Harf Devrimi’ni hedef alan Bilal Erdoğan’a tarihçi Sinan Meydan’dan sert tepki

Yayın tarihi: 26 Temmuz 2020 Pazar 8:53 pm - Güncelleme: 26 Temmuz 2020 Pazar 8:53 pm

Tarihçi Sinan Meydan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Atatürk’ün Harf Devrimi ile ilgili sözlerini yorumladı. Meydan, “Yunan alfabesi Yunan diline, Çin harf sistemi Çin diline uygundu; Osmanlı’nın kullandığı Arap-Fars harfleri ise Türk diline uygun değildi.” paylaşımında bulundu

Sözcü yazarı tarihçi Sinan Meydan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Atatürk’ün Harf Devrimi ile ilgili sözlerini yorumladı.

Dikkat! Bu haberi Bilal anlatır gibi okuyun

Meydan sosyal medya hesabından şunları yazdı:

* Yunan alfabesi Yunan diline, Çin harf sistemi Çin diline uygundu; Osmanlı’nın kullandığı Arap-Fars harfleri ise Türk diline uygun değildi.

* Harf Devrimi yapılırken Türkiye’de okur-yazar oranı yüzde 10 bile değildi. Osmanlı aydınları 1850’lerden beri alfabe değişimini tartıştı.

HER ŞEY PLANLI

Son dönemdeki gelişmeleri yorumlayan Meydan şunları kaydetti:

* Önce, Danıştay’ın 550 yıllık padişah vakfiyesine dayanarak Atatürk imzalı Bakanlar Kurulu kararını iptal etmesi.

* Sonra AKP’li Cumhurbaşkanının Ayasofya’yı müze yapanları “tarihe ihanetle” suçlaması. Sonra da AKP’li Diyanet Başkanının Atatürk’ü “lanetle” anması… Her şey planlı.

CANLA BAŞLA ATATÜRK!

Sinan Meydan mesajını şöyle bitirdi:

* Yeni Türkiye sloganıyla Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti dönüştürmek isteyen AKP iktidarına karşı canla başla Atatürk’ü, Cumhuriyeti savunmak zorunda kalmak çok acı.

* Atatürk’ün yeniden vatan yaptığı topraklarda Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyette iktidara karşı Atatürk’ü savunuyoruz!

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Bilal Erdoğan CNN Türk’te Hakan Çelik ile Hafta Sonu programında “İlkokulda alfabemizden dolayı geri kaldığımız bize anlatıldı o zaman Yunanistan, Çin niye alfabesini değiştirmemiş? O zaman insan diyor ki, demek ki gelişmenin alfabeyle alakası yokmuş. Başka ülkelere bakıyoruz; kıyafetini değiştirmeden gelişen de var, o zaman niye kıyafet değiştirmeyi gelişmeyle irtibatlandırmışız” ifadelerini kullanmıştı.