Genel

Selçuk Geçer'den dolar tahmini! "Bu bile iyimser bir rakam" diyerek uyardı

Ekonomist Selçuk Geçer, dolar / TL kuruyla ilgili beklentilerini medium'da yayımladığı yazıyla okurlarına aktardı. Doların da her ürün gibi bir enflasyon karşılığı olduğunu, bir ülke para biriminin enflasyon oranında değer kaybetmesinin kaçınılmaz olduğunu dile getiren Geçer, "Aslında bu durum sadece dolar için değil, tüm ürün fiyatları için olmazsa olmaz. Eğer siz bir ürünün fiyatını baskıyla enflasyon karşılığının altında tutarsanız ya kıtlık ve karaborsa ya da büyük kırılganlıklar yaratırsınız" ifadesini kullandı.

Geçer, uzun süre siyasi sebeplerle baskılanan doların gerçek değerine, yani biriktirilmiş enflasyon değerine öyle ya da böyle ulaşacağını vurguladı. Ünlü ekonomist, "Dolar 42 olacak diyorum" başlıklı yazısında şunları kaydetti:

"Bu arada 42 lira son derece iyimser bir rakam. Resmi TÜİK enflasyonuna göre yapılmış hesaplama. Ne kadar gerçekçi olduğunu ve aslında ENAG yada bizim gerçek enflasyonumuz işin içine konulsa nerelere gidebileceğini siz düşünün. Kısaca çok inandırıcı olmayan TÜİK enflasyonuna göre bile dolar şu anda olması gereken yerin çok altında. Bu arada benzer durum Euro, Sterlin ve diğer tüm yabancı para birimleri için aynı oranda geçerli. Peki neden ısrarla döviz olması gereken yere yani birikmiş enflasyon karşılığına gitmeli diyorum?

Faiz kararı sonrası Türk Lirası (TL) yüzde 6,5 değerlendi. Dolar/TL kuru, 27,25’den 25,20’ye kadar geriledi. Haftayı 26 liranın üzerinde tamamlasa da yükseliş hızını azaltmış oldu. Şu soru da merak ediliyor: “Kur neden tekrar yükseldi?” Çünkü belirsizlik devam ediyor.

ÖRNEK Mİ İSTERSİNİZ? Uygulanan bu yanlış politika sonrası; - Merkez Bankası rezervlerinin dip yapması hatta net rezervlerin bile eksiye düşmesi - Bütçenin borç batağına sürüklenerek tam bir kara delik haline gelmesi - Uzun vadeli borç hayal olması, kısa vadeli tefeci borçlarına büyük faizler ödemek zorunda kalınması - Faiz giderlerinin ana para giderlerini geçmesi

- CDS'lerin patlaması - Yurtdışı ve yurtiçi kredi maliyetlerinin yükselmesi - Dış Ticaret Açığı ve Cari Açığın patlaması - Faiz ekonomisi yerine taviz ekonomisine geçilmesi - Kredi notlarımızın çöp seviyesine düşmesi - Gizli işsizliğin artması - Şirketlerin vergi ve borç batağı ile iflasın eşiğine sürüklenmesi - Merkezi yönetim bütçesinin yılın ilk yarısını bile çıkaramaması

Bu dedikoduların önüne geçildikten sonra, güveni yeniden tesis ettikten sonra ilerisi için sorun görünmüyor. Faiz artırımlarının devamı piyasalara güven verir. Ortada bir belirsiz hâlen var, ondan sebep dalgalanma devam eder. Mesela dolar/TL kuru 26-27 lira aralığında dengelenebilir. Burada belirleyici etken yine enflasyon olacaktır. Yabancı yatırımcılar ekonomi politikasını şimdilik izliyor. İkna olduktan sonra girişlerini hızlandırabilir. Ekonomi yönetiminin önceliği enflasyon olduğu için yabancı yatırımcıyı ikna edecek gibi duruyor. Çünkü Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya hesabından kısa ve net bir mesaj verdi: “Kararlıyız!” Şimdi sıra yabancı yatırımcıyı desteklemeye geldi. Özellikle teşvik ve destek programı için Eylül ayı bekleniyor.