İstanbul Tabip Odası’ndan “kızamık” uyarısı: Endişe verici

Yayın tarihi: 13 Haziran 2023 Salı 5:00 pm - Güncelleme: 13 Haziran 2023 Salı 5:41 pm

İstanbul’da artan kızamık vakalarına dikkat çeken İstanbul Tabip Odası, verilerin şeffaf bir şekilde paylaşılması çağrısı yaptı.

İstanbul’da kızmaık vakaları artmaya başladı. Vakalarla ilgili İstanbul Tabip Odası’ndan (İTO) açıklama geldi.Açıklamada, ailelerin aşıyı reddettiğini açıkayan İTO, vakaların da şeffaf şekilde açıklanmadığına dikkat çekti.

Sağlık Bakanlığı’na pandemi döneminde yapılan hatanın yapılmaması ve verilerin şeffaf bir şekilde paylaşılması çağrısı yapan İTO Yönetim Kurulu Üyesi Doktor Saffet Ercan, İstanbul’da kızamık hastalığındaki artışın endişe verici olduğuna dikkat çekti. Hastalık nedeniyle kaybedilen çocuklar olduğunu vurgulayan Ercan, “Hastalıkların ortaya çıkıp da büyük insan topluluklarına yayılarak bir halk sağlı sorununa yol açmadan önce yapılması gereken koruyucu hekimlik uygulamalarını kamu otoritesine hatırlatmak ve onlar bu konuda gereken tedbirleri almaya zorlamak meslek odası olarak en önemli sorumluluklarımızdandır” dedi.

AŞI ARTTI VAKA AZALDI

Ercan, 1980’de yaygın aşılama başlamadan önce kızamığın her yıl tahmini 2,6 milyon ölüme neden olduğu fakat yaklaşık yarım asırdır hızlandırılmış küresel aşılama programları ile ölümlerin azaltıldığını, bu sayının 2011’de yılda 158 bine gerilediğini hatta DSÖ’nün 2000-2013 yılları arasındaki dönemde aşılama ile tahminen 15,6 milyon ölümün önlendiğini vurguladı.

“RAKAMLARA ULAŞAMIYORUZ”

Nisan 2022-Mart 2023 tarihleri arasında Avrupa’daki kızamık olgu sayılarına göre Türkiye’nin 457 vaka ile üçüncü sırada olduğunu ifade eden Ercan, “Bu sayının 343’ü 2023’ün ocak ve şubat aylarına aittir. Sahada çalışan meslektaşlarımızdan aldığımız bilgilerden mart ayından itibaren yeni olguların olduğunu biliyoruz ancak Sağlık Bakanlığı’nın verilerin paylaşımında Covid-19 Pandemisi’ndeki şeffaf olmayan tutumunu devam ettirmesi sebebiyle rakamlara ulaşamıyoruz” dedi.

Sağlık Bakanlığı’nın salgın yönetiminde sergilediği pratikle epidemiyoloji biliminin genel kuralları olan, güven inşa etme, erken duyurma ve şeffaf olma maddelerini ihlal ettiğinin altını çizen Ercan, kızamık virüsünün dolaşımının durdurulabilmesi için gerekli oran olan yüzde 92-95’e İstanbul dahil pek çok ilde bu orana ulaşılamadığını ifade etti. Açıklamada kızamık vakalarının yaygınlaşmasında etkisi olan faktörler aşı reddi ve kararsızlığı, göç olgusu, aşı takvimindeki plansızlık değişiklik, bağışıklamada yaşanan bölgeler arası eşitsizlikler ve kayıt altına alınamamış nüfus olarak gösterildi.

“AŞIYI REDDEDEN AİLELERİN SAYISINDA TIRMANIŞ VAR”

2015 yılında çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen bir babanın açmış olduğu davada Anayasa Mahkemesi’nin yetersiz yasal mevzuata dayanarak babayı haklı bulmasının etkisiyle aşıyı reddeden ailelerin sayısında tırmanış olduğunu ifade eden Ercan, 2018 yılında çocuğuna aşı yaptırmak istemeyen aile sayısının 23 bine çıktığına değindi. 2020 yılında ulusal bağışıklama programında yapılan değişikliğin arada kalan 5 ve 6 yaşındaki 3 milyona yakın çocuğun aşılamasında aksama yaşanmasına sebep olduğu hatırlatıldı, diğer etkenler olarak doğu ve güneydoğu illerinde yaşayan nüfusun aşıya ulaşmakta zorlanması ve herhangi bir aile hekimine kaydı olmayan kayıt dışı nüfusun varlığı sayıldı.

Ercan açıklamayı bitirirken yurttaşlara kızamıktan korunmak için güvenirliliği kanıtlanmış kızamık aşısını çocuklarına 9 aylık, 12 aylık ve 4 yaşında iken yaptırma; meslektaşlarına ise aşılamada daha ısrarcı olma çağrısı yaptı.

“BAZI HASTANELERDE ÖZEL BİRİMLER AÇILDI”

TTB Aile Hekimliği Kolu’ndan Doktor Özden Güngör ise Bakanlık veri paylaşmadığı için bilgi kaynaklarının sahadaki doktorlar olduğunu vurgulayarak, sahadaki hekimlerin aktardıklarına göre bazı hastanelerde kızamık vakaları için özel birimler açılmaya başlandığını ifade etti ve İstanbul içinde Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde böyle bir birim kuruluyor olduğunu söyledi.

Kızamık kontrolsüz göçle geri döndü!

Açıklamanın sonunda Bakanlığın şeffaflık için sıralanan sorulara cevap vermesi istendi:

İstanbul’da ve diğer illerde kaç kızamık vakası vardır?

Bu hastalık nedeniyle hastanede yatan hasta sayısı kaçtır, kaç kişi yaşamını kaybetmiştir?

Kızamık vakalarının görüldüğü illerin hangi ilçelerinde kümelenme olmuştur? Epidemiyolojik haritalama yapılmakta mıdır?

Vakaların yaş grubu, aşılı olup olmadıkları, aşılıysalar kaç doz aşılı oldukları bilgisine sahip misiniz?

Bu vakaların kaçı yerli kaçı yurtdışı (importe) kaynaklıdır?

İstanbul’daki kayıt dışı nüfusun oranı nedir ve bu insanlarda bağışıklama ve surveyans çalışmaları ne şekilde yapılmaktadır, bu konuda sahada ne gibi aksaklıklar yaşanmaktadır?

Kızamık salgının daha fazla büyümemesi için aşılama oranında artış sağlamak için bağışıklama programında değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz?

Aşı reddi ve aşı kararsızlığıyla ilgili toplumun güvenini artırmaya yönelik ne gibi adımlar atmayı düşünüyorsunuz?

Aşı karşıtlığı yapan bilim dışı çevrelere karşı yürüttüğünüz bir çalışma var mı?

Aşı reddinin önüne geçmek adına TTB’nin önerdiği Umumi Hıfzıssıhha Kanunu ile ilgili yasa teklifini gündeminize almayı düşünüyor musunuz?