Havai fişek fabrikasında çalışan işçiler: Gerekli önlemler alınmadı

Yayın tarihi: 8 Temmuz 2020 Çarşamba 11:51 am - Güncelleme: 8 Temmuz 2020 Çarşamba 11:51 am

Muhammet Seyfi Çanakçı… Hendek’te cuma günü Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası’nda meydana gelen patlamada 53 yaşında hayatını kaybetti. Patlamada ölen 7 işçiden birisiydi.

Bianet’in haberine göre; Çanakçı, Büyük Coşkunlar’ın Geyve’deki fabrikasında 2013’te meydana gelen ve 8 kişinin yaralandığı patlamanın ardından Hendek’teki fabrikada çalışmaya başladı.

En büyüğü 17 yaşında olan 3 çocuğu ve eşiyle birlikte Geyve’de yaşayan Çanakçı, ölümünün ardından yaşadığı yerde toprağa verildi.

Dayısının fabrikada eleme-ilaçlama tesisinde çalıştığını söyleyen avukat Gülşen Uzuner, “Oysa bizim hiç kabahatimiz yoktu. Buradaki insanlar ekmek kazanıyor diye ölüme mahkum edildiler. Emekleri karşılığında evlerine ekmek götürüyorlardı. Ama emekleri karşında canlarını verdiler” sözleriyle anlatıyor yaşadıklarını.

Sonuna kadar adalet arayışlarını sürdüreceklerini, önlem alınsaydı bu patlamanın olmayacağını söylüyor.

“KANIKSANMIŞLIK VAR”

Yaşadıklarını bir de Uzuner’den dinliyoruz:

“Dayım aynı şirketin Geyve’deki fabrikasında çalışıyordu. 2013’te çalıştığı fabrikada bir patlama oldu ve fabrika kapandı. Dayım da Hendek’teki fabrikaya geçti. O günden beri de Hendek’e gidip geliyordu.

“Patlamanın ardından gerek cenaze gerek taziye ziyaretlerinde dayımın çalışma arkadaşlarıyla görüştüm.

“Hepsi de önlem alınmadığını söyledi. Anladığım kadarıyla iş güvenliği önlemleri alınmaması, çok da normal görünüyor firma sahiplerine. Çünkü daha önce itirazlarını, sıkıntılarını dile getirenlere fabrika yönetimi ‘Beğenilmiyorsa çalışılmasın, gitsinler başka yerde çalışsınlar’ gibi yaklaşımda bulunmuş. Bu yaklaşım yıllar içinde de, yaşanan diğer kazalara rağmen değişmemiş.

“İşçiler bu patlamada da üretilen maddelerde ısınma olduğunu söylemişler, uyarıda bulunmuşlar. Ama fabrika yönetimi ya da sahipleri kendi güçlerine güvenerek gerekli önlemleri almamış.

Bu uyarılara kulak tıkanması şimdi yedi kişinin hayatına mal oldu. Zaten şehirde ‘Burası böyle, şartları zaten kötü’ diye bir kanıksanmışlık var. Bu süregelen ve herkesin bilgisi dahilinde olan bir şey.”