Haber

İmara kapatılan alanlara ruhsat verildi! İptal edilen ihaleler milyonları yuttu

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'nde yapılan bazı ihaleler 130 milyon parayı çöp etti. Yasaklı maden alanlarına izin vererek imara açan Müdürlük, ihaleler iptal edilince bütçesinin yüzde 32'sini tazminat cezalarına verdi.

Sayıştay 2021 Denetim Raporu yayımlandı. Raporlarda her yıl olduğu gibi yüzlerce usulsüzlük tespit edildi. Sayıştay raporlarında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü'ndeki ihale oyunu da gözler önüne serildi. Müdürlük, yasaklı maden sahalarına ruhsat vererek ihaleye açtı. İhalelerin yargı yoluyla iptal edilmesinin ardından ihaleye girenlere 106 milyon 487 bin lira ödendi. https://tele1.com.tr/kgm-sayistayi-uc-senedir-takmiyor-spor-kulupleri-icin-isci-maaslarindan-kesinti-yaptilar-708362/

TELE1'den Aziz Turgut Altun'un haberine göre; Türkiye'deki maden sahalarına ruhsat veren Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü; zeytinlik, içme suyu ve doğal sit alanı gibi yasaklı alanlara ruhsat vererek ihaleye açtı. Yargıdan çıkan yürütmeyi durdurma ve ruhsat iptali kararları ile ihaleye girenler ihale bedelinin en az dört katını aldı. Sayıştay sadece altı dosyada faiz, avukatlık vekalet ücreti, yargı harcı ve tazminat dahil hukuki masraflar ile devletin 106 milyon 487 bin 366 lira zarara sokulduğunu açıkladı. Sayıştay, ihale bedelinin de iade edilmesiyle bu rakamın 130 milyon 853 bin 840 liraya çıktığını ve müdürlüğün toplam bütçesinin yüzde yüzde 32,39'nu oluşturduğunu yazdı.

SAYIŞTAY 'BİR AN ÖNCE VAZGEÇİN' DEDİ

Sayıştay, raporunun sonuç kısmında müdürlüğün bir an önce maden sahası olarak kullanılamayacak alanları ihale etmekten vazgeçilmesini istedi. Sayıştay raporunda şöyle denildi: "Sonuç olarak idarenin, madencilik faaliyeti yapılması yasak olan alanlar ile ilgili ihale düzenlememesi ve bu alanların ruhsat müracaatlarına kapatılması gerekirken, söz konusu alanların madencilik faaliyetlerine açılması süreci ve devamında davalara konu edilmesi nedeniyle hukuk devleti ilkesi gereği tüm mali sorumluluğun idarede kalması ile sonuçlandığından kurum bütçesinde önemli bir yük haline dönüşen bu hatalı uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir."