TELE1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel ve Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız hakim karşısına çıktı. İsmail Dükel'e 1 yıl 15 gün, Müyesser Yıldız'a 3 yıl 7 ay 10 gün hapis cezası verildi.
Yıldız savunmasında Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan’ın MİT’in ‘casusluk’ faaliyetlerini deşifre ettikleri sözünü hatırlatarak, “Eğer MİT diğer casusluk faaliyetlerini de böyle ‘deşifre’ etti ve ediyorsa, yandık demektir” dedi. Yıldız, gazetecilik yaptıklarını kaydederek, “Bu davanın, bağımsız gazeteciliği ortadan kaldırıp, halkın bilgi ve fikir sahibi olmasını engelleme davası olduğunu” vurguladı.
Gazeteciler
Müyesser Yıldız,
İsmail Dükel ve astsubay Erdal Baran'ın ‘devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin ve ifşa’ ettikleri ididasıyla açılan davanın dördüncü duruşması Ankara 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılıyor.
https://tele1.com.tr/egitim-krizini-en-derin-yasayan-ulkelerden-biriyiz-338909/
Gazeteci Yıldız, savcının 41 yıla kadar hapis istemiyle verdiği mütalaasına karşı savunmasını yaptı. Yıldız, daha önce de firari FETÖ’cü eski savcı Zekeriya Öz tarafından da kendisine kurulan kumpastan cezaevinde yattığını hatırlatarak, mevcut davaya ilişkin “Bu davada kaç kişiyiz; üç. Benim ‘İntikamname’ olarak nitelendirdiğim iddianame kaç sayfa; 180. Dosyada ne var; yine haberler ve telefon tapeleri. Demek ki 10 yılda, yani ‘FETÖ’ döneminden bugüne, hiçbir şey değişmemiş” diye konuştu.
"CASUSLUK FAALİYETLERİ BÖYLE DEŞİFRE EDİLİYORSA YANDIK DEMEKTİR"
Yıldız, MİT Başkanı Hakan Fidan’ın MİT’in 2020 yılı faaliyet raporundaki “Teşkilâtımız 2020 yılı içerisinde kanunun verdiği yetki ve sorumluluk hâlinde… terörle mücadeleyi uluslararası boyuta taşımış, istihbarata karşı koyma alanında ülkemizi hedef alan casusluk faaliyetlerini deşifre etmiş, teknik istihbaratı çalışmalarını ana bileşeni hâline getirmiştir” sözlerini hatırlattı.
Yıldız bu sözlerin kendi dosyalarını da ilgilendirdiğini ifade ederek, “Bu sözlerin davamızla ilgisi ne mi? Başlangıcı 'askeri casusluk' iddiasıyken, üçüncü gün suçun nevi değiştirildi ya; eğer MİT diğer casusluk faaliyetlerini de böyle ‘deşifre’ etti ve ediyorsa, yandık demektir” diye vurguladı.
"FETÖ HALA İKTİDARDA DERSEM YANLIŞ MI OLUR?"
Yıldız, telefonlarının illegal şekilde dinlendiğine dikkat çekerek, “MİT'in dosyadaki o kağıt parçasından sonra, bu da telefonlarımın çok önceden illegal şekilde dinlendiğinin delili değil midir? Şimdi sormak istiyorum. Telefonlarımı kimler, illegal şekilde dinledi, dinletti? Ve bunları “FETÖ'cüler” başta olmak üzere birilerine servis edenler kimlerdir; amaçları nedir? Şu tablodan sonra, ‘Demek ki, FETÖ hâlâ tüm gücüyle iktidarda’ dersem yanlış mı olur?” diye sordu.
Yıldız, davada gazetecilik faaliyetinden dolayı yargılandıklarını kaydederek, “Bu dava, bağımsız gazeteciliği ortadan kaldırıp, halkın bilgi ve fikir sahibi olmasını engelleme davasıdır” dedi.
Yıldız, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı’nı da anımsatarak, “
Bu dava, bir intikam davasıdır. Bağımsız gazeteciliği ortadan kaldırıp, halkın bilgi ve fikir sahibi olmasını engelleme davasıdır. Ve dahi bu dava, bizzat Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 6 gün önce açıkladığı 'İnsan Hakları Eylem Planı'nı her yönüyle boşa çıkaran bir davadır. Biliyorum; birtakım güç ve güçlüler tarafından ‘diken’ sayılıyoruz. Biliyorum; artık adalet tanrıçası Themis'in yerini başka tanrılar aldı” diye konuştu.
https://tele1.com.tr/muyesser-yildiz-korkmayacagiz-kaybedecek-bir-seyimiz-yok-264514/
İSMAİL DÜKEL: BİZLER GAZETECİYİZ
TELE1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel de yaptığı savunmada, “Biz gazeteciyiz, görüşür dinleriz. Halk için, sizler için buradayız, Sayın heyet. Doğruları söylediğimiz, eleştirdiğimiz için bu siyasi davada karşınızdayız. Biz kamu adına görev yapıyoruz, bizden casus ve vatan haini çıkmaz. Ben bir asker çocuğuyum” ifadelerini kullandı.
Gazeteci İsmail Dükel’in avukatları ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarını emsal gösterdi ve “Neyin gizli olduğuna Genelkurmay değil mahkemeler karar verir” ifadelerini kullandı.
HAPİS CEZASI
Mahkemenin dosyaları incelemesinin ardından yargılamaya son verildi. Mahkemenin kararı şöyle oldu:
1- Sanık Erdal Baran yönünden TCK 327'den cezalandırılması istemiyle açılan davada TCK 334'te kaldığı anlaşıldığından, 2 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına; değişik zamanlarda aynı eylemin birden fazla kez gerçekleştirilmesi nedeniyle 1/2 oranında arttırılmasına. İndirimle 2 yıl 6 ay
2- EB hakkında TCK 329'dan açılan davada TCK 334'dan 4 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına. Aynı eylemin değişik zamanlarda gerçekleştirilmesi nedeniyle 1/2 oranında arttırılmasına. İndirimle 5 yıl.
3- Müyesser Yıldız TCK 327'den cezalandırılması istemiyle açılan davada TCK 336'te kaldığı anlaşıldığından, alt sınırdan 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına; değişik zamanlarda aynı eylemin birden fazla kez gerçekleştirilmesi nedeniyle 1/3 oranında arttırılmasına. İndirimle 1 yıl 1 ay 10 gün
Hapis cezasının miktarı göz önüne alınarak ertelenip 1 yıl 1 ay 10 gün denetim süresi belirlenmesine;
4- Müyesser Yıldız TCK 329'den cezalandırılması istemiyle açılan davada TCK 336'da kaldığı anlaşıldığından, takdiren alt sınırdan... 2 yıl 6 ay…
5- Dükel'in TCK 327'den beraatine,
6- Dükel'e toplam 1 yıl 15 gün hapis cezası; verilen cezanın ertelenmesine ve 1 yıl 15 gün denetim süresi belirlenmesine karar verildi.
7- Baran'ın tahliyesine ve yurtdışına çıkış yasağı konmasına,
8- Yıldız'ın yurtdışına çıkış tedbirinin devamına,
9- Dükel'in yurtdışı tedbirinin kaldırılmasına karar verildi.