Oscar ödüllü yönetmen David O. Russel'ın yönetmen koltuğunda oturduğu, başrollerinde Christian Bale, Margot Robbie ve John David Washington'ın yer aldığı "Amsterdam", Gleiberman'e göre oldukça sıkıcı bir film.
Minyonlar animasyon serisinin devam filmi "Minyonlar: Gru'nun Yükselişi", eleştirmene göre serinin diğer filmlerinden hiç farkı olmadığı için en kötüler listesinde.
Eleştirmene göre, Luca Guadagnino’nun yönetmen koltuğunda oturduğu "Kemikler ve Her şey", insan etiyle beslenen iki genç aşığın hikâyesini olağanüstü bir şekilde işleyebilecekken durağan temposu nedeniyle tepki topladı.
Stephen King'in romanından uyarlanan ve 80'lerde çekilen bir filmin neden tekrar beyazperdeye taşındığını sorgulayan eleştirmen, filmin ruhu olmadığını söyledi.
Eleştirmen, George Miller'ın görsel anlamda inanılmaz bir iş çıkardığını söylese de filmin içinin 'boş' olduğu düşünülüyor.
Debruge, Marilyn Monroe'nun hayatını konu alan filmin, Monroe'yu tek boyutlu bir şekilde ele aldığını öne sürdü. Eleştirmen, yönetmeni Monroe'yu kurban konuma düşürmekle eleştirdi.
Jean-Pierre Jeunet'nün yönetmen koltuğunda oturduğu, yakın gelecekte geçen ve vadedilen komediyi vermeyen film, eleştirmene göre yılın en kötüleri arasına girdi.
Judd Apatow yönetmenliğindeki film, yetenekli oyuncuların başarısız bir senaryo nedeniyle değerlendirilememesi ve senaryonun tutarsızlığı nedeniyle eleştirildi.
Eleştirmene göre, Chris Hemsworth'un bilim insanı olarak yanlış bir seçim olması ve konuyla bağdaşmayan sahnelerin yer alması nedeniyle film, yılın en kötüleri arasında.
Eleştirmene göre, oyuncu kadrosunda Penélope Cruz, Lupita Nyong’o ve Jessica Chastain gibi oyuncuların yer aldığı film, casus filmlerinin erkeklere özgü olmadığını kanıtlamaya çalışsa da filmin aksiyon sahnelerinin iyi bir şekilde planlanmaması başarısızlıkla sonuçlandı.