Goldman Sachs Türkiye tahminini kötü yönde değiştirdi

Yayın tarihi: 31 Mart 2021 Çarşamba 12:16 pm - Güncelleme: 31 Mart 2021 Çarşamba 12:16 pm

Türkiye’deki piyasaları ilgilendiren son gelişme ise ABD’li dev yatırım bankası Goldman Sachs’tan geldi.

 

Banka daha önce yüzde 5,5 olarak açıkladığı Türkiye’ye ilişkin 2021 büyüme beklentisini yüzde 3,5’e çekti.

Bankanın açıkladığı rakamlar arasında en önemli nokta ise enflasyon oldu. Goldman Sachs Türkiye’de enflasyonun nisan ayında yüzde 18 seviyesine yükseleceğini ve anca yıl sonunda yüzde 15 seviyesine ineceğini öngördü.

FAİZLER ‘İNMEYECEK’ MESAJI

Açıklamada göreve gelmesinden bu yana TL’nin %13 değer kaybettiği düşünüldüğünde Merkez Bankası’nın yeni başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun yılın son çeyreğine kadar faizlerde indirime gidemeyeceği beliritildi.

Enflasyon tahmininin önemli olmasının sebebi ise Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2020 yılına ait 89. Hesap Dönemi Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda dün verdiği mesajla anlam kazanıyor.

FAİZE ENFLASYON KOŞULU

Kavcıoğlu “Politika faizini güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturmaya devam edeceğiz” ifadeleriyle faizleri indirilmesi için koşulu açıklamıştı.

Merkez’in yeni patronu Kavcıoğlu 2 gün önce Bloomberg’e verdiği özel röportajda da “Nisan veya sonrasındaki aylarda PPK kararıyla ilgili hemen faiz indirilecek şeklinde önyargılı bir yaklaşımı doğru bulmuyorum” ifadeleriyle faizi inmeyeceğinin mesajını vermişti.

KAVCIOĞLU NE DİYORDU?

Kavcıoğlu, ‘kasa’nın başına geçmeden önce Yenişafak Gazetesi’ndeki köşesinden verdiği mesajlarda ise faiz artışından vazgeçilmesini savunuyordu. Kavcıoğlu “Yatırım ve üretim maliyetini doğrudan etkileyen kredi maliyetlerinin makul seviyede olması için faiz artışından vazgeçmemiz gerekir” diye yazmıştı.

AĞBAL NEDEN GÖNDERİLDİ?

AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Ekonomi İşleri Başkanı Nurettin Canikli, Naci Ağbal’ın Merkez Bankası başkanlığı görevinden alınmasının sebebi olarak faiz göstermişti. Canikli “Hükümetin, optimal pozitif reel faiz seviyesinin belirlenmesinde para politikası araçlarını rasyonel kullanmadığını ve bu nedenle de ekonomiye büyük bir mali yük getirdiğini düşündüğü Merkez Bankası başkanını değiştirmesi piyasalara meydan okumak değildir” şeklinde konuşmuştu.