Binicilik eğitmeni Semanur Arslan, 20 Ekim akşamı Çankaya ilçesi, Konutkent Mahallesi'ndeki gökdelende arkadaşı Ferhat D.'nin oturduğu 43'üncü kattaki evin penceresinden düşerek hayatını kaybetti. Evde bulunan Ferhat D. ile Ezgi Ö. gözaltına alınıp, ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Ferhat D., Semanur Arslan'ı tanımadığını, olay sırasında başka odada olduklarını ve dışarı çıktıklarında onu göremediklerini ileri sürdü. Ezgi Ö. ise Arslan'ın, erkek arkadaşı ile problemleri olduğunu ve sürekli ağladığını iddia etti. Semanur Arslan'ın ölümüyle ilgili soruşturma kapsamında cep telefonunun incelenmesi, otopsi ve toksikoloji raporlarının sonuçları bekleniyor.
EL YAZISI NOTLARI ORTAYA ÇIKTI
Semanur Arslan'ın, ölmeden önce not defterine yazdıkları ortaya çıktı. Semanur Arslan'ın el yazısı ile yazdığı notta, "Hayırla ve sağlıkla çok param var ve zenginim. İhtiyacım olan bütün güce, saygıya, sevgiye ve güvene sahibim. Güvendeyim, etrafımdaki kötü herkesten arındım. Annem beni koşulsuz ve sonsuz seviyor. Mutluyum ve bütün yardıma ihtiyacı olanlara yardım edecek güce sahibim. Çok zenginim; çünkü vücudumun her uzvu sağlıklı, temiz ve güvende" ifadeleri yer aldı.
'ARKADAŞI İLE TARTIŞMIŞ'
Anne Elif Karaca, olay günü kızı eve geldiğini arkadaşı Ezgi Ö.’nün de yanında olduğunu belirterek, "10 dakika kaldılar. ‘Kapadokya’ya gideceğiz, onun arabası var, onunla gideceğim annecim, yarın da döneceğim’ dedi. Daha sonra sürekli aradım, kızıma ulaşamadım. Pazar günü akşam haberi geldi. Notlarında hayallerinden bahsetmiş. ‘Annem beni koşulsuz seviyor’ demiş. Yavrum tabii ki anneler koşulsuz sever. Ben çocuğumu istiyorum, ben yavrumu istiyorum. O gün akşam o evdeyken taksi çağırmış. Evdekiler ifade vermişler olaydan sonra. Ferhat D. ifadesinde, 'Kız arkadaşım Ezgi Ö. ile tartıştılar. Sonra kız arkadaşım Ezgi Ö. odaya gitti, kapıyı kapattı. Ben de onu teselli etmek için yanına gittim, kapıyı kapattım. O ara ben odaya gitmeden önce kızın taksi çağırdığını duydum. Daha sonra ses kesilince biz taksi çağırdı ve gitti diye düşündük. Odadan çıktık. Çıktığımızda bütün eşyaları salondaydı. Biz de otoparka aramaya indik' demiş. Çıplak ayakla benim kızım nereye gider? Benim kızım otoparka niye insin? Benim kızımın arabası yok. Benim kızım öyle bir şey yapsa neden taksi çağırsın evine dönmek için?" diye konuştu.
'KIZIMIN DÖNMESİNE İZİN VERMEDİLER'
Elif Karaca, kızı Semanur’un hayat dolu olduğunu anlatarak, "Bana 'Sana çok güzel bir hayat kuracağım. Sana çok güzel bir gelecek vereceğim' derdi. Böyleydi benim kızım. Notlarda çok güzel açıklamış, çok güzel yazmış. Hayallerini anlatmış. Ne olduğunu bilmiyorum. Sadece bildiğim tek şey var, ben ölüyorum. Ben kızımı istiyorum. 8 yıldır profesyonel olarak binicilik eğitmeniydi. 2 defa attan düştü, kaza geçirdi yaralandı. Hep ondan korkuyordum. ‘Anneciğim ne olursun bir gün attan düşersin, bir şey olur’ diyordum. Keşke attan düşseydi. Son geldiğinde hızlıca çıktılar. Bana ‘Anneciğim yarın döneceğim’ dedi. Ama dönemedi. Benim kızımın dönmesine izin vermediler. Benim kızım mümkün değil intihar etmez. Hayat dolu bir çocuktu. Benim kızım asla intihar etmedi" dedi.