Hürmüz Diril dosyasında 3 gözaltı

Yayın tarihi: 20 Haziran 2021 Pazar 3:43 pm - Güncelleme: 20 Haziran 2021 Pazar 3:46 pm

Şırnak Beytüşşebap’a bağlı Kovankaya köyünde yaşayan 65 yaşındaki Şimoni Diril ve 71 yaşındaki Hürmüz Diril’den 11 Ocak’tan beri haber alınamıyordu. Şimoni Diril’in cesedi köye yakın bir dere yatağında bulunmuştu. 530 gündür kendisinden haber alınamayan Hürmüz Diril ile ilgili sürdürülen soruşturma kapsamında 3 kişi gözaltına alındı.

İstanbul Keldani Kilisesi Papazı Remzi Diril’in, Şırnak Beytüşşebap’a bağlı Kovankaya köyünde yaşayan 65 yaşındaki annesi Şimoni Diril ve 71 yaşındaki babası Hurmüz Diril’den 11 Ocak’tan beri haber alınamıyordu. Remzi Diril’in annesi Şimoni’nin cansız bedeni bugün köye yakın bir dere yatağında bulunmuştu.
Şırnak Baro Başkanı Rojhat Dilsiz, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Hürmüz Diril  soruşturması kapsamında 3 kişinin gözaltına alındığı bilgisini verdi. Dilsiz, şu ifadeleri kullandı:
“530 gün önce ortadan kaybolan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Hürmüz DİRİL ile ilgili sürdürülen soruşturmada bugüne kadar herhangi bir ilerleme kaydedilmemişti. Bugün itibariyle dosyada 3 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş durumda. Gözaltına alınanlar arasında daha önce de gözaltına alınan ve adli kontrol tedbiriyle salıverilen Apro DİRİL de var.”

KOVANKAYA KÖYÜ

Kovankaya, köy boşaltmalar sonrası kayıp vakalarının da yaşandığı bir yer. Şimoni Diril’in amcasının torunları da 1994’ten bu yana kayıp. 1994 yılında 12 yaşında olan İlyas Diril ve 16 yaşında olan Zeki Diril’den gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamamıştı. Kayıp iki çocuğun hikâyesi, Cumartesi Anneleri’nin 628. haftasında da kamuoyuyla paylaşılmıştı.

Cumartesi Anneleri, İlyas ve Zeki’nin, 1989’da köyleri boşaltılınca İstanbul’a taşındığını, daha sonra kazandıkları parayı eve götürmek üzere 2 Mayıs 1994’te İstanbul’dan Şırnak’a doğru giderken gözaltına alındıklarını ve daha sonra kendilerinden haber alınamadığını duyurmuştu.

Her iki çocuk için başlatılan soruşturma takipsizlikle kapatıldı, Zeki Diril’in ailesi AİHM’e başvurdu ve Zeki’nin kaybolmasından devletin sorumlu olduğuna karar vererek Türkiye’yi oybirliği ile mahkûm etti.