Okullardaki seçmeli ders öncesi “Eğitime Destek Platformu”adı altında örgütlenen iktidar yanlısı TÜGVA, TÜRGEV, İlim Yayma Cemiyeti, İlim Yayma Vakfı, Ensar Vakfı, Önder ve Türkiye Diyanet Vakfı, “millî, ahlâkî, insânî, manevî ve kültürel değerleri” benimseyen öğrenciler yetiştirmek için harekete geçti. Eğitim- İş Başkanı Yıldırım, seçmeli derslere müdahale çalışmalarını, “okulları imam hatipleştirme” olarak nitelendirdi
Cumhuriyet'ten Mehmet Menekşe'nin haberine göre, ülke genelinde temsilcilerin katılımıyla online koordinasyon toplantısı düzenlenen “Eğitime Destek Platformu”, öğrencilerin “Kur’an-ı Kerim, Peygamberimizin Hayatı ve Temel Dini Bilgiler” derslerini seçmeleri için seferberlik başlattı. Toplantıda milli eğitim müdürlükleri, okul idarecileri, müftü, cami imamları, dernek ile vakıf temsilcilerinin veli ve öğrencilere din derslerini seçmeleri için telkinlerde bulunması ve denetlenmesi istendi. Dini dernek ve vakıfların seçmeli derslere müdahale çalışmalarına eğitim sendikalarından tepki geldi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın 2021- 2022 Eğitim-Öğretim yılı seçmeli ders süreci bugün başlıyor. 04-22 Ocak 2021 tarihleri arasında 4,5, 6,7, 9, 10. ve 11. sınıfta olanlar önümüzdeki yıl için ders seçimi yapacak. Veliler çocuklarının almasını istediği dersleri elektronik ortamdan ya da elden okul müdürlüklerine teslim edecek. Seçilen bir dersin açılabilmesi için en az sekiz öğrencinin o dersi seçmesi gerekecek. Ders seçimi öncesi 81 il ve bağlı ilçelerde örgütlenerek “Eğitime Destek Platformu”nu kuran dini dernek ve vakıflar, vali, kaymakam, il milli eğitim yöneticilerinden destek alarak dini derslerin seçilmesi için il ve ilçelerde kampanya başlattı. Platform üyesi dernek ve vakıflar il, ilçe ve bölge toplantılarında bir araya gelerek izlenecek yolu belirledi. Türkiye geneli temsilcileri ile 2021 yılının ilk koordinasyon toplantısını online gerçekleştiren platform, yaptığı sunumda ders seçimi için yapılacaklar adım adım anlatıldı.CAMİLERDE VAAZ!
Amacın “Öğrencilerimizi millî, ahlâkî, insânî, manevî ve kültürel değerlerini benimseyen ve koruyan fertler olarak yetiştirme” olduğu belirtilen sunumda öğrencilerin “Kur’an-ı Kerim”, “Peygamberimizin Hayatı” ve “Temel Dini Bilgiler” derslerini seçmeleri için il milli eğitim müdürlüklerine, okul idarecilerine, müftülüklere, ilahiyat fakültelerine, dini dernek ve vakıflara düşen görevler sıralandı. Müftülüklerin seçilecek dersleri ile ilgili Cuma vaazlarında dile getirmesi, cemaate gerekli telkinin yapılması, Kuran kursu öğretmenlerinin velilerle iletişime geçip gerekli telkinlerin yapılması, müftülerin doğrudan olayı denetlemeleri istendi. Dini dernek ve vakıfların, eğitim yöneticilerini ziyaret etmeleri istendi. Yapılması istenenler milli eğitim müdürlükleri ve okul idarecilerine de mail ve mesajlaşma programları üzerinden gönderildi.İMAM HATİPLEŞTİRME ÇABASI VAR
Eğitim-İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, seçmeli derslere müdahale çalışmalarını, “her okulu imam hatipleştirme çabası” olarak nitelendirerek, şunları söyledi: “Seçmeli dersler öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda eğitim alabilmelerinin önünü açmak için başlatılmıştı. Ancak AKP iktidarıyla din derslerinin sayısı ve saatleri artırıldı. Bunun sonucunda Diyanet’ten birçok imamı okullara öğretmen olarak atadılar. Atanmış din kültürü öğretmenlerini okullarda idareci yaptılar. Atadıkları müdürlere dini seçmeli derslerin daha fazla seçilmesi için çalışmalar yapmaya başladılar. Eğitim öğretimi, bilimsel içerikten uzaklaştıran, her okulu imam hatipleştirme çabası içerisine girdiler. Eğitimi dinselleştirme süreci tehlikeli bir süreçtir ve bir yerde kırılmayı da beraberinde getirir. Veli ve öğrencilerimiz asla istemedikleri dersleri seçmeleri için zorlanmamalı, baskı yapılmamalıdır.”SUÇ İŞLENİYOR
Eğitim-Sen Amasya ve Samsun şubeleri de konuyla ilgili yaptıkları açıklamalarda, “MEB, her ne kadar seçmeli derslerin öğrencilerin istek ve tercihlerine göre belirlenmesi gerektiğini ifade etse de geçtiğimiz yıllar içinde eğitimde yaşanan yoğun siyasal kadrolaşmanın bir sonucu olarak bazı dini içerikli derslerin seçilmesi için öğrenci ve velilerin yönlendirilmeye çalışıldığı bilinmektedir. Nitekim okullara gönderilen yazıda öğrencilerin seçmeli ders seçmediği hallerde ders seçimini okul yönetiminin yapacağı belirtilmiştir. Geçmişte defalarca yapıldığı gibi veli ve öğrenciler adına ders seçen okul yöneticileri suç işlediklerini bilmeli ve ona göre hareket etmelidir” denildi.
Muhabir: Oğuzhan Poyrazoğlu