HDP’li Buldan’dan Soylu’ya yanıt: İmralı’da bu fotoğrafı kim çekti?

Yayın tarihi: 23 Şubat 2021 Salı 12:54 pm - Güncelleme: 23 Şubat 2021 Salı 6:27 pm

Partisinin grup toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yanıt verdi. Buldan, çözüm sürecini 3 ayak üzerinden yürütüldüğünü açıklayarak, “İmralı ziyaretinden sonra devlet ve hükümetin onayıyla Kandil’e gidiyorduk. Görüşmenin sonucu devlet ve hükümete aktarıyorduk” dedi. Buldan, “Soylu efendi bak iyi dinle! Sana televizyonlarda gösterdiğin fotoğrafın hikâyesini de anlatayım. Kandil fotoğrafları PKK’den silahları bırakacaklarına dair mektupları aldığımız ziyaretlere aittir. Senin genel başkanın Erdoğan da heyecanla bu mektubu bekliyordu” ifadelerini kullandı.

Pervin Buldan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

“İktidar hesap vermekten kaçsa da Gare’yi konuşmaya devam edeceğiz. Çünkü Gare çok önemli bir kırılma noktasıdır

AKP iktidarı Gare’de yaptıklarından da yapmadıklarından da sorumludur

Gare’den kaçıyorlar çünkü suçlular. Amaçlarının Gare’de o insnaları kurtarmak olmadığı ayan beyan ortadır.

Gare’ye kendi iktidarlarını kurtarmak için gittiler. 13 İnsanı bu isyasi hesaplarına feda ettiler

Bizim milletvekilimiz Gare’ye gitmemiştir. O tarihte nerede olduğu bellidir. Bu kara propagandanın altında nasıl kalacaklarını düşünmüyorlar mı? Bizim milletvekillerimizin Gare’de ne işi var? Erbil’e zaman zaman vekillerimiz gider gelirler.

Fotoğrafları gösteren Erdoğan’ın açıkça göz dikmiştir. Savaşınızı HDP üzerinden yürütmeyin. Aynı bakan heyetimizin çözüm sürecinde devletin ve iktidarın bilgisi, onayı ve ricası dahilinde gerçekleştirdiği ziyaretin fotoğraflarını gösterdi. Bunun adı algı yaratma çabası. O fotoğrafları keşke önce kendi genel başkanına gösterseydin. Erdoğan o süreci çok net bildiği için keşke önce ona gösterseydi.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ 3 AYAK ÜZERİNDEN GÖTÜRDÜK”

Biz çözüm sürecini 3 ayak üzerinden götürdük. 1 ayak İmralı, 2. Ayak Kandil, 3. Ayak da hükümet ve devlet kanalıydı.

O süreçte İmralı’da sayın Öcalan’la yaptığımız her görüşme devletin ve hükümetin bilgisi ve onayı dahilinde yapılmıştır. İmralı ziyaretinden sonra devlet ve hükümetin onayıyla Kandil’e gidiyorduk. Görüşmenin sonucu devlet ve hükümete aktarıyorduk. Devlet heyeti ise bu bilgileri biz İmralı’ya gitmeden önce kendisi gidiyor, bu bilgileri götürüyor, Sayın Öcalan’la görüşmeleri gerçekleştiriyor, arkasından bizi İmralı’ya gönderiyordu

Sonra çözüm heyeti İmralı’ya gidiyordu, sayın Öcalan devlet heyetiyle görüşmenin çerçevesini bize aktarıyor, devlet heyetiyle görüşme yaptıktan sonra devletin bilgisi ve onayı dahilinde oradaki PKK yetkililerine anlatıyorduk.

Görüşme trafiği böyleyken, bir anekdotu da birine kapak olsun diye söylüyorum

Bir defasında Kandil’e görüşme gerçekleştirdiğimiz sırada yukarıda 2 İHA tepemizde dolaşıyordu. Bir hareket gördüğü anda bulunduğu yeri bombalar. Ağaçların altına girdik, daha sonra toplantımızı gerçekleştirdik. Ankara’da devlet ve hükümet yetkilileri ile görüşme gerçekleştirdik. Üzerimizden İHA’lar geçti dedik, sizin güvenliğiniz için oradaydı dediler.

Bütün bunlar devletin kayıtlarında mevcuttur. Her yaptığımız görüşmeler kayıtlarda mevcuttur. Ben ne bir fazlasını ne bir eksiğini anlatmıyorum. “Soylu efendi iyi dinlesin bunları.

“SOYLU EFENDİ İYİ DİNLESİN”

Soylu efendi bak iyi dinle! Sana televizyonlarda gösterdiğin fotoğrafın hikâyesini de anlatayım. Kandil fotoğrafları PKK’den silahları bırakacaklarına dair mektupları aldığımız ziyaretlere aittir. Senin genel başkanın Erdoğan da heyecanla bu mektubu bekliyordu.

İmralı’da bu fotoğrafı kim çekti? Çekilen fotoğrafı kim bize verdi? Dolmabahçe mutabakatı fotoğrafı. Bunu da biz çekmedik. Her üç fotoğrafın da kimler tarafından çekildiği açık ve net olarak ortadadır.

Görüşmenin sonucu devlet ve hükümete aktarıyorduk. Devlet heyeti ise bu bilgileri biz İmralı’ya gitmeden önce kendisi gidiyor, bu bilgileri götürüyor, Sayın Öcalan’la görüşmeleri gerçekleştiriyor, arkasından bizi İmralı’ya gönderiyordu

Bu da Dolmabahçe mutabakatının fotoğrafı. Burada kimin nerede oturacağını belirleyen Erdoğan’dır! O süreç halklarımızın geleceği için fedakârca yürüttüğümüz bir süreçtir. Bugün de olsa tereddüt etmeden aynı fedakârlığı yaparız. Yeter ki tek bir insanın burnu kanamasın.

“ZAMANI GELDİĞİNDE AÇIKLAMAZSAK NAMERDİZ”

Ne mutlu bize ki çözüm süreci boyunca bu ülkeye cenazeler gelmedi. Ne mutlu bize ki 3 yıl boyunca yürüttüğümüz onurlu bir duruş vardı ve bunun arkasındayız. Çözüm sürecinde bizlere neler vaat edildiğini yeri ve zamanı geldiğinde açıklamazsak namerdiz.

Gare’nin yaşandığı gün, Cumhurbaşkanı kararıyla enerji alanında 3 yeni yandaş şirket daha kuruldu. Kendilerine bir rant kapısı daha açtılar. “Bir yerde tilkiler vaaz vermeye başlarsa gözünüz tavuklarda olsun!” Bunlar ne zaman vatan, millet derse gözünüz cebinizde olsun”