HDP sandığa ikna etmek için kapı kapı dolaştı

Yayın tarihi: 21 Haziran 2019 Cuma 9:44 am - Güncelleme: 21 Haziran 2019 Cuma 9:45 am

Yenilenecek İstanbul seçimlerinde HDP ilçe ilçe gezerek seçmene oy kullanma çağrısı yaptı.

İstanbul seçimlerine iki gün kaldı. Pazar günü yenilenecek seçimlerde İstanbul’da 10 milyon 570 bin 939 seçmenin sandık başına gitmesi bekleniyor. Bütün partiler İstanbul’da seçim çalışmaları için haftalardır kolları sıvarken merak edilen başka bir parti ise HDP oldu.

Aday çıkartmayan HDP İstanbul’da ilçe ilçe gezerek insanlara sandığa gitme çağrısı yaptı, bildiri dağıttı ve 140 kişilik milletvekili, MYK, parti meclisi üyeleriyle birlikte İstanbul’a gelerek halk buluşmaları, konferanslar gerçekleştirdi.

‘ISI HARİTASI’NDAN YOLA ÇIKILDI’

Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin’in haberine göre HDP, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi’nden sonra bir ‘Isı Haritası’ oluşturdu. İstanbul’daki 7 Haziran 2015 Genel Seçimleri ve 24 Haziran Genel Seçimleri’nde HDP’nin almış olduğu oyun 31 Mart seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yansıyan oy sayısı ve seçmen geçişkenlikleri belirlendi. Bu çalışmanın ardından HDP, İstanbul’da 200 bin seçmeninin sandığa gitmediğini tespit ederek yenilenecek seçimler için kolları sıvadı. HDP’nin buradaki ana hedefi 200 bin seçmeni sandığa götürmek oldu.

HDP, İstanbul seçimleri sürecinde, parti meclisi üyeleri MYK üyeleri ve milletvekilleriyle birlikte toplamda 140 kişiyle birlikte İstanbul seçimleri için çalışmalara katıldı. Ayrıca HDP Eş Genel Başkanları Sezai Temelli ve Pervin Buldan da İstanbul’un üç bölgesinde halk toplantıları gerçekleştirdi. İlçe örgütleri de bu sürecin içerisinde aktif rol aldı. Bunun yanı sıra konferans, kapalı toplantı ve basın açıklamaları da çalışmaların bir kısmını oluşturdu. Ayrıca Kürt illerinde etkin olan eski ve yeni belediye başkanları da İstanbul’daki seçim çalışmalarına katıldı. HDP İstanbul İl Örgütü, ilçe haritası çıkartarak yaklaşık 700 bin aileye ulaşmaya çalıştı.

‘ÖNCELİK SANDIĞA GİTMEYEN SEÇMEN’

HDP MYK Üyesi ve aynı zamanda İstanbul seçimleri kapsamında çalışmalara katılan Salim Kaplan, seçimlerde sandık başına gitmeyen HDP kitlesinin öncelikli çalışma alanı olduğunu söyledi. Kaplan, İstanbul’daki seçim çalışmalarını şöyle anlattı: “Son dönemde AKP’nin politikalarından artık rızası olmayan ama nereye oy vereceğini bilmeyen kararsız ve sandığa gitmeyen bir seçmen kitlesi vardı. Bu seçmen kitlesi bizim önceliğimiz oldu. Genel ve yaygın bir çalışma yürüttük. Kendi seçmen kitlemizde bir problem yoktu. Yaptığımız stratejinin sonucunda bir umut vardı. Bu inançla bu stratejinin doğruluğunun tespiti vardı. Hatta sahada bizim seçmenimiz olmayan büyük bir kesimden de ülkenin demokratikleşmesi için attığımız bu adımın ne kadar hayati olduğuna dair ciddi bir refleks alıyoruz.”

Kaplan, sahadaki çalışmalardan edindiği izlenimleri aktarırken önceki seçimlerden farklı bir tepkiyle karşılaştıklarını anlattı: “7 Haziran’dan bugüne ister istemez bu kutuplaşma siyasetinden kaynaklı yer yer seçim çalışmalarında bir takım seçmenin refleksleri ve tepkileri gelişebiliyordu. Bu sadece bize yönelik değildi. Diğer partiler de bu durumla karşılaştı. Fakat ilginç olan bu seçim sürecinde bu kadar yaygın bir şekilde sokaklarda, mahallelerde, açık alanlarda seçim çalışması yürütürken neredeyse bize yönelik herhangi bir tepkiyle karşılaşmadık. Bu çok olumlu bir gelişme oldu.”

200 BİN SEÇMEN NEDEN SANDIĞA GİTMEDİ?

HDP, sahada çalışırken en çok Sultanbeyli, Bağcılar, Arnavutköy gibi 16 ilçeye yoğunluk verdi. HDP İstanbul İl Eş Başkanı Esengül Demir ise bu ilçelerde ne yaptıklarını şöyle anlattı: “Ev ev gezdik. Geniş halk toplantıları yaptık. Derneklerle toplantı yaptık. Eş genel başkanlarımızın hazırladığı mektuplarla beraber evlere giderek kitlemizi sandığa gitmelerinin özellikle kayyum meselesinin, mazbata verilmeyişinin bir başka benzerinin İstanbul’da olduğunu anlattık. Kayyum politikalarına karşı çıkışımızı İstanbul’da cevap vermemiz gerektiğine yönelik özel bir çalışmamız oldu.”

Sandığa gitmeyen seçmen kim, neden sandığa gitmediler? Demir bu soruya şu yanıt verdi: “Özellikle AKP’nin bölgedeki belediyelere ve seçilmişlere yönelik politikasının batıda çok karşılık bulmaması, Kürtlerin kendi başına bırakılmış olmasına yönelik verilen doğal bir tepki vardı. Genç nüfusta da sandığa gitmemeyi tespit ettik. Genç nüfusta, CHP’nin Meclis’te almış olduğu tutum ve dokunulmazlığın kaldırılmasına yönelik verilen onay, savaş politikalarına karşı duymayışına yönelik tepkiler vardı. Sandığa gitmeyen seçmenin reaksiyonu buydu. Biz çalışmalarımızda bölgede böyle bir haksızlığın yapıldığını ama bu cevabı batıda vererek oradaki haksızlık, hukuksuzlukların giderilmesi için toplumsal bir tepki oluşturmanın mümkün olduğunu aktardık. İstanbul’da oradaki politikalara karşı bir cevap olacak. Bizim açımızdan seçmenimize gidip bunları aktarmak, onları dinlemek olumlu oldu. Seçmenimizi sandığa gitme yönünde ikna ettik.”