Depremde yıkılan tarihi çarşının esnafı yeniden ekmek teknesinin başında
Depremin derinden etkilediği Hatay’ın Antakya ilçesinde binlerce ev yıkılırken kentteki birçok tarihi yapı da hasar gördü. Antakya merkezdeki bölgenin en işlek yerlerinden biri olan, tarihi 12'nci yüzyıla dayanan Uzun Çarşı da depremde yıkıma uğradı.
Deprem öncesi 2 bin 500’ün üzerinde iş yerinin faaliyet gösterdiği 3,5 kilometre uzunluğundaki çarşıda, 6 Şubat gecesi 600’ü aşkın iş yeri harabeye döndü. Her ara sokak ve caddesi farklı bir meslek grubuna ayrılmış, farklı inanç ve kökenden gelen Antakyalılar tarafından işletilen çarşıda az hasarlı 8 işletme deprem sonrası tekrar açılırken, geri kalan kısımlarda ise sessizlik hakim oldu. Tarihi boyunca böyle bir sessizliğe şahit olmadığını dile getiren çarşı esnafı DHA’ya konuştu.
25 yıldır çarşıda ayakkabı mağazasında çalışan Mehmet Yaluç (38), depremde yeğenlerini kaybettiğini, Antakya halkı olarak büyük acı yaşadıklarını söyledi.
Hayatı boyunca çarşıyı böyle sessiz görmediğini, olanlara hala inanamadığını belirten Yaluç, “Yaşadıklarımızın tarifi yok. Çok kötü, çok acı. Burası her daim kalabalık, hareketli ve canlı bir yerdi. İğne atsanız yere düşmezdi ama şimdi birçok yakınımızı, dostlarımızı kaybettik. İnşallah buralar eski haline döner. Artık konuşmakta zorluk çekiyoruz” dedi.
Uzun Çarşı’da 50 yıldır baharatçılık yapan Rıfat Can ise depremin kendisine birçok konuda dersler verdiğini, insanın dünyevi zevklere dalıp yaşamın gerçekliğinden kopmaması gerektiği gerçeğini gördüğünü söyledi.
Başlarına böyle bir felaketin geleceğini hiçbir zaman düşünmediğini vurgulayan Can, “Bugün varsın, yarın yoksun. Bugün padişahsın yarın belki zindandasın.
Dünya böyle. İnsan 'ne oldum' dememeli, 'ne olacağım' demeli. Bu felaketten ibret almalıyız. Ailemden 15 kişiyi kaybettim.
Toparlanmaya çalışıyoruz. Allah güç, kuvvet verirse çalışmaya devam edeceğiz. Memleketimizi bırakacak halimiz yok. Bu memleket bizim, terk etmeyiz” diye konuştu.