CHP'nin cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu 19 Mart'ta gözaltına alındı. İmamoğlu ile gözaltına alınanlardan Şişli Belediye Başkanı Recep Emrah, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalış dahil 51 kişi 23 Mart'ta tutuklandı.
İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla ülke genelinde başlayan protestolar bugün CHP'nin çağrısıyla Maltepe Meydanı'ndaki ‘Ekrem İmamoğlu'na Özgürlük’ mitingiyle devam etti.
İstanbullular 12:00'da başlayan mitinge erken saatlerden itibaren katılım sağlamaya başladı.
İMAMOĞLU'NDAN MESAJ
İmamoğlu'nun Silivri Cezaevi'nden gönderdiği mesaj Maltepe Meydanı'nda yapay zeka görüntüsü ile dinletildi.
Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Bu daha başlangıç, mücadeleye devam. Ekrem için değil, evlatlarımız için, kendimiz için değil Türkiye için mücadeleye devam. Yarın bayram sabahına uyanacağız. Bayramda güzel temennilerimizi paylaşırız. Ama milyonlarca ailenin bayramı yoksulluğun, adaletin gölgesiyle gölgelenecek. Geçim nedeniyle torununa harçlık veremeyenlerin, depremde, yangında ailelerini kaybedenlerini hak etmediği halde dört duvar içinde kalanların bayram sevinci eksik olacak.
“KIZIM OĞLUM BABASIYLA BAYRAMA GİREMEYECEK“
Bizim ailemiz de bu bayramda babalarından eksik girecek. Kızım oğlum babalarıyla beraber olamayacak. Ekrem sevdiklerine sarılamayacak. Ekrem ile birlikte haksızlığa uğrayan ekip arkadaşlarının ailesi de bayramı eksik karşılayacak. Ama gelecek günlere umudumuzu yitirmeyeceğiz. Birbirimize umut ve cesaret vermeye mecburuz. Çünkü biz 86 milyonluk büyük bir aileyiz.
“İSTANBULLULAR BİLİYOR EKREM ÇOK İYİ YÖNETTİ“
Ekrem herkese eşit bir anlayışla siyaset yaptı. İstanbullular biliyor ki çok iyi yönetti. Ekrem İstanbul’un bütün sokaklarında çarşılarında huzurla dolaşır. Sadece İstanbul’da değil Türkiye’de gösterilen sevgi karşısında hiçbir kibre kapılmadan dolaşır. İşte bu yüzden Ekrem’i cezalandırılıyorlar. Asla Ekrem gibi insanların gönlüne giremeyeceklerini biliyorlar. Kendi evlatlarına kendi evlatları eliyle acılar çektiren bir ülke olamaz. Annelerin vicdanına sığmayan yöntemlerle iktidarınızı koruyamazsınız. Ah aldığınız için yenileceksiniz. Adalet adalet yasaklanamaz. Vicdan hapsedilemez."
ÖZGÜR ÖZEL: SİLİVRİ’YE EDİRNE’YE MERHABA
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
"Silivri Cezaevi’ne, Edirne’ye, Kandıra’ya, cezaevlerinde tutuklu olan Cumhurbaşkanı adayımıza, genel başkanlara, en çok da gençlere öğrencilere merhaba. Buraya miting yapmaya değil eylem yapmaya gelenlere merhaba. Saraçhane’ye 23 Mart’ta koşan milyonlar yorgunluğu eve bıraktık, artık sokaklardayız. İstanbul’da sadece bir miting yok. Bugün metrolarda, iskelelerde miting var. Marmaray dolu. 2 bin kişi istasyonda zıplıyor. Ben buraya gelirken yürüyerek gelen on binleri gördüm. Bugün burada tarih yazıyorsunuz, tarih yazıyorsunuz.
“BU GÜZEL ÜLKEYİ TESLİM ETMEYECEĞİZ“
Demokrasiyi rafa kaldırıp bundan sonra ölene kadar koltuğunu bırakmak istemeyen birinin ilk denemesiydi. En ciddi denemesiydi. Bunu milyonlar püskürttü. Onları yeneceğiz, onlara bu güzel ülkeyi asla teslim etmeyeceğiz.
Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü’nde bir kez İstanbul’da 3 kez Erdoğan’ı ve karşısına çıkarılan adayları yendi. Bakanları Başbakan’ı yendi. 31 Mart seçimlerini biz bir görev olarak gördük. Bu iktidardan kurtulmak için oy vermiş olan tüm seçmenlerin güvenini hak etmeye karar verdik. 6 ay boyunca belediye başkanlarımız başta Ekrem başkanımız mücadeleyi sürdürdü. Bu iktidar sadece seçimi kazanabilmek için 128 milyarımızı yakmış, dolar yükselmesin diye olmadık işle yapmış hepimizi borçlandırmış, enflasyonu arttırmış, iktidarını her türlü hile ve manipülasyon ile sürdürmeyi başardığı bir seçimden sonra artık acı reçeteden, maaşlara zam yapmamaktan, emekliyi işçiyi sefalete sürüklemekten çekinmemiş durumdaydı. İş böyle olunca iş belediye başkanlarımıza düştü. İş sosyal belediyeciliğe düştü. Onun yoksul bıraktığının sofrasına yemeğini de yeni doğmuş bebeğin hoş geldin bebek paketini de belediyelerimiz yaptı.
“KİMYASI BOZULDU“
Halkçı belediyecilik yüzde 48’den yüzde 58’e tırmandı. Ekrem İmamoğlu Recep Tayyip Erdoğan karşısında aday olduğu takdirde açık ara kazanacak isim olarak ortaya çıktı. Biz bu sonuçları memnuniyet takip ederken birilerinin kimyası bozuldu. Talimatı verdi; silkeleyin dediler. Yaptığımız sosyal yardımları engellemek, kreşleri kapatmak, öğrencilerin burslarını durdurmaya girdiklerini görünce teslim olmadık. Biz Türkiye’nin geleceğini iyiliğini beklerken birileri kötülüğe iyice karar vermiş.
“YA KORKU İKLİMİNE TESLİM OLACAKTIK YA DA…”
Önce meydanlara indik ardından sandıklara gittik. Ön seçim duyurulduğu gün Ekrem İmamoğlu’nun diploması için yasak getirilmeye çalışıldı. Önce fakültenin dekanını görevden alıp, üniversite yönetimini toplayıp, şafak vakti Ekrem başkanının kapısına 40 polisle gidip 4 gün tuttular. İşte orada tarihin kırılma noktasındaydık. Ya korku iklimine teslim olacaktık, ya bekledikleri gibi öğrenciler, gazeteciler, sanatçılar sinip evde oturacaktı ya da cesaret kazanacaktı. İstanbul Üniversitesi önüne kurulan barikatı yıktı geçti ilk onlar çıktı. İstanbul’un sesine ODTÜ, İTÜ, diğer üniversiteler, Boğaziçi eklendi, Yıldız eklendi tüm üniversiteler eklendi.
“OYUNLARI BOZULDU“
Her gece biz çoğaldıkça ODTÜ Ankara’da yürüdükçe, Ankara ODTÜ’ye yürüdükçe bus ese Türkiye’nin 81 ili 973 ilçesi eklenince ve artık on milyonlar demokrasiye sahip çıkınca hesap yapanlar hesap kuranlar gözüne ışık tutulmuş tavşana döndüler. Ne yasakları ne tehditleri işledi. Ne de bundan sonra mücadelemizi kıracak hesapları tuttu. Oyunları bozanlara on milyonlara teşekkür ediyorum. Eğer birileri bindikleri demokrasi treninden iniyorsa, rakiplerine yasak getirmek için iftiraya kalkışıyorlarsa bunlara karşı demokrasiyi savunmak haktır bu mücadelenin yeri sokaktır.
“ADAYIMI BIRAK SANDIĞI GETİR”
Adayımı bırak sandığı getir. Adayımı yanımda sandığı önümde istiyorum.
Kapatma kararı verilen Sözcü TV ile çeşitli cezalarla lisans iptaline niyetlenilen Halk TV ile Tele1 ile Now TV ile dayanışma içinde olacak.
Soruşturmada tanık yok, şahit yok, delil yok. FETÖ’den miras kalan gizli tanıklar var. Şu şu halde böyle olduğunu duydum, vermişlerdir diye değerlendiriyorum diyor. Rüşveti ne aldım ne gördüm diyor. Sadece başkalarından duydum diyor. Birileri bununla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının tutukluyor. Bütün işleri güçleri yalan dolan.
Kalbinde 6 stent olan Mahir Polat’ın hesabından gönderilen 50 TL, 100 TL’yi terör örgütüne destek diye MASAK raporuna yazmışlar. 7 kişinin evinden toplam çıkan para 15 bin TL. Oysa 560 Milyar diye bir para atıp milletin midesini bulandırmaya çalışıyorlardı.
"2.2 MİLYON KİŞİYİ GÖRÜYOR MUSUN ERDOĞAN?"
Türkiye’nin görülmüş en büyük cadı avından sonra ilk kez yapılan çağrıda Maltepe meydanında 2.2 milyon kişiyi, görüyor musun Erdoğan? Erdoğan, gençleri sindirecektin, burada sinen kimse görüyor musun, üniversiteyi susturacaktın, susan üniversite görüyor musun?
Bu akşam Silivri'de yan yana cezaevlerinde birlikte yatacak olan "Her şey çok güzel olacak." diyen 21 yaşındaki Berkay'la, onun, onun istediği gibi bir Türkiye olsun diye çalışan Ekrem İmamoğlu'nu aynı hapse atan saray rejimi artık çökmüştür. Başaramadınız, başaramayacaksınız.
"AL SANA MARJİNAL MİLYONLAR"
Bunların akıl almaz bir demokrasi anlayışı var. Kaybettikleri seçim kötü seçim, kazandıkları seçim iyi. Bunları destekleyenler iyi, bunları desteklemeyenler, karşı çıkanlar kötü. İşine gelince yerli ve milli, gelmeyince marjinal örgüt. Size marjinal diyorlar ya, al bak Erdoğan bu meydana! Al sana marjinal örgüt, al sana marjinal milyonlar.
Kazanamadıkları belediyelere, barolara el koyuyorlar. Şirketlere, diplomalara el koyuyorlar. Alamadıkları mazbataya el koyuyorlar. Bundan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde verilmiş hangi kağıdın garantisi var?
"MEYDANI GÖREYEN SATIŞIN DİBİNİ GÖRECEK"
Dünya tarihinde bir ilk canlı yayında meydanı görmeyene gücümüzü göstermek için buradayız. Bu medyayı görmeyen, Maltepe'yi görmeyen satışın dibini görecek. Bunlar Gezi olaylarında da iki gün penguen yayınlayıp üçüncü gün nedamet getirmişti. Çabuk affedeceğimizi sanmasınlar. Bu meydanı görmeyenler satışın dibini görecek, söz veriyoruz.
Biz CHP olarak adayımızla, programımızla, enerjimizle, gücümüzle iktidarı devralmaya, bu ülkenin makus talihini değiştirmeye, yüzleri güldürmeye bugünden hazırız. Bunu yaparken dostluk, kardeşlik istesin, barış istesin, demokrasi istesin, bu ülkenin tüm değerlerini, tüm görüşlerini sahiplenmeye, Türklerle Kürtlerin, Alevilerle Sünnilerin, sağcılarla solcuların hep birlikte omuz omuza yarınları inşa etmesine hep birlikte katkı sağlayacağız.
"KUTUPLAŞTIRMAYA İNAT BİRİZ VE BERABERİZ"
Erdoğan'ın her türlü kutuplaştırmasına, şeytanlaştırmasına, hedef göstermesine inat biz biriz ve beraberiz. Bu mücadele, bu meydan, bu sokak, bu azim sürdükçe karşımızda ne saraydan korkan medya patronları durabilir, ne kendilerini ileride takındıkları bu tutumdan dolayı savunamayacak halde sözde yazar, çizer tayfasının bugün bu iktidardan korkanı, susanları olabilir.
Bugün sizin arifesini yaşadığınız o demokrasi bayramını, yarın Ekrem Başkan’ın köyünden başlatarak, bir büyük imza kampanyasını hep birlikte başlatıyoruz. Yarından itibaren kapı kapı gezeceğiz, Ekrem Başkan'ın özgürlüğü için imzaları toplayacağız, erken seçim talebiyle imzaları toplayacağız. Türkiye'de her iki kişiden birinden fazlasının imzasını alıp bu iktidarı alaşağı edeceğiz.
"İMAMOĞLU'NU SERBEST BIRAKIN"
Bizim hayal ettiğimiz Türkiye'de cumhurbaşkanı adayları hapiste olmayacak. Ekrem İmamoğlu'nu derhal serbest bırakın.
Haksız yere tuttuğunuz Ümit Özdağ'ı derhal serbest bırakın. Bizim demokrasi anlayışımızda iki yüzlülük olmayacak. Sadece "Seni başkan yaptırmayacağız" dedi diye 8 yıldır içeride tuttuğunuz Selahattin Demirtaş'ı derhal serbest bırakın.
Herkesin sözünü söyleyebilmesi için bugün bu meydanda rengarengiz. Gökkuşağı farklı renklerin yan yana durduğu ve birbirine karışmadığı ama doğru bir yerde en güzel rengi verdiği doğa olayıdır. Çok kültürlüdür, çok partilidir. Bu meydan bu ülkenin umududur, yarınlarıdır. Bu meydan kayyıma, tutuklamaya, gözaltına alınmaya, kötü muameleye karşıyız.
Türkiye'nin en büyük kırılma anında her şeyi göze alıp sokaklara çıkanlara, barikatları aşanlara, meydanlara koşanlara ve yanındakinin hakkını kendi hakkı gibi bilen milyonlara teşekkür ediyorum, iyi bayramlar diliyorum.
Güle güle gidin ama sakın dinlenmeyin, çünkü bu iktidarı değiştirene kadar durmayacağız, yolunuz açık olsun."
Konuşmasını tamamlayan Özel, mitinge katılan yurttaşlarla beraber şöyle seslendi:
"Ben milletim, ben milli iradeyim. Adayımı bırak, sandığımı getir, adayımı yanımda sandığı önümde istiyorum."
MANSUR YAVAŞ: SİZE ANKARA’DAN SELAM GETİRDİM
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın konuşmasından öne çıkanlar ise şöyle:
"Size Ankara’dan selam getirdim. Bizler farklı düşünebiliriz ama vatan sevgisinde biriz. Biz Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyet’in çocuklarıyız. Bir tarafımız sol bir tarafımız milliyetçi, bayraktan yana. Bir tarafımız demokrat. Artık bu ülkeyi karanlığa teslim etmeyeceğiz. Vicdanlar sızlıyor. Bugün burada haksızlığa karşı toplandık. Selam olsun Ekrem başkanımıza. Halkın iradesi bazı iradelerden daha güçlü oldu. Millet yeter dedi. Millet her şey çok güzel olacak dedi. Soruyorum size bir belediye başkanı değil hukuk cezalandırılıyor. Susmayacağız çünkü biz biliriz bir kişiye yapılmış haksızlık tüm topluma yöneltilmiş tehdittir. İnsanlarımız artık işe değil geçim derdine uyanmıyor. Bir emekli ay sonunu nasıl getireceğini hesaplayamıyor artık. Gençlerimiz bu ülkede değil başka ülkede yaşamak istiyoruz diyor. Ekrem başkana hukuksuzluk sonrası ilk gençler sokaklara çıktı.
ŞIRNAK VE EDİRNE ÖRNEĞİ VERDİ
Gençlere seslenmek istiyorum; doğru olanı yapıyorsunuz. Bizler sizin yanı başınızdayız. Şırnak’taki çocuğun umudunu yıktınız, Edirne’deki emekçinin geleceğini elinden aldınız. Bu memlekete iyilik yapmadınız. Buradaki insanlar bunlara dur demek için bir araya geldik.
Başta Ekrem başkan olmak tüm tutuklu seçilmiş kişilerin serbest kalmasını yüzbinler olarak talep ediyoruz. Temennim birliğimizi koruduğumuz onları içeride tutamayacaklar. Her şey çok güzel olacak."
