Sezon başındaki Süper Kupa hezimetini unutturmak isteyen Galatasaray hiç kuşkusuz mücadeleye daha fazla önem vermek isteyecektir.
Beşiktaş'ta ise Süper Kupa da attıkları 5 golün yarattığı sansasyonel havayı devam ettirme arzusu en büyük motivasyon kaynağı.
Geçen sezon Süper Lig'de erkenden havlu atan Beşiktaş bu sene Immobile, Rafa Silva gibi yıldız isimlerin transferiyle başladı.
Hiç kuşkusuz hücum hattında Süper Lig'in en korkutucu takımlarından biri. Bir diğer hücum silahı kuvvetli takım da Pazartesi karşılaşacakları Galatasaray. İki takımın da hücum silahları çok gezen, pozisyon kovalayan oyunculardan oluşuyor.
Immobile'nin ilk 10 haftada Süper Lig gol krallığında zirvede olması ne kadar büyük bir silah olduğunun da göstergesi.
Galatasaray tarafında ise 2 sezondur tribünleri sevgilisi Icardi var. Bir de yanına Osimhen çektiler. Arkalarında ise Mertens ve Sara gibi pozisyon yaratacak isimler yer alıyor. Sara'nın defans arkasına attığı uzun toplar rakibe büyük tehlike yaratırken mobil hücum hattı defansı fazlasıyla yıpratıyor.
Aynı şekilde Beşiktaş'ta ise Rafa Silva'nın yüksek oyun aklı ve Gedson Fernandes'in orta sahadaki dinamizmi Beşiktaş'ın 2. ve 3. bölge arasında topa daha hakim olmasını sağlıyor.
Ancak iki takımın da defansif kurgusunda eksikler var. Galatasaray'ın Kasımpaşa mücadelesinden itibaren ortaya çıkan skor tutamama 2. yarıya hakim olamama problemi de temelde buradan kaynaklanıyor.
İleride organize mobil bir hücum hattını sağlamak isteyen Okan Buruk zaman zaman Davinson'u ileri çıkartıp bazen Kaan'ı bazen de Muslera'yı defans ortasına alarak top takımdayken boşta bir oyuncu yaratmayı hedefliyor. Top takımdayken bu plan işliyor da iş hızlı rakibe gelince sıkıntı yaratıyor. Top rakibe geçince defansta 1 eksikle yakalanan Galatasaray geri dönüşte yaşadığı yavaşlık nedeniyle bu sezon mücadelelerin 2. yarısında skoru tutmakta zorlandı bunun en son örneği de Elfsborg maçı. İlk yarı rahat geçerken ikinci yarı da taraftarlar hop oturdu hop kalktı.
3-0 gibi net bir skorla soyunma odasına giden Galatasaray ikinci yarıda kalesinde 3 gol gördü. 83. dakikada Yunus'un inadı olmasaydı. Belki de ülke puanına en çok ihtiyaca sahip olduğumuz dönemlerden birinde elimiz boş dönecektik. Mücadeleyi Galatasaray 4-3 kazandı. Ama kura çekildiğinde en kolay hatta averaj kasabilecek bir mücadele olması bekleniyordu. Bir diğer örnek de Rigas maçı. 2 - 1 soyunma odasına giden Galatasaray ikinci yarı tatsız bir oyunla sahadan 2-2'lik skorla ayrıldı.
Bir de sezon başından beri gelen Galatasaray'ın 2. yarı istatistikleri bakalım.
Galatasaray bu sezon 2. yarılarda ligde 5 gol Avrupa'da 8 gol yemiş
İlk yarıda ise ligde 2 Avrupa'da 3 gol yemiş.
Yani Galatasaray'ın kabusu ikinci yarılar.
Burada defans kurgusundaki aksaklığın yanında kondisyon sıkıntısı da ortaya çıkıyor. Bunu destekleyen en büyük veri de sakatlıklar. Galatasaray'ın bu sezon. Sakatlanan futbolcularına bakacak olursak Icardi üst adale yırtığı, Osimhen kas gerilmesi, Jakobs kas gerilmesi. Hepsi de kondisyon antrenmanıyla engellenecek türden sakatlıklardı. Mücadele içinde oyuncuların yorulması ikinci yarı performansları da bu söylediklerimi destekliyor tekrar söylüyorum Galatasaray için ikinci yarılar bir kabus. Bu kabus derbide Beşiktaş için önemli bir plan olacaktır hiç kuşkusuz