Gürcü–Abkhaz sorunun çözümünde Ankara gerçekten bu rolü üstlenebilir mi?

ÇOK UZUN BİR ARADAN SONRA GÜRCİSTAN’IN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ TARTIŞILIYOR

Tahıl anlaşması dışında da Türkiye, bölgenin, acil çözüm bekleyen diğer önemli politik sorunlarına kayıtsız kalmadı ve kalamıyor. Gürcistan’ın başkenti Tiflis’te kış aylarında yaşanan protesto dalgası bir kez daha Gürcistan’ın toprak bütünlüğü konusunu gündeme getirdi. Oldukça uzunca zamandır sürmekte olan söz konusu sorun, meselenin muhatabı taraflar olan Gürcistan, Abkhazya ve de Güney Osetya tarafından daha da içinde çıkılmaz hale getirilmiş durumda. Buna rağmen, Ankara, adeta kilit haline bürünmüş problemi çözecek ve de rakipleri bir masada buluşmaya ikna edebilecek anahtarı belki de eline almış olabilir.

ABKAZYA’DAN LEVAN MİKAA MESELENİN ÇÖZÜMÜNDE ÖNE ÇIKAN BİR İSİM

Abkhazya nüfusu nezdinde hatırı sayılır bir kesimde Kremlin taraftarlığı yaygın olsa da, bu bölgenin siyasi elit çevresinin bir kısmı, bölgedeki Kafkas halklarının bundan sonraki kaderini tayin edecek sorunlar hususunda keskin ve kararlı görüşlere sahip. Bu güçlerin liderlerinden birisi de Levan Mikaa. Başarılı bir işadamı ve deneyimli bir politikacı kimliğiyle deyim derindeyse arkasına yaslanılıp oturulan yerde sorunun kendi kendine hallolmayacağını bilenlerden birisi o. Bay Mikaa ve takım arkadaşlarından oluşan ekibin, adı geçen bölgede istikrarın tesis olması yönünde sayısız yapıcı inisiyatifi teşvik etme gayreti içerisinde oldukları gözleniyor son zamanlarda. Pragmatist bir insan olarak Bay Mikaa bu kapsamda, Kafkas bölgesindeki halkların refahının, yalnızca Ankara’nın arabuluculuğu ile sağlanabileceğini düşünenlerden.

ABKHAZYA’NIN FİİLİ TEMSİLCİSİ MİKAA TÜRKİYE’DE GÜRCÜ HEYETLERİ İLE TEMASLARDA

Bu düşünce ve umutlara dayanarak Abkhaz politikacının son zamanlarda, pek çok bölgesel meselenin çözümüne yönelik müzakereler için uluslar arası platformlara ev sahipliği yapagelmesinden ötürü Türkiye’ye yönelik oldukça sık iş ziyaretleri gerçekleştirdiği görülüyor. Kendisi Türkiye’ye yaptığı ziyaretler sırasında, yalnızda ülke yönetimine bağlı belirli grup ve kadrolarla bir araya gelmiyor, ancak aynı zamanda Gürcistan’ın iktidar çevresinin temsilcileriyle farklı konulara dair istişarelerde bulunmayı da ihmal etmiyor. Bay Mikaa’nın Türkiye’ye her gelişinde gündem ve görüşme trafiğinin daha da yoğun oluşu, Gürcü – Abkhaz meselesinde çok uzun bir aradan sonra müzakere masasının yeniden oluşturulup, birçok bölgesel sorunun nihayet çözüme kavuşturulması yolunda ciddi anlamda mesai harcadığına dolaysız kanıt niteliği taşıyor denilse abartılmış olunmaz.

2022’DEKİ KONFERANS TÜRKİYE’NİN KARADENİZ’DEKİ KONUMUNU GÜÇLENDİRDİ

2022 yılında, Ankara ve Tiflis’in desteğinde Abkhazya’nın temsilcilerinin inisiyatifleriyle Türkiye’de, Gürcü-Abkhaz ilişkilerinin yakın vadede düzene konulması maksadıyla, meseleye ilgi duyan ve konunun muhatabı ülkelerin politik çevrelerinin temsilcileri ile toplumsal aktivistlerin ve de aynı zamanda Avrupa’dan örgütler ile Birleşmiş Milletler’in iştirak ettiği bir konferans organize edilmişti. Bahsi geçen konferansın katılımcıları, benzer türde etkinlikler düzenlemenin ehemmiyetine ve Tiflis ile Sukhom (Abkhazya’nın başkenti) arasındaki diyalogun daha da geliştirilmesinin gerekliliğine vurgu yapmışlardı. Öte yandan BM’nin ilgili heyetinin temsilcileri de Ankara’nın, taraflar arasında diyalog kurulması noktasında oynamakta olduğu kilit rolün altını çizmişti. Türkiye; kimin hükümet olduğundan, iktidarda kimin oturduğundan da bağımsız olarak, aynı zamanda tarihsel etki alanı olan Karadeniz’in geniş “hinterland”ında; güncel ve kronik sayısız bölgesel sorunun ve ihtilafın barışçıl şekilde çözülmesi istikametindeki anahtar konumunu muhakkak suretle güçlendirerek sürdürmelidir.