Erdoğan’ın ABD ziyareti Meclis’ti karıştırdı: AKP’li isim ‘aslan parçası’ dedi, CHP’li Altay: Böyle alçakça, haince, hadsizce…

Yayın tarihi: 14 Kasım 2019 Perşembe 9:05 pm - Güncelleme: 14 Kasım 2019 Perşembe 9:17 pm

Meclis Genel Kurulu görüşmelerine AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti damgasını vurdu. AKP Giresun Milletvekili Kadir Aydın, “Siz hiç böyle aslan parçası bir lider gördünüz mü?” diye sorunca CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Trump’ın Erdoğan’a gönderdiği mektubu hatırlatarak, “daha büyük olan, o adi mektubu alır, şöyle savurur atar; takdim etmez. Böyle alçakça, haince, hadsizce bir mektubu götürüp ‘Takdim ettim’ dedi ya. ‘Takdim’ kendisinden büyüğe bir şeyi sunmaktı. Siz peşinen Amerika’yı Türkiye’nin üstünde, Türkiye’den büyük, Trump’ı Erdoğan’ın üstünde, Erdoğan’ın saygı göstereceği, önünde eğileceği bir konuma yakıştırabilirsiniz. Ben Trump’ı Erdoğan’ın üstünde bir konuma yakıştırmıyorum” dedi.

Kulis: İşte Erdoğan-Trump görüşmesinde anlaşmaya varılan tek konu

Tarafsız Haber Ajansı’ndan Mehtap Gökdemir’in haberine göre, Meclis Genel Kurulu görüşmelerinde AKP’li vekiller ile CHP’li vekiller arasında Erdoğan’ın ABD ziyaretine ilişkin tartışma yaşandı.

Genel Kurul, Başkanvekili Mithat Sancar başkanlığında saat 14.00’te açıldı.

‘AVRUPA’YA MESAJ VARDI’

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Trump ve Erdoğan’ın görüşmesinde bizim gördüğümüz, 2 ülke arasındaki çoklu sorunların çözümüne yönelik adımlar değil bir aile fotoğrafı verilmiştir” dedi.

‘MEKTUPLAR, GELDİĞİ GİBİ, AYNEN MAHRECİNE İADE EDİLDİ’

AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan da, “Mektuplar, geldiği gibi, aynen mahrecine iade edildi. Ekonomik yaptırım tehdidinden eser yoktu, Avrupa’ya mesaj vardı. Medya üzerinden yapılan eleştiriler yoktu, kabul gören bir haklılık vardı. Susan, dayatmaya açık bir anlayış yoktu, 82 milyonun hakkını koruyan bir irade vardı” diye konuştu.

‘BEN UTANIYORUM KARDEŞİM’

Tutanaklara daha sonra şu konuşmalar yansıdı:

ENGİN ALTAY (Devamla) – Ya, ayıptır ya, yani siz utanmıyorsanız ben bilmem, ben utanıyorum kardeşim. Böyle alçakça, haince, hadsizce bir mektubu götürüp “Takdim ettim.” dedi ya. “Takdim” nedir ya? “Takdim” kendisinden büyüğe bir şeyi sunmaktır. Birleşmiş Milletlerde ülkelerin egemen eşitliği vardır. Amerika istediği kadar büyük olsun, Türkiye’den büyük değildir, Türkiye’nin egemen eşitidir. (CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar) Siz peşinen Amerika’yı Türkiye’nin üstünde, Türkiye’den büyük, Trump’ı Erdoğan’ın üstünde, Erdoğan’ın saygı göstereceği, önünde eğileceği bir konuma yakıştırabilirsiniz. Ben Trump’ı Erdoğan’ın üstünde bir konuma yakıştırmıyorum, yakıştırmanızı da yadırgıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından alkışlar)

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) – Yakıştırmıyoruz.

ENGİN ALTAY (Devamla) – Geç o işleri.

ABDULLAH GÜLER (İstanbul) – Yakıştırmıyoruz.

‘SİZ HİÇ BÖYLE ASLAN PARÇASI BİR LİDER GÖRDÜNÜZ MÜ?‘

AK PARTİ GİRESUN MİLLETVEKİLİ KADİR AYDIN (Giresun) – Siz hiç böyle aslan parçası bir lider gördünüz mü?

ENGİN ALTAY (Devamla) – Daha büyük olan, o adi mektubu alır, şöyle savurur atar; takdim etmez, takdim etmez. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Altay.

TAMER DAĞLI (Adana) – Savurdu, savurdu.

ENGİN ALTAY (Devamla) – Hadi savurup atmadın, çıkarırsın, dersin ki: “Bunu sana iade ediyorum.” Ben de seni alkışlarım.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) – İade etti.

TAMER DAĞLI (Adana) – Öyle dedi, öyle.

İSMAİL KAYA (Osmaniye) – Sahada verdik cevabını.

‘HAKİKATEN BİR GİTSENİZ, DOKTORLAR SİZE’

ENGİN ALTAY (Devamla) – Arkadaşlar, Pollyanna davranışları… Hakikaten bir gitseniz, doktorlar size derler ki: “En uygun bu.”

BAŞKAN – Mikrofonu açayım, sözlerinizi bağlayın Sayın Altay, lütfen.

ENGİN ALTAY (Devamla) – Sizi de anlayışla karşılıyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum efendim. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN – Teşekkürler Sayın Altay.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Turan, buyurun.

ERKAN AKÇAY (Manisa) – Sayın Başkan…

BAŞKAN – Sayın Akçay, gördüm, size de söz vereceğim.

İLYAS ŞEKER (Kocaeli) – Sayın Başkan, çevreyi kirlettiniz.

ENGİN ALTAY (İstanbul) – İşte, o mektup da öyle olmalıydı, Amerika’da öyle olmalıydı.

BAŞKAN – Buyurun Sayın Turan.

BÜLENT TURAN (Çanakkale) – Sayın Başkan, anlaşılıyor ki dünkü görüşmenin iyi geçmesinden…

ENGİN ALTAY (İstanbul) – Ya, ne iyi geçti be?

BAŞKAN – İzin verin lütfen.

‘TÜRKİYE’NİN TEZLERİNİ ORTAYA EN NET HÂLİYLE KOYMASINDAN SAYIN ALTAY RAHATSIZ OLMUŞ’

BÜLENT TURAN (Çanakkale) – …Türkiye’nin tezlerinin ortaya net konmasından, Ermeni -güya- tasarısı başta olmak üzere tüm konularla ilgili tekrar değerlendirme kapısı açılmasından,

Türkiye’nin tezlerini ortaya en net hâliyle koymasından Sayın Altay rahatsız olmuş.

HÜSEYİN YILDIZ (Aydın) – Mikrofonu açalım Başkanım, mikrofonu.

‘POLLYANNA ROLÜ OYNAMAK ZORUNDASINIZ’

ENGİN ALTAY (Devamla) – Çünkü bir şeyin hem yanlış olduğunu bilip hem savunmak zorunda kalmak için Pollyanna rolü oynamak zorundasınız.