AKP'nin yerel seçimlerde oyunun giderek erimesi, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir daha aday olup olamayacağı tartışmaları iktidarda kaygıya neden oldu.
Oyu her geçen gün eriyen iktidar, kurduğu Cumhur İttifakı ile yol yürüyemeyeceğini anlayınca yeni bir plan devreye soktu. Bütün partilerle uzlaşma adı altında yeni siyaset başlatan AKP iktidarı, ilk önce CHP'nin yeni başkanı Özgür Özel ile normalleşme sürecine başladı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun Recep Tayyip Erdoğan'a karşı aday olduğu seçimde muhalefeti HDP ile ve terörle işbirliği yapmakla suçlayan AKP iktidarı şimdi DEM ile pazarlığa girişti.
Bu pazarlığın nedeni tam olarak söylenmese de Anayasa tartışması ve Erdoğan'ın adaylığının önünün açılmaya çalışılması olduğu belli.
Muhalefeti DEM ile suçlayan MHP, Cumhu İttifakı'nın DEM ile yakınlaşmasını sağladı. MHP'nin el uzatıp DEM Eş Başkanları ile tokalaşmasının ardından yeni senaryolar da ortaya çıktı. DEM'li vekil Sırrı Sakık'ın PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan için bir önerge vermesi ve ardından Diyarbakır'da yapılan Öcalan mitingi işi ilginç bir noktaya taşıdı.
AKP'den peş peşe açıklamalar yapılıyor. Panikle yürütülen süreçte tartışmayı farklı alanlara çekmeye çalışan iktidar bazen Anayasa maddelerini gündeme getiriyor bazen de Filistin meselesini.
Medyada da yeni bir hazırlık süreci var. Önce Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan DEM meselesine değindi. Anayasa maddelerinin tartışılmasında beis görmediğini söyledi. Şimdi de Erdoğan'ı eski metin yazarı Aydın Ünal DEM meselesine girdi.
Ünal yandaş Yenişafak'ta şöyle yazdı:
"Tokalaşmadan bir çözüm süreci de çıkmaz, bir çözüm süreci iması da çıkmaz. Ancak yaşananların MHP açısından da çok önemli işaretler barındırdığı açık. MHP’nin yaklaşımı, özellikle de Devlet Bahçeli’nin tokalaşma sonrası yaptığı “DEM’e evvela düşen sorumluluk, uzanan bu samimi elin kıymet hükmünü anlaması, dahası Türkiye partisi olma yönünde bir eşik olarak algılayıp değerlendirmesidir” açıklaması son derece mühim. Burada daha önce de yazmıştım: İYİ Parti ve Zafer Partisi MHP içindeki çürük elmaları alıp gittiler; geriye saf milliyetçi, Türkiye’yi bir bütün olarak kucaklayan MHP kaldı. Bu MHP, Kürt varlığını ve Kürt sorununu (ya da Kürtlerin sorunlarını) kabullenerek milli birlik ve kardeşliğe büyük katkı sağlayacaktır. Malazgirt Zaferi kutlamalarında Hüda-Par ile verilen fotoğraf da bu yönde tarihi bir adımdır. Şimdi aynı fotoğrafın DEM ile verilmesi de mümkün; tabii DEM değişirse, değişebilirse."
Aydın Ünal, Malazgirt pozuna DEM'i de sıkıştırdı.
MERDAN YANARDAĞ'I NEDEN TUTUKLADINIZ?
Bütün süreç akıllara bir soruyu getirdi. Bu süreci işletecekseniz neden TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ tutuklandı?
Hatırlarsınız Yanardağ genel seçimlerin ardından İYİ Partili Kürşat Zorlu ve Bahadır Erdem'in kumpasıyla ve montaj videoyu paylaşmasıyla cezaevine girdi.
Halbuki Yanardağ o gün yaptığı konuşmasında AKP'li Galip Ensarioğlu'nun sözlerini değerlendiriyordu. Ne diyordu Ensarioğlu? Bir çözüm süreci ihtimalinden bahsediyordu. Yeniden bir açılım sürecinin riskine ve yapılacak bir ittifaka dikkat çekiyordu. AKP'nin bu tartışmayı başlatan Yanardağ'ı tutuklaması, İYİ Parti'nin devrik genel başkanı Meral Akşener'in Saray'a gitmesi soru işareti. Yanardağ bu tartışmalarla beraber AKP'nin gizli bir süreç işletme ihtimaline ve Öcalan'a da değinmişti.
Şu ana kadar meydana gelen gelişmeler Yanardağ'ı doğruladı.
