Eski İçişleri Bakanı Tantan: Bahçeli istihbarat savaşlarının geldiği noktayı açıklamalı

Yayın tarihi: 14 Mayıs 2019 Salı 8:09 am - Güncelleme: 14 Mayıs 2019 Salı 8:09 am

Eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye çağrı yaptı ve “Şimdi istihbarat savaşlarının geldiği noktayı MHP lideri Devlet Bahçeli açıklamalıdır. Çünkü, devleti en iyi tanıyan Sayın Bahçeli’dir. Siyasette, iş çevrelerinde hangi istihbarat yapılanmalarının olduğunu bilir” dedi.

Sözcü yazarı Aytunç Erkin, gündeme ilişkin olarak eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ile konuştu.

Erkin’in “İstanbul Orta Doğu’nun merkezi… Siyasi iktidar bu şehirden vazgeçmez” başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

“Tarih 8 Nisan 2019… Daha Yüksek Seçim Kurulu (YSK) İstanbul seçimleriyle ilgili kararını verememiş. İçişleri eski Bakanı Sadettin Tantan şöyle konuşmuştu: ‘… YSK Başkanı Sadi Güven’in yapacak hiçbir şeyi yok. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde Türkiye kaybetti, halk kaybetti. Halk tüm bu olanları sorgulayacak. AKP iktidarı devam etsin diye; Türkiye’deki mali ekonomik anlamdaki stratejik kuruluşları değişik isimler adı altında, değişik vakıflar altında, kendi sermayesi ve ekonomisiyle yeni bir devlet kuruyorlar. Hukuk, şu andaki gibi hiçbir zaman olmadı.’
Peki, YSK’nın İstanbul seçimlerini iptal etmesi ve 23 Haziran’da yeni seçim kararı vermesi ne anlama geliyor?

Tecrübeli isim Tantan’a bunu sordum:

‘100 SENE SONRA AYNI DURUM VAR’

‘Yüz sene önce üç kıtada etkinliği olan Osmanlı İmparatorluğu vardı. Asya, Orta Doğu ve Avrupa. Osmanlı’nın yıkılmasının en büyük nedeni enerji ve ekonomi savaşlarıydı. O günkü emperyalist güçler, enerji ve ekonomik güzergaha hakim olmak için çabalıyordu. İstihbarat savaşları neticesinde Osmanlı İmparatorluğu dağıldı. Nasıl dağıtıldığını biliyoruz. İçeride ajanların nasıl yetiştirildiğini ve onların nasıl ayaklandırıldığını okuduk. 100 sene sonra da aynı durum yaşanıyor.

Aynı emperyalist güçler Orta Doğu, Kafkaslar, Hazar ve Afrika’ya geri döndü. Türk kimliğini kullanarak bölgedeki ayrışmayı tetikleyecek yapıları kullanıyorlar ve bu bölgeye hakim olma mücadelesi veriyorlar. İstanbul seçimin iptalini istihbarat savaşlarının bir neticesi olarak değerlendirmek gerekiyor.’

Çok iddialı bir cümle: ‘İstihbarat savaşları ve İstanbul…’

Aralarında nasıl bir bağ var? Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan’dan dinleyelim:

‘İstanbul, Orta Doğu’nun merkezi. Aslında bütün dünyanın merkezi de diyebilir ve abartmış olmayız. Bugün, Orta Doğu üzerinden bakarsak, uyuşturucu kaçakçılığı başta olmak üzere kaçakçılığın hakim olduğu, organize suç örgütlerinin, devletlerin gücünü de kullanarak hakim olma savaşını yaşıyoruz. Bu savaşta en önemli geçiş yeri İstanbul! Aynı zamanda finans merkezi durumundaki İstanbul’a hakim olamayan bir siyasi iktidar Türkiye’yi yönetemez.’

‘BAHÇELİ, İSTİHBARAT SAVAŞLARININ GELDİĞİ SON NOKTAYI ANLATMALIDIR’

Sadettin Tantan’a göre de İstanbul seçimlerini Ekrem İmamoğlu kazandı. Tantan şöyle konuştu:

‘Türkiye’nin geleceğini düşünen iktidar ülkeyi bu duruma getirmezdi. Gerçek şu: Ekrem İmamoğlu YSK’nın açıklamasına göre kazandı. İktidar ilk defa bu seçimde sandıklara hakim olmadı. Geçmiş seçimlere bakın, teknolojik ortamda hemen açıklama yaparlardı. İlk defa bu seçimde yapamadılar. ‘Beka sorunu’ var diye seçime gidilmişti. Şimdi istihbarat savaşlarının geldiği noktayı MHP lideri Devlet Bahçeli açıklamalıdır. Çünkü, devleti en iyi tanıyan Sayın Bahçeli’dir. Siyasette, iş çevrelerinde hangi istihbarat yapılanmalarının olduğunu bilir! Bu yüzden konuşmalıdır.’

‘SADECE FETÖ İLE DEĞİL YABANCI SERVİSLERİN GÜDÜMÜNDEKİ DİĞER CEMAATLERLE DE MÜCADELE EDİLMELİ

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadelenin geldiği son noktayı soruyorum:

‘Bu yapıyı, hangi gücün kullandığı ve bu gücün hangi iş adamlarını kullandığı da ortada. Sadece Gülen’le değil, Türkiye’yi içeriden işgal etmiş yabancı servislerin güdümündeki cemaatler, vakıflar ve derneklerle de mücadele etmek için sağlam bir altyapı şart. Bugün sadece mücadele ediliyormuş gibi yapılıyor. Ki… Türkiye’yi tehditle yöneten güçler FETÖ’yle mücadele edilmesine izin vermez.’

Tantan’ın şu çağrısı da önemli:

‘Diyanet İşleri Başkanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı’na sesleniyorum. Bu kadar öğretmen ve din adamı varken, gençlerimiz cemaatlere mahkum edilmesin!’

‘İKTİDAR, ATATÜRK GİBİ HALKLA BÜTÜNLEŞMELİ’

Irak’ın yaşadıklarını anlatıyor Tantan ve çarpıcı bir tespit yapıyor:

‘Bugün ABD, Rusya ve İngiltere küresel güç. Bölgesel güç olmak isteyen bir İran var. Türkiye yanlış politikalarıyla bölgesel güç olmaktan çıktı. Bugün yapılması gereken, siyasette ayrışmanın son bulmasıdır.

Atatürk gibi, iktidar halkla bütünleşmelidir. Parlamento içi ve dışı zihinsel güç bir araya gelmelidir. Bunu da ‘kızgın demiri soğutmak’ isteyenler yapabilir. İktidar, kendi kişisel çıkarını düşünürse kaybeder..’

Öcalan’ın mektubu sözde ‘Kürt Devleti’ alt yapısı için Teröristbaşının yayımladığı mektubu sorduğumda Tantan şunları anlattı: ‘Bu mektup, Suriye ve Irak’ta, sözde Kürt devletinin alt yapı çalışması. Teröristbaşı, iktidarın haberi olmadan mektup yazamaz. Kandil’de istihbarat servilerinin ofislerinin olduğu biliniyor. İktidar samimiyse, PKK’nın varlıklarına el koymalı.”