Çanakkale şehitliğindeki mezar taşının yürek yakan hikayesi! Adını Didar koyun
Çanakkale Savaşı veya Çanakkale Muharebeleri, I. Dünya Savaşı sırasında 1915-1916 yılları arasında yaşanmıştır.
Gelibolu Yarımadası'nda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında yapılan deniz ve kara muharebeleridir.
İtilaf Devletleri; Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'u alarak İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirmek, Rusya ile güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak amacıyla ilk hedef olarak Çanakkale Boğazı'nı seçmişlerdir
Ancak saldırıları başarısız olmuş ve geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Kara ve deniz savaşı sonucunda iki taraf da çok ağır kayıplar vermiştir.
Osmanlı tarafının 315 bin askerinin 250 bini ana yurdunu korurken şehit olmuştur.
19. Tümen Komutanı Anafartalar Grup Komutanı Mustafa Kemal, o tarihi, "Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve komutanlar gelecek" sözünü işte burada söyledi.
Çanakkale Savaşı sürecinde bir metrekareye yaklaşık 6000 mermi düşmüştür. Bu oran dünya savaş tarihinin en yüksek oranıdır.
Muharebede akla gelen yegane isimlerden birisi de şüphesiz Seyit Onbaşı'dır. Topçu neferi olarak görev alan Seyit Onbaşı, Çanakkale muharebeleri sırasında 276 Kg.’lık top mermisi kaldırmıştır.
8 ay boyu süren şiddetli çatışmalar sonucunda Türk ordusu savaştan zaferle ayrıldı. Çanakkale geçilemedi...
Çanakkale Boğazı’nın Anadolu yakasında, Eski Çanakkale-İzmir yolu üzerindeki Kepez Köyü yakınlarında Hasan Mevsuf Anıtı ve Şehitliği bulunmaktadır. 18 Mart 1915’de buradaki denize hâkim tepenin yamacında 2 tane 15’lik ve 3 tane de 5’lik topun bulunduğu topçu bataryasının kumandan ve erlerinin şehit oldukları bu yere yapılmış olan bir anıttır.
22 düşman harp gemisinin zorladığı Çanakkale Boğazı Türk azmi karşısında geçilemedi. O gün, yan, 18 Mart 1915’te, Türk zaferinin üstün başarısını bu topçu bataryası göstermiştir. Burada o gün yurdu için savaşırken şehitlik mertebesine yükselen batarya Komutanı Üsteğmen Hasan ile Takım Komutanı Teğmen Mevsuf ve dört er yatmaktadır.
Batarya Komutanı Üsteğmen Hasan Bey için 18 Mart 1915 sabahı, İstanbul’dan Çanakkale Müstahkem Mevkii komutanlığına bir kızının dünyaya geldiğini bildiren telgraf gelmiştir.
Bu telgrafı alan Cevat Paşa bataryaya gelmiş ve Üsteğmen Hasan’a;
“Bir kızın dünyaya geldi. Allah bağışlasın, izinlisin” demiştir. Hasan Bey ise “Komutanım, vatan daha mukaddes, gidemem. İsmini Didar koysunlar” cevabını vermiş ve aynı gece bütün batarya ve Hasan Bey gemilerden atılan toplarla şehit olmuştur.
Anıttan 150 metre kadar ileride denize hâkim tepenin yamacındaki küçük şehitlikte burada şehit olan 6 subay ve erin mezarları bulunmaktadır. Etrafı alçak muntazam bir duvarla çevrili şehitliğin kapısına dört basamakla çıkılmakta olup, kapının iki tarafına madenden birer top mermisi yerleştirilmiştir.