HDP’den Erdoğan’a Akşener tepkisi

Yayın tarihi: 26 Mayıs 2021 Çarşamba 5:19 pm - Güncelleme: 26 Mayıs 2021 Çarşamba 5:19 pm

HDP’li Saruhan Oluç, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meral Akşener’i hedef alan sözlerine tepki gösterek, “Bir kişinin burnu bile kanarsa müsebbibi Cumhur İttifakı’dır” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İYİ Parti grup toplantısında “Ben Rize’nin geliniyim” diyen Meral Akşener’in Rize İkizdere ilçesinde yaptığı esnaf ziyaretinde yaşananları hatırlatarak, “Yine dua et ki gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler. İkizdere yetmedi, Çayeli’ne gittin. Orada da gerekeni yaptılar. Daha neler olacak neler…” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’a HDP’den de tepki geldi. Meclis’te basın toplantısı düzenleyen HDP HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, “Bir kişinin burnu bile kanarsa müsebbibi Cumhur İttifakı’dır” diye konuştu. MA’nın haberine göre, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in iddialarına değinen Oluç, şunları söyledi:

“Birkaç gündür bir videolar dizisi ile bu ülke bu toplum uğraşıyor, seyrediyor. Milyonlarca insanın konusu haline gelmiş bir durum var ortada. Buna ilişkin biz çeşitli vesilelerle görüşlerimizi dile getirdik, bir kez daha değinelim. Bu iktidar ne zaman kendisine yönelik bir eleştiri ortaya çıksa kendi yanlışlarına ve eksikliklerine yönelik, yanlış politikalarına yönelik eleştiriler ortaya çıksa ve güçlü bir şekilde eleştiriler ortaya çıksa sarıldığı bir tane konu var. Darbe tehdidi. Yani bu iktidar kendisini ayakta tutabilmek için bu toplumda sürekli bir darbe tehdidi var bize karşı söylemini ve gerekçesini kullanıyor. Bu doğru bir durum değil. Bu iktidara karşı bir darbe tehdidi yok ortada. Ama bu iktidar darbe tehdidi korkusunu kullanarak, bunu siyasi taktik haline getirerek yanlışların tartışılmasını, iddiaların soruşturulmasını engelliyor. Bu kez de aynı yola başvurmuş durumda.

“HEDEF TÜRKİYE DEĞİL, İKTİDAR”

İki gündür iktidar ortaklarının şu söylemini duyuyoruz: Hedef Türkiye. Konu Türkiye değil, konu bu iktidar, konu bu iktidar ortaklığı, bu iktidar ortaklığının yanlışları, iktidar ortaklığının görünmeyen ittifak mensupları konu. Bu iktidar Türkiye değil. Bu iktidar Türkiye’nin bir parçası. Siz kendinizi bütün Türkiye zannetmeyin. Sürekli bu ülke ve toplum büyük tehdit altındaymış korku yaratarak yanlışlarınızın kirlenmişliklerinizin hukuksuzluklarınızın üstünü örtmeye çalışıyorsunuz. Tehdit Türkiye’ye yönelik değil, tartışılan konu Türkiye değil iktidarın yanlış politikalarıdır. Bir kez daha şunu açık ve net söyleyelim. AKP-MHP ittifakı ve görünmeyen ittifak ortaklarıyla kurulmuş olan Cumhur İttifakı, Türkiye’nin tamamı demek değildir.”

“ÇOK ESKİDEN VAR OLAN BİR KEZ DAHA AÇIĞA ÇIKTI”

“Bütün dünyada organize suç örgütleri ya da mafyatik yapılarla ilgili, bu yapıların içinde yer alan ya da bu yapıları yöneten kişiler konuşmaya başladığı zaman ortaya bütün pislikler, kirli ilişkiler, siyaset bürokrasi ve siyaset ilişkileri ortaya saçılmaktadır. Dolayısıyla bir organize suç örgütü liderinin ya da bir mafyatik yapının içindeki kişinin konuşmaya başlamasıyla ancak bu gerçekler ortaya saçılır. Yoksa hiç bir siyasetçi hiç bir bürokrat ortaya çıkıp bu ilişkileri dökmez, saçmaz. Bunu da net olarak söyleyelim ki konuşulan konu Türkiye’de yeni değil. Çok eskiden beri var olan bir yapının ve konuşulan konun bir kez daha açığa çıkmasıdır. Susurluk kazasında da böyle olmuştu. Bir kaza sonucunda siyaset-mafya-bürokrasinin kirli ilişkileri derin devlet adı verilen çalışmalar failli meçhuller, cinayetler, kara para aklamaları, uyuşturucu trafiği offshore vurgunları banka hortumlamaları hepsi o zaman teker teker ortaya saçılmıştı.”

“RİZE’DE ERDOĞAN DESTEK MİTİNGİNİ KİM VERDİ?”

“Bu organize suç örgütü liderinden söz ediyoruz ya videolar yayınlayan, can ciğer kuzu sarmasıydı bu iktidarla. 2015’te Rize’de Tayip Erdoğan’a destek mitingini kim yaptı? O yaptı. Referandum için evet mitinglerini düzenleyenlerden biri kimdi. Oydu. 2018’de cumhur ittifakına destek veren kimdi oydu. Tam sayfa gazete ilanları verdi. Hangi gazetelerde çıktı bu ilanlar. İktidarın yandaş medyasında çıktı. Peki ÖSO’ya iktidarın işbirliği yaptığı cihatçı gruplara yardım tırlarıyla kim destek gönderdi. En hayırsever iş insanı ödülünü hangi gazete ve medya grubu bu kişiye verdi? İftar davetlerinin baş konuğunu hangi medya kuruluşları tarafından gerçekleşti. Bir tanesi Milliyet gazetesidir, öbürü Akit. İkisinin de arkasındaki gruplar bellidir. Peki, ‘Akan kanlarınızla duş alacağız’ lafını iktidarı desteklemek için söylerken kim yapıyordu bunu? Aynı kişi. Erdoğan’ı eleştirip çeşitli ifadelerle hedef alıp bayrak direklerine asacağız diyen kişi kimdi? Buydu. Öyle değil mi, bütün bunları yaparken can ciğer kuzu sarması olan kişi bugün başka bir duruma geldi.”

“YARGI TEK BİR ADIM ATMADI”

“Türkiye’de bağımsız ve tarafsız bir yargı olsaydı, olması gereken tüm bu kirli iddiaların, bunların doğru olup olmadığını bilmiyoruz, toplum bilmiyor, tüm bu kirli iddiaların ve ilişkilerin arkasında durmak değil. İki gündür iktidar ittifakının yaptığı gibi. Yapılması gereken bunların soruşturulmasını ve araştırılmasını sağlamak olmalıydı. Ama Türkiye’de bağımsız ve tarafsız yargı olmadığı için bu konuda bir adım atılamadı. İktidar ortakları dediler ki biz bu düzeni böyle sürdüreceğiz. Yani iktidarın kafasında demokratik hukuk devletini çalıştırmak ya da bunun gereklerini yerine getirmek diye, hukukun üstünlüğünü evrensel demokratik hukuk ilkelerini işletmek gibi bir kaygı kesinlikle yoktur. Tek kaygılarını iktidarın bekasını nasıl sağlarız, budur.”

“TEHDİT DİLİNİ REDDEDİYORUZ”

“Bir tanesi vatan millet söylemi ‘Hedef Türkiye’dir’in arkasına gizleniyor, ikincisi toplumsal ve siyasal muhalefeti demokratik siyaseti hedefe koymak. İktidar partisinin genel başkanı cumhurbaşkanı sıfatıyla yapılan bir konuşmada, Rize’deki linç girişimini demokratik siyasete karşı linç girişimini savunması kabul edilebilir bir şey mi? ‘Bu daha iyi günleriniz’ diyerek toplumsal ve siyasal muhalefeti linçle, şiddetle tehdit etmesi kabul edilebilir bir şey mi? Yani iktidar ortakları diyorlar ki muhalefete ‘Sizi hiçbir yerde konuşturmayacağız, çalıştırmayacağız’. Bu koşullarda ‘Seçime gideceğiz’ diyorlar. Demokratik siyasete yönelik bu tehdit dilini kesinlikle reddediyoruz. Toplumsal ve siyasal muhalefete yönelik şiddet ve linç girişimlerinin tamamının bundan sonrası için bir kişinin burnu bile kanarsa tamamının müsebbibi bu iktidar ortaklığıdır, bu ittifaktır, Cumhur İttifakı’dır. Siyasi rekabet yerine despotik ve mafyatik yöntemlerle iktidarı sürdürme anlayışını bir kez daha dile getirmiştir. Bu kabul edilebilir bir şey değildir.”

TIKLAYIN – Akşener’den Erdoğan’a yanıt: Tam olarak da bu nedenle…

TIKLAYIN – Erdoğan’dan Akşener’e provokasyon açıklaması: Gerekeni yaptılar, daha neler olacak neler

TIKLAYIN – Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’ın Akşener’le ilgili sözlerine yanıt