Eski İçişleri Bakanı Tantan: Baskı ve yıldırma politikaları Türkiye’ye “zarar” veriyor

Yayın tarihi: 2 Şubat 2021 Salı 7:03 pm - Güncelleme: 2 Şubat 2021 Salı 7:03 pm

Eski İçişleri Bakanı ve Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin direnişine yapılan polis müdahalesine yönelik açıklamalarda bulundu. Tantan, polisin eylemi engellemesi yerine, dışarıdan müdahale etmeye çalışan gruplardan koruması gerektiğini dile getirerek, öğrenci hareketlerinin dikkate alınması gerektiğini belitti. 

Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılan kayyım rektöre karşı eylemler sürüyor. Dün gerçekleşen polis müdahalesini protesto etmek amacıyla Ankara’da toplanan öğrencilerin 69’u gözaltına alındı. Bazı öğrencilerin polis müdahalesi esnasında yaralandığı görüntülendi.

Türk Polis Teşkilatının önde gelen isimlerinden Sadettin Tantan, Boğaziçili öğrencilerin eylemlerine ilişkin Cumhuriyet Gazetesine açıklamalarda bulundu.

Öğrenci hareketlerinin dikkate alınması gerektiğini kaydeden Tantan, geçmişteki eylemlerde uygulanan “şiddet, baskı ve yıldırma politikalarının” Türkiye’ye “zarar” verdiğini belirtti.

“KOLLUK KUVVETLERİ EYLEMİ ENGELLEMEK YERİNE KORUMALI”

Gösteri ve toplantı amacıyla gerçekleşen yürüyüşlerin kamu düzenini bozmadığı takdirde engellenmemesi gerektiğini ifade eden Tantan, şunları kaydetti:

“Gösteri ve toplantı amacıyla gerçekleşen yürüyüşlerin kamu düzenini bozmadığı takdirde kolluk güçlerinin o eylemi engellemek yerine dışarıdan müdahale etmeye çalışan gruplardan koruması gerekir.

Unutulmasın ki; toplumsal hareketler, başka güçlerin kontrolüne bırakılmayacak kadar önemli bir husustur. ”

“ÖĞRENCİLERİN SÖYLEMLERİ VE İSTEKLERİ DÜZEN BOZMUYOR”

Öğrenci hareketlerinin dikkate alınması gerektiğinin altını çizen Tantan, şu ifadeleri kullandı:

“Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin söylemleri, davranışları, istekleri ve talepleri kamu düzeni ve üniversite disiplinin bozmayacak niteliktedir. Öğrenci hareketlerinin dikkate alınması ve ülkemizin içerisinde bulunduğu uluslararası tehditler bakımından bu tip hareketlerin uzaması yarardan çok zarar vereceği bilinen bir gerçek.

Geçmişteki öğrenci ve işçi hareketlerine bakıldığında uygulanan şiddet, baskı ve yıldırıma politikaları hem gençler hem işçiler hem de Türkiye açısından çok şey kaybettirdi. “