Kabil saldırısı itirafı sonrasında tazminat talebi

Yayın tarihi: 20 Eylül 2021 Pazartesi 8:15 am - Güncelleme: 20 Eylül 2021 Pazartesi 8:15 am

Taliban’ın ele geçirdiği Kabil’de ABD’nin hava saldırısı sonucu öldürülen yedisi çocuk 10 sivilin yakınları, ABD’den tazminat istediklerini açıkladı.

Birgün’de yer alan habere göre; ABD’nin Afganistan’ın başkenti Kabil’de 29 Ağustos günü düzenlediği hava saldırısında bir aileden yedisi çocuk 10 sivili katlettiğini kabul etmesinin ardından saldırıda yakınlarını kaybedenlerden tepki geldi. ABD basınına açıklamalarda bulunan aileler, özür dilenmediğini belirterek tazminat talep ettiklerini ifade etti.
İki yaşındaki kızı Malika’yı saldırıda kaybeden Emal Ahmedi, “Kimse özür dilemek için bizimle temas kurmadı. Ailemden 10 kişiyi kaybettim ve ABD bunun bedelini ödemeli. Bize tazminat vermeliler ve bizi Kabil’den çıkarmalılar” diye konuştu. Ahmedi’nin kuzeni olan ve Taliban yönetimi öncesinde Afgan güvenlik güçleriyle çalışan Ramin Yusuf da “Bir dakika içinde her şeyimizi kaybettik. Bir özür hangi acıyı iyileştirebilir ki?” ifadelerini kullandı.

Saldırıdan önce ABD’ye tahliye edilmek için başvuruda bulunduklarını belirten Yusuf, Kabil’den çıkmaktan başka şansları olmadığını ve durumları hakkında konuşmaları nedeniyle Taliban’ın hedefi haline gelmekten korktuklarını söyledi. ABD’ye iltica etmek istediklerini belirten Yusuf, “Şu durumda başka bir şansımız yok. Biliyorsunuz hükümetimizi, işlerimizi, eğitimimizi, paramızı, aile üyelerimizi ve rahat hayatımızı kaybettik” diye konuştu. Yusuf, ABD’li yetkililerin önce kendilerini arayıp “saldırıda ölen her bir çocuğun annesinden özür dilemesi gerektiğini” söyledi.

Ahmedi’nin kuzeni olan ve ABD merkezli bir sivil toplum kuruluşunda çalışan Zemari Ahmadi ise saldırı günü işten eve yeni döndüğünü, küçük oğlu Farzad’ın babasının arabasını park etmesine yardım etmek isterken saldırıda öldürüldüğünü anlattı. ABD Merkez Kuvvetler Komutanı General Kenneth McKenzie, cuma günü yaptığı açıklamada saldırının tüm sorumluluğunu üstelenmiş, olayı “yıkıcı bir hata” diye nitelemişti.