Halime Şenal’ı katilinden skandal savunma

Yayın tarihi: 25 Aralık 2019 Çarşamba 3:22 pm - Güncelleme: 25 Aralık 2019 Çarşamba 3:22 pm

Antalya’da 1 çocuğunun annesi Halime Şenal’ı (31), 25 bıçak darbesiyle öldüren Ümit Gür’ün (39) yargılanmasına başlandı. Hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen Gür, “Bıçakla saldırdı. Ben de yanımda bulunan bıçakla ona saldırdım. Yere düşünce elindeki bıçağı alıp kenara attım. Sonrasında kendimi kaybettim” dedi.

Antalya’nın Manavgat ilçesine bağlı Kumköy turizm merkezinde, 23 Temmuz’da yaşanan olay iddiaya göre şöyle meydana geldi:

Ümit Gür ve Halime Şenal, 2 yıl birlikte oldu. Çiftin bir çocukları dünyaya geldi. Bir süre sonra ise Halime Şenal, Ümit Gür’ü terk etti. Gür, olay gecesi genç kadını 25 bıçak darbesiyle öldürdü. Ümit Gür tutuklanırken, olayla ilgili hazırlanan iddianame, Manavgat 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.

Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, otopsi sonucunda Halime Şenal’ın vücudunda 17’si öldürücü 25 bıçak darbesi bulunduğu, ölüm sebebinin iç organ kaybı olarak belirtildiği ifade edilerek, “Müşterek çocuğun bakımı nedeniyle maktule karşı husumet besleyen ve maktulü öldürme düşüncesini kendisinde benimseyen şüphelinin olay günü maktulü öldürme amacıyla ekmek bıçağını yanına alıp, maktulün işten çıkış saatini beklediği, maktulü gece saatiyle atıl (boş) alana götürüp, yaşanan tartışmanın akabinde vücuduna çok sayıda tek başına öldürücü nitelikte bıçak saplamak suretiyle tasarlayarak kasten öldürdüğü anlaşılmıştır” denildi. İddianamede tutuklu sanık hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası talep edildi.

‘HALİME ŞENAL BENİ TEHDİT ETTİ’

Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanık Ümit Gür, sanık yakınları ve taraf avukatları katıldı. Kimlik tespitinin ardından ifadesi alınan Ümit Gür, Halime Şenal’la 2 yıl duygusal beraberlik yaşadıklarını anlatarak, “Daha sonra bir çocuğumuz dünyaya geldi. Müşterek çocuğumuzun dünyaya gelmesinin ardından Halime Şenal’ın resmi nikahlı eşime ve çocuklarıma davranışı değişti. Eşimden boşanıp, kendisiyle evlenmemi istiyordu. Ben kabul etmedim. Beni çocukla tehdit etti, bana olan kininden çocuğa kötü davranışlarda bulundu” dedi.

‘ÇOCUĞUNU İSTEMEDİ’

Gaziantep’teki ailesini ziyarete gittiklerinin 3’üncü gününde, Halime Şenal’ın çocuğu istemediğini ve bakmayacağını söyleyerek, Uşak’a gittiğini anlatan Gür, “Aradan bir süre geçince ben de yanına gittim. Çocuğun annesine ihtiyacı olduğunu söyledim. Çocuğu istemediğini, bakmayacağını, annelik yapmayacağını söyledi. Bu sırada çocuğa resmi nikahlı eşim baktı” diye konuştu.

Halime Şenal’ın evli olduğunu ilişki yaşamaya başladıklarında bilmediğini, daha sonra öğrendiğini öne süren Gür, ortak çocuklarını ise Şenal’ın eşinin nüfusuna kaydettiklerini bildirdi. Çocuğu üzerine almak için Halime Şenal’ın eşine 2 kez para gönderdiğini de öne sürdü.

Halime Şenal’ın daha sonra Manavgat’a gelerek çalışmaya başladığını öğrendiğini ifade eden Gür, şunları kaydetti:

“Konuşmak için Manavgat’a geldim. Gündüz görüşmeye gittiğimde işe gitmesi gerektiğini söyledi. Gece yarısı, Halime’nin iş çıkışında servis aracından inmesini bekledim. Olayın olduğu yerde konuşmaya başladık. Konuşma tartışmaya dönüştü. Bir anda bana hakaret ve küfür etmeye başladı, tokat attı. Yüzüme tükürdü. ‘Öleceksin bu gece, senden kurtulacağım. Çocuk, yurda gidecek’ dedi. Bıçakla saldırdı. Ben de yanımda bulunan bıçakla ona saldırdım. Yere düşünce elindeki bıçağı alıp kenara attım. Sonrasında kendimi kaybettim. Birkaç kez daha yerde bıçak sapladım.”

SANIK AVUKATI TAHLİYE VE BERAAT İSTEDİ

Sanık avukatı da çift arasındaki sorunların sebebinin çocuğun bakımı olduğunu kaydederek, olayın haksız tahrik ve meşru müdafa sınırlarının aşılması sonucunda meydana geldiğini savundu.

‘MEŞRU MÜDAFA VE HAKSIZ TAHRİKTEN BAHSEDİLEMEZ’

Şenal’ın babası Lütfü Şenal’ın avukatı Hatice Kübra Turan ise sanığın cinayeti tasarlayarak işlediğini belirterek, “Halime Şenal, sanık aleyhine Manavgat Aile Mahkemesi’nden 2017 yılında koruma kararı aldırmıştır. Sanığın, Halime Şenal’ı tasarlayarak canavarca hislerle öldürdüğünü düşünüyoruz. Halime Şenal’ın vücudunda 17’si öldürücü nitelikte olmak üzere 25 bıçak darbesi vardır. Sanık, Halime Şenal yere düştükten sonra da defalarca bıçaklamıştır. Meşru müdafa ve haksız tahrikten bahsedilemez” dedi.

‘SALDIRDIĞI İDDİALARI GERÇEK DEĞİL’

Olayda 2 bıçak olduğunu hatırlatan avukat Turan, sanığın kullandığı ekmek bıçağında Halime Şenal’ın DNA’sına rastlandığını, diğer bıçağın ise ölene 7 metre mesafede kapalı olarak bulunduğunu ve üzerinde Gür’e ait DNA izi bulunmadığını belirterek, sanığın kadının kendisine saldırdığı şeklindeki savunmasının gerçek olmadığını söyledi. Duruşma, ertelendi.

‘CANAVARCA HİSLERLE YAPILMIŞ BİR KATLİAM’

Duruşmanın ardından gazetecilere açıklama yapan avukat Hatice Kübra Turan, şöyle dedi:

“Halime Şenal imam nikahlı eşi tarafından 25 bıçak darbesiyle 23 Temmuz’da katledildi. Dava şu anda tanıkların dinlenilmesi aşamasına geçildi. Savcılık ‘tasarlayarak adam öldürmek’ suçundan iddianame hazırladı. Ayrıca meşru müdafa ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasını istiyor. Biz de bu kanaatteyiz. Bu bizim açımızdan canavarca hislerle yapılmış bir katliam. Çünkü 25 bıçak darbesi olduğu, 17 bıçak darbesinin öldürücü nitelikte olduğu ve iç organ harabiyetinden dolayı ölümün gerçekleştiği belirtiliyor. Biz haksız tahrik ve meşru müdafa hükümlerinin uygulanmayacağı kanaatindeyiz.”