FETÖ kumpasını kaldıramamıştı! Yarbay Ali Tatar’dan geriye bıraktığı mektup kaldı

Yayın tarihi: 19 Aralık 2022 Pazartesi 12:10 pm - Güncelleme: 19 Aralık 2022 Pazartesi 12:14 pm

Ergenekon kumpas davasında tutuklanan ve serbest kaldıktan üç gün sonra canına kıyan Yarbay Ali Tatar, aramızdan ayrılışının 13’üncü yıl dönümünde anılıyor. Tatar’dan geriye, sevdiklerine bıraktığı mektup kaldı…

FETÖ’nün Türk subaylarına yönelik kumpas sürecinde ikinci kez tutuklanan, serbest bırakıldıktan üç gün sonra canına kıyan Yarbay Ali Tatar, ölümünün 13’üncü yıl dönümünde Ankara Karşıyaka mezarlığında düzenlenen törenle anıldı.

GERİYE SEVDİKLERİNE BIRAKTIĞI MEKTUP KALDI

Tatar, 2009 yılında sevdiklerine bir mektup bırakarak aramızdan ayrıldı. Canına kıymadan önce “Sizlerden bir ayrılık durumu daha yaşamak istemiyorum. Bu ayrılık ebedi ayrılıktır” demişti. Yarbay Tatar, “Benim buna dayanacak halim yok” diyerek şunları yazmıştı:

“Sevgili Nilü ve canım aile üyelerim….

Tam her şeyden kurtulduk derken sizlerden bir ayrılık durumu daha yaşamak durumundayım.

Bu ayrılık ebedi ayrılıktır.

Eğer öbür dünya varsa… İleride orada buluşuruz.

Ben ailemden kimseye küskün değilim.

Hepinizi çok seviyorum.

Hepinize bir hakkım geçtiyse helal olsun.

Sizin de bana hakkınızı helal edeceğinize eminim..

Dediğim gibi bana sakın kızmayın. Belki bu süreç altı ay, bir yıl sonra geçecek.

Ancak benim buna dayanacak halim yok.

Öncelikle başınızı öne eğdirecek hiçbir şey yapmadım.

Başınızı dimdik tutun!

Ama ben bu hukuksuzlukla yaşayamam. Yaşadıklarımı ikinci defa kaldırmam mümkün değil…

O deliğe bir daha dönmektense mezara girmeyi tercih ederim…

Belki benim ölümüm bu durumda olan başkalarının aydınlığa çıkışına bir ışık olur.

Boşu boşuna ölmemiş olurum.

Bu şekilde ölmeyi hiç istemezdim.

Buna en çok karşı çıkan bendim.

Şu anda çok duygusal değilim. Ağlamıyorum.

Yalnız içim buruk ve kırgın.

Bana bu oyunu oynayanlara ve sahip çıkmayanlara kırgınım.

Beni rahmetli babamın yanına gömün.

Karımı ve kızım Gökçen’imi size emanet ediyorum.

Kızımı ve karımı yalnız bırakmayacağınızı, bu işin peşini bırakmayacağınızı biliyorum.

Tek tesellim sizleri son bir defa, hep birlikte görmek oldu.

Gökçen’im, canım kızım derslerine çok iyi çalış.

İyi çalış ve önemli yerlere gel ki, benim hesabımı sorabilesin!

Hukuksuzluk sürecine hukuk adına saygı gösterilemez.

Bu şekilde giderseniz ne yönetecek bir ordu, ne yaşayacak bir cumhuriyet, ne de bir ülke bulamayacaksınız. Şunu bilin ki, en küçük suçu ve günahı olmayan ben, bu yapılan hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa bir nebze ışık olabilmek hayatıma son veriyorum.”

ALİ TATAR KİMDİR?

Yarbay Ali Tatar, 1967’de başkent Ankara’da dünyaya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara Keçiören’de tamamlayan  Tatar, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun oldu. Burada master yapan Tatar, 1989 yılında girdiği sınavı kazanarak eğitim uzmanı olarak teğmen rütbesiyle Deniz Kuvvetleri bünyesine katıldı.

Deniz Kuvvetleri’nde astsubay hazırlama okulu Ali Tatar’ın ilk görev yeri oldu. Tayin olduğu Karamürsel Egitim Komutanlığında eğitim plan program şube müdürlüğü yaptı. Ali Tatar, Deniz lisesi ve Deniz Harp Okulu Öğretim Başkanlığı bünyesinde kısım amirliği ile şube müdürlüğü yaptı.

Son görev yeri olan Beylerbeyi Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanlığında, Okullar Eğitim Yönetim Şube başkanlığı yapmaktaydı. Görevleri devam ederken karşın yüksek lisans ve doktora yaptı. Ali Tatar, görev yaptığı birliklerde birçok başarı belgesi ve takdirname ile ödüllendirilmiştir.

5 Aralık 2009’da “Amirallere Suikast” soruşturması kapsamında tutuklanan ve 10 gün sonra tahliye edilen Yarbay Ali Tatar hakkında 3 gün sonra tekrar tutuklama kararı çıkarıldı. Tekrar cezaevine girmek istemeyen Tatar, bir veda mektubu bırakarak 2009 yılında intihar etti.

Yarbay Ali Tatar 13 yıl önce aramızdan ayrıldı