerektiğini söyledi. Beden ve zihnin aktif tutulması için evde kalındığı sürede yeni hobiler edinilmeli veya bir işle uğraşılması gerektiğine vurgu yapan Dr. Altop, besinler ve sosyal yaşantı hakkında şunları söyledi:

“Tuz ve doymuş yağ kullanımını sınırlamak kan basıncını düşürmeye yardımcı olur. Kafein ve alkol oranı yüksek içecekler de kan basıncını yükseltir. İçecek tüketiminde kafein ve alkol içeriği yüksek içeceklerden uzak durulması, egzersiz yapmak, sigaranın bırakılması bu risklerin azalmasını sağlar. Sosyal mesafe ve izolasyonun getirdiği yalnızlık hissinden kurtulmak için görüntülü konuşma gibi yöntemler aracılığıyla yakın çevreyle iletişim koparılmamalıdır.”