AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, hayvan sayısındaki yetersizlik nedeniyle et fiyatlarını ucuzlatmak için ithalat çağrısı yaptı. Erdoğan'ın bu çağrısı üreticiyi isyan ettirdi. Fiyatların enflasyon kaynaklı yem, enerji, işçilik gibi girdi maliyetlerinin yükselmesinden dolayı pahalı olduğunu belirten Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara ve Titar Tarım Başkanı Mehmet Doğan sektörün krize gireceğini söyledi.
Cumhuriyet'ten Ece İçmez'in haberine göre; İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, yem, enerji ve işçilik maliyetlerinin şu anda et fiyatlarına yansımadığını söyledi. Şenkara, bunun temel sebebinin Et ve Süt Kurumu’nun ithalat yoluyla yaptığı fiyat regülasyonu olduğunu aktararak, “Esnaf şu an ki fiyatlardan satmaktan mutlu olsa da üretici bu yüzden zor durumda kalıyor. Aslında artan enflasyonla birlikte et fiyatlarının da yükselmesi gerekiyordu, fakat regülasyon sayesinde bu yükseliş gerçekleşmedi” dedi.
Yem, enerji ve işçilik maliyetlerindeki artışın, enflasyonla birlikte sürekli bir yükseliş gösterdiğini aktaran Şenkara, “Bu kışın gelmesiyle değil, enflasyonla orantılı olarak zaten yaz aylarında da üreticimiz bu artışları yaşıyor” diye konuştu.
"İTHALAT TÜKETİCİYİ KÖTÜ ETKİLİYOR"
Türkiye’nin et üretiminde kendi kendine yetebilen bir durumdayken, fiyat regülasyonları nedeniyle üreticinin üretimden vazgeçtiğini ve bu durumun uzun vadede tarım sektörü üzerinde de olumsuz etkiler yaratacağını anlatan Şenkara, “Bir üretici canlı hayvan üretimi yaparken, aynı zamanda tarımla da uğraşıyor. Hayvancılığı bırakınca dolaylı olarak tarımı da bırakıyor. Bu dışa bağımlılık, ileriki yıllarda bizi zor duruma sokacak” ifadelerini kullandı. Yükselen maliyetler ve ithalatın etkisiyle et fiyatlarının artması gerektiği halde üreticilerin kar elde edemediklerini vurgulayan Şenkara, “İthalat tüketiciyi de kötü etkiliyor bunun yanı sıra fiyatlar gerektiği kadar artmadığı için istedikleri kârları elde edemiyorlar” dedi.
"SÜT ÜRETİCİSİ HAYVANLARI KESİME GÖNDERİYOR"
Titar Tarım ve Hayvancılık Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Doğan da süt üreticilerinin karşılaştığı ciddi ekonomik zorlukları ve sektördeki geleceğe dair endişelerini dile getirdi. Doğan, “Üreticilerin en büyük sorunlarından biri, süt maliyetlerinin artmasına rağmen süt alım fiyatlarının düşük kalması. Bir litre sütün maliyeti 19 TL iken, sanayiciler ve toplayıcılar 12 TL ile 14,65 TL arasında alım yapıyor bu durum sürdürülemez. Süt fiyatlarının en az 21 TL ile 22 TL arasında olması gerekiyor” şeklinde konuştu. Doğan, maliyetlerin arttığı bir ortamda süt fiyatlarının aşağı çekilmesinin üreticileri zora soktuğunu, bu yüzden birçok üreticinin anaç hayvanlarını kestirmek zorunda kaldığını ifade ederek, “Yüksek maliyetler ve düşük alım fiyatları yüzünden, dışarıdan ithal edilen süt inekleri 130 bin TL’ye alınırken, yerli üretici 60 bin TL ile 70 bin TL arasında kestirmek zorunda kalıyor. Bu durum uzun vadede hem et hem de süt üretiminde ciddi azalmaya yol açacaktır ve tüketiciler daha yüksek fiyatlarla karşılaşmasına neden olacak. Hükümetin üreticiye desteklerini artırması gerekiyor” dedi. Süt ve et üretiminin kalitesinin de bu koşullar altında düşeceğini belirten Doğan, yeterince beslenemeyen hayvanların et ve süt veriminde azalma yaşanacağını ve sektörde ithalata bağımlılığın artacağını belirterek, “Sektörün geleceği için, üretimde verimliliğin artırılması, kaliteyi yakalamak ve maliyetlerin düşürülmesi gerekiyor. Ayrıca daha uygun fiyatlarla üretim yapılabilmesi için ürünlerin karlı ve refah payı gözetilerek değer belirlenmesi gerek” diye konuştu.