Erdoğan, 1939 depremi üzerinden CHP’yi hedef aldı: Dedesi İçişleri Bakanı’ydı

Yayın tarihi: 5 Kasım 2020 Perşembe 12:33 pm - Güncelleme: 5 Kasım 2020 Perşembe 1:50 pm

AKP’ye yönelik deprem eleştirilerine yanıt veren partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1939 Erzincan depremini örnek göstererek, “CHP sözcüsünün dedesi o zaman İçişleri Bakanı’ydı” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan, 1939 yılında yaşanan Erzincan depremi üzerinden muhalefeti hedef alarak, “CHP sözcüsünün dedesi de o zaman İçişleri Bakanı’ydı. 33 bin vatandaşımız o zaman ebediyete intikal ettiler. Bunu sorgulama hassasiyeti bile gösteremeyen zihniyet…” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, İzmir için, 1 ay içinde konut yapımına başlanacağını duyurdu, “Önümüzdeki yıl bitmeden de hak sahiplerine evlerini teslim etmiş olacağız” diye konuştu.

Erdoğan, İzmir’i ziyaret eden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na, “İzmir milletvekilisin… Düşünebiliyor musun? Şöyle bir uğrayıp dönüyorsun. Başından sonuna kadar kalman lazım. O ilin vekilisin yahu” sözleriyle yüklendi.

Erdoğan, AKP üyelerine de uyarıda bulundu, “Telefonumuz 24 saat açık olmalı. Cevap veremediğimiz çağrıya dönüş yapmalıyız. İnsanları küçümseyen bir AK Parti üyesi varsa, haksız işgalcidir. AK Parti’nin hiçbir il, ilçe başkanı, yöneticisi, belediye başkanı, milletvekili, hiçbir temsilcisi milletten kopuk olamaz, milletten kopuk yaşayamaz” dedi.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

KILIÇDAROĞLU’NA ELEŞTİRİ: BAŞINDAN SONUNA KADAR KALMAN LAZIM

“Yaşanan her felaket bir derstir. Ne yazık ki ana muhalefetin başındaki zat, oraya yaptığı turistik ziyarette, ‘5 gün oldu, enkaz hala kaldırılmadı’ diyor. Bilmediğin iş hakkında neden konuşursun? Sus da adam sansınlar.

İzmir milletvekilisin… Düşünebiliyor musun? Şöyle bir uğrayıp dönüyorsun. Başından sonuna kadar kalman lazım. O ilin vekilisin yahu. Bunu da yapmayıp orada hayatını her şeyini feda etmeye hazır olan bakan arkadaşlarımız, sivil toplum kuruluşlarımız hakkında ileri geri konuşuyorsunuz.

Kızılay ile ilgili de bir şey demişti, hatırlarsınız. ‘Bir tane Kızılay çadırı görmedim’ demişti. Şimdi burayla ilgili de Kızılay’a verdiler veriştirdiler. Kızılay orada, AFAD tüm imkanlarıyla orada. 4000’e yakın çadırla orada hazır oldular. Yoğun şekilde de çadır kuruluşları yapıldı.”

“ERZİNCAN DEPREMİNDE CHP SÖZCÜSÜNÜN DEDESİNİN İÇİŞLERİ BAKANIYDI”

“Hangi imkanlar istendiyse bunlar sağlandı. Yaşanan her felaket bize ülkemizin deprem kuşağında olduğunu, her an yeni sarsıntılarla karşılaşabileceğimiz gerçeğini tekrar hatırlatıyor. Bu konuda milat hiç şüphesiz 1999 depremidir. Bu işin çok daha gerisi var. Erzincan, Erzurum, Çaldıran’dır… Bunlar çok daha önceleri.

Erzincan depreminde CHP sözcüsünün dedesinin o zaman İçişleri Bakanı’ydı. 33 bin vatandaşımız o zaman ebediyete intikal ettiler. Büyük Marmara Depremi’nin ardından başlayan mevzuat düzenlemelerini hükümetlerimiz dönemlerinde geliştirerek sürdürdük.”

“AFAD’I BİZ KURDUK”

“Büyük Marmara Depremi’nin ardından başlayan mevzuat düzenlemelerini hükümetlerimiz dönemlerinde geliştirerek sürdürdük. Farklı kurumlara dağılmış imkanları bir araya getirerek her depremde ön safta yer alan AFAD’ı biz kurduk.”

“İZMİR’DE 1 MİLYON 400 BİN METREKARE TAHSİS EDİLDİ”

“Stokta bin konteyner vardı. Bu konteynerleri İzmir’de kullanıyoruz, kullanacağız. Şuanda İzmir’le ilgili bu malum depremin olduğu bölge sulak bir bölge. Biz şimdi orada Tarım Orman Hayvancılık’a ait bölgeyi 1 milyon 400 bin metrekare, burayı rezerv alan olarak şuanda yapılacak olan konutlara tahsis ettik. Konutları Çevre Şehircilik Bakanlığımız inşaata başlayacak. İstiyoruz ki zemin sorunu olmasın. Tüm oradaki zeminle ilgili etütler yapıldı, adımlarımız buna göre atılıyor. Genişleme noktasında da daha farklı rezerv alanlarını oluşturma gayreti içindeyiz.”

“İNSANLARI KÜÇÜMSEYEN BİR AK PARTİ ÜYESİ VARSA, HAKSIZ İŞGALCİ DEMEKTİR”

“Şuanda toplamda 11 milyon 200 bin üye sayısını yakalamış bulunuyoruz. Hedefimiz nasıl bu ülkedeki her bir seçmenin oyunu alabilmekse, aynı şekilde 18 yaşını doldurmuş her bir kardeşimizi de partimiz üyesi olarak görmek istiyoruz.

Telefonumuz 24 saat açık olmalı. Cevap veremediğimiz çağrıya dönüş yapmalıyız. İnsanları küçümseyen bir AK Parti üyesi varsa, haksız işgalci demektir. AK Parti’nin hiçbir il, ilçe başkanı, yöneticisi, belediye başkanı, milletvekili, hiçbir temsilcisi milletten kopuk olamaz, milletten kopuk yaşayamaz.”

“NEREDEN GELDİĞİMİZİ NEREYE GİTTİĞİMİZİ İYİ BİLMEK MECBURİYETİNDEYİZ”

“AK Parti’nin yerinde sayması elbette beklenemez. Biz de politikalarımız geliştirip, teşkilatlarımızı değiştirerek milletimize daha çok hizmet sunmanın gayreti içindeyiz. AK Parti’nin büyümesi Türkiye’nin büyümesi demektir.

18 yıl önce ‘artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ diyerek çıktığımız yolda bugün işte bu noktadayız. Esasen bugün de özünde 19 yıl önce söylediklerimizi tekrarlıyoruz: Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Nereden geldiğimizi nerede durduğumuzu nereye gittiğimizi iyi bilmek mecburiyetindeyiz.”

“İSTANBUL ÇÖL GİBİYDİ, BİZ AĞAÇLANDIRDIK”

“İstanbul çöl gibiydi, biz ağaçlandırdık. Türkiye’de çevrenin korunmasına en büyük yatırımları biz yaptık. Gördüğünüz gibi teröristler boş durmuyor. Baktılar ki insanları öldürmekle başarılı olamıyorlar. Bu defa her canlı gibi sessiz, masum ağaçlarımızı yakmaya başladılar. Teröristler benzin dökerek Hatay’ın ilçelerinde ormanlarımızı yaktılar.”