Genel

Sular durulmuyor... Merve Şarapçıoğlu: Hayatımın şokunu yaşadım

Oyuncu Berk Oktay'ın sosyal medyada uygunsuz görüntülerini yayınladığı iddiasıyla yargılanan eski eşi Merve Şarapçıoğlu hakkındaki dava geçtiğimiz günlerde karara bağlanmıştı. Şarapçıoğlu, "Özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek" suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.

Ardından, Şarapçıoğlu'nun düğünlerinde ailesinin Berk Oktay'a saat hediye ettiği ve oyuncunun da bu saatin sertifikasını mahkeme yoluyla istediği öne sürülmüştü. Oyuncu, "Zaten aklı selim olan herkes ne olduğunu görüyor. Ben bunlara sadece gülüp geçiyorum. Hayatım çok şükür güzel gidiyor. Böyle bir dönemde çok güzel bir işim var, güzel giden bir ilişkim var. Onun dışında hiçbir şeyle ilgilenmiyorum." demişti.

Ünlü oyuncunun bu sözlerinden sonra Merve Şarapçıoğlu'ndan açıklama geldi. Bu güne kadar duruşunu bozmadığını dile getiren Şarapçıoğlu, karşı tarafın anlamsız ve saçma sapan taleplerleri için “Bir erkeğe asla yakıştıramadığım durumlar” diyerek sessizliğini mecburen bozduğunu dile getirdi. Berk Oktay’ın mahkemeye sunduğu Mal Rejimi Listesi hakkında konuşan Şarapçıoğlu, yazılan rakamlar ve talepler karşısında hayatının şokunu yaşadığını söyledi. Listede, 22 ayda ev için yapılan mutfak masrafı 330.000 lira olarak yer aldı. Buna karşılık Merve Şarapçıoğlu, “Belli ki karşı taraf, yangından mal kaçırma derdinde” ifadesini kullandı. Merve Şarapçıoğlu, liste karşısındaki açıklamalarının devamında şunları söyledi:

Evlilik öncesi Berk Oktay’ın 500.000 lira parası varmış, evlilik için o parayı sermaye yapmış! Kusura bakmasınlar ama benim anladığım bu! Geldiğimiz noktada, kendi uydurduğu kalemler ve rakamlar üzerinden beni kendisine 250.000 lira borçlu göstermiş! Bir liste hazırlamış, düğün masrafı 100.000 lira yazıyor. Düğün erkek tarafına aittir. Buna rağmen babam, masrafın yarısını karşıladı, dekont da elimizde mevcuttur. Bana alınan hediyeler 100.000 liraymış ve bana harcanan para 322.000 liraymış, toplamı da 422.000 lira bana masraf edilmiş. Bunları belgeleyibilir mi? Bu ütopik rakamları, iddia ettiği şekliyle kalem kalem sıralayıp, belgelemesini bekliyorum! Kaldı ki ve göreceksiniz ki bu rakamlar asla doğru değildir! Berk’in bütün hesaplarını babasıyla birlikte yönettiği için, ben kendime aldığım kişisel eşyaların ekstresi Berk’in babasına da gidiyor diye utancımdan, evliliğim boyunca çoğu zaman kendi ailemin kredi kartını kullandım. Gittiğimiz her tatilin yarı parasını ben ödüyordum, o dönem hukuk öğrencisi ve sonrasında da stajyer avukat olduğum için, ailem destek oluyordu. 70.000 lira yazıyor! Buradan soruyorum, gidilen tatillerin kalem kalem hesabını mı tutmuş? Bir insan eşiyle gittiği tatillerin kalem kalem hesabını mı tutar? Madem öyle, bu masrafları da kalem kalem ispatlamasını bekliyorum! Sigorta ve sağlık harcamaları 40.000 lira yazıyor. Benim bütün sağlık ve sigorta giderlerimi babam karşıladı. Çünkü ben Norveç vatandaşıyım ve oranın sağlık sistemine kayıtlıyım. Dolayısı ile sağlık giderlerinin tamamı, kendisine aittir. Ailemin düğünde kendisine taktığı saatin sertifikasını mahkeme yoluyla defalarca kez, avukatının yazılı ve imzalı dilekçeleriyle talep etti. Buna karşılık düğünde takılan takıların yanı sıra, benim ailemin bana taktığı takı seti dahi kendisindedir. Çünkü ben evde yokken bütün kasayı içindekilerle birlikte boşaltmıştır. Mahkemede bunu da, aksini de maalesef kasanın bulunduğu odada kamera olmadığı için ispatlayamadık! Ayrıca düğünden sonra ailesinden ve özellikle de babasından gizli bir ameliyat geçirdi. Berk Oktay’ın parasını babası yönettiği için ve ameliyatı babasından gizli yaptırmak istediği için babasından o ameliyatın parasını alamadı. Düğünde takılan takıların bir kısmını ameliyatı için kullandı! Sıralanan kalemler dışında, çok küçük kalan bu ameliyat parasını dahi kendi cebinden karşılamayıp, takılara tenezzül eden bir adamın, mal rejimi listesi yaparken, bu masraf kalemini es geçip, benim masraflarımı abartılı şekilde listelemiş olmasına bir anlam veremiyorum. Basının karşısına çıkmış, “Bu saat olayı nedir” diye soruluyor, kendisi “Gülüyorum” diyor. Neye gülüyorsun?

İnsanda biraz utanma, sıkılma olur! Güleceğine cevap versene? Saatin sertifikasının peşine düşmedin mi? Üst üste her fırsatta sertifikayı istemedin mi? Hatta avukatının hazırladığı ve imzaladığı mahkemeye sunulan eşya listesinde de o sertifika talep edilmedi mi? 10 yılını birlikte geçirdiği ve evli olduğu eski eşinin yapmadığı ve birlikte mağdur edildikleri olay neticesinde, ceza alması ve avukatlık mesleğinden men olması için çabalayan bir kişi, nasıl oluyor da eski eşinin ailesinin hediye ettiği eşyaları rahat rahat hala kullanabiliyor? Sözün özü şu; ben rakamlarla, maddiyatla yaşayan bir insan değilim. Ailemin durumu belli ve ilk günden beri, bu güne kadar aslanlar gibi, dağ gibi arkamdalar.

Bu mal rejimi davasını, en başında boşanma davamı açarken, eş zamanlı olarak da açabilirdim ve ‘bekletici mesele’ yaptırıp, tüm mallarına tedbir koydurabilirdim. Bu mal rejiminden hakkıma düşen payı da sokak hayvanlarına bağışlayacağım. Berk Oktay, kameralara sırıtacağına, sorulan sorulara açık yüreklilikle cevap versin! Kameralara oynayıp, şirin görünmeye çalışmasın! Durumu ortada!