Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, iç savaşın patlak verdiği 2011’den bu yana ilk kez İdlib'i ziyaret ederek askerlerle selamlaştı.
Suriye'nin resmi haber ajansı SANA, Devlet Başkanı Beşar Esad'ın İdlib vilayetinin güney kırsalında yer alan Hubeyt kasabasında Suriye ordusu askerleriyle bir araya geldiğini aktardı. Esad Suriye krizi başladığından bu yana ilk kez İdlib'e gitmiş oldu.
İÇ SAVAŞIN BAŞINDAN BERİ İLK
Esad, iç savaşın patlak verdiği 2011’den bu yana İdlib bölgesini ilk kez ziyaret ediyor.
Esad’ın ziyaretinin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye’nin kuzeydoğusu hakkında yapacağı kritik görüşmeden önce gelmesi dikkat çekti.
SDG İLE NEDEN ANLAŞTIĞINI AÇIKLADI
Sputnik’in aktardıklarına göre, "Bu bir siyasi karar değil, anayasal ve vatani bir görev” diyen Esad, PKK’nın Suriye kolu YPG'nin omurgasını oluşturduğu SDG’nin Şam'a, Suriye'nin kuzeyini korumaya hazır olduklarına dair güvence verdiğini ifade etti.
Suriye'deki kaos ve terörü sonlandırmanın ana unsurunun İdlib için verilen mücadele olduğunu söyleyen Esad, "Suriye'nin tüm bölgeleri aynı derecede önemli, ancak askeri duruma bağlı olarak bazı bölgelere öncelik veriliyor" diye ekledi.
Suriye'nin resmi haber ajansı SANA'da yer alan habere göre Esad şöyle konuştu:
"Erdoğan hırsızdır.. Fabrikaları, buğday ve petrolü çaldı. Bugün de toprağı çalıyor."
"Suriye’deki bütün bölgeler aynı önemi taşıyor lakin önceliklerimiz somut olarak askeri durumdur."
"İdlib onlar için ön karakoldu, ancak bu durumda çatışma doğudadır, ön karakol ise normal olarak batıda Suriye Arap Ordusunu dağıtmak için ön cephede olur."
"Baştan beri diyorduk şimdi de diyoruz: İdlib çatışması kaos ve terörü bütün Suriye bölgelerinden söküp atmak için temel olduğunu söylemiştik."
"Bir saldırı veya hırsızlığa maruz kaldığımızda birbirimizin yanında durmamız kendi aramızda koordinasyon kurmamız lazım ancak bazı Suriyeliler özellikle savaşın ilk yıllarında bunu yapmadı. Ama onlar hiçbir şeyi duymuyor. Şimdi de bahisleri Amerikalıdan yana kullanıyorlar"
"Bazılarından yıllarca “savaşacağız ve savunacağız” diye duyduğumuz sözlerden sonra son olarak gördüğümüz şey, Türkiye’nin bir kaç gün içerisinde ele geçireceğiz, elimizin altında olacaktır dedikleri sadece bazı bölgeleri işgal ettiğidir."
"Kuzeyde saldırı başladığında ilk yaptığımız şey, somut olarak siyasi ve askeri muhtelif güçlerle iletişime girmek oldu. Biz de direnen herhangi grubu desteklemek için hazır olduğumuzu söyledik. Bu siyasi bir karar değil bilakis anayasal ve vatani bir görevdir. Eğer bunu yapmaz isek bizler bu vatanı hak etmeyiz"