Erdoğan’dan sosyal medyaya gözdağı: Gönüllü destek vermezlerse…

Yayın tarihi: 1 Aralık 2020 Salı 1:09 pm - Güncelleme: 1 Aralık 2020 Salı 4:52 pm

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de temsilcilik açmayan sosyal medya şirketlerine tepki göstererek, “İyi niyetli çabalarımıza gönüllü destek vermezlerse Türkiye her şartta vatandaşının hukukunu korumayı sürdürecek” dedi. Erdoğan, “Hiçbir denetimin olmadığı, keyfiliklere açık, hukukun dışında bir alan olarak algılandığında dijitalleşmenin bizi götüreceği yer, faşizmdir” iddiasını ileri sürdü.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 4’üncüsü düzenlenen TRT World Forum’a video konferans yöntemiyle canlı bağlandı.

Sosyal medyayı hedef alan Erdoğan, bir süredir yükselmekte olan yeni medya araçlarının, salgının ortaya çıkardığı tabloda daha da yaygınlık kazandığını belirterek, “İnsanı maddi ve manevi varlığıyla bir bütün olarak gören dijitalleşme, hepimiz için hayırlı neticeleri beraberinde getirecektir. Ancak hiçbir denetimin olmadığı, keyfiliklere açık, hukukun dışında bir alan olarak algılandığında dijitalleşmenin bizi götüreceği yer, faşizmdir” ifadelerini kullandı.

“ADI ÖZGÜRLÜK OLAMAZ”

“Dijitalleşme, özgürlüğün alanını genişletirken yeni adaletsizliklere, yeni haksızlıklara, yeni ötekileştirmelere yol açmamalıdır” diyen Erdoğan, şunları söyledi:

“Son yıllarda sosyal medya platformlarının kullanımının yaygınlaşmasıyla, maalesef bu konuda çok ciddi sorunlar yaşanıyor. ‘Sınırsız özgürlük’ başlığı altında tamamen denetimsiz bir alan oluşturularak, yeni mağduriyetlerin oluşmasına sebebiyet veriliyor. Kimi zaman mevcut hukuk düzeninin bile yetersiz kaldığı bu durum, ‘siber zorbalık’ başta olmak üzere psikolojik ve sosyal sorunlara kapı aralıyor. Mağdurlar, çoğu kez şikâyetlerini ulaştırabilecekleri ne bir muhatap, ne de haklarını arayabilecekleri hukuki bir mecra bulabiliyor. Kötülük yapanın, suç işleyenin yanına kâr kaldığı bir düzenin adı özgürlük olamaz.”

SOSYAL MEDYA YASASINI ÖVDÜ

“Devletlerin vatandaşlarını koruma gayesiyle attığı iyi niyetli adımlar ise hemen ‘özgürlüklere müdahale’ parantezine alınarak, akim bırakılmaya çalışılmaktadır. Geçen aylarda yürürlüğe giren kanuni bir düzenlemeyle sosyal medya şirketlerine ülkemizde temsilci bulundurma zorunluluğu getirdik. Bunu yaparken de uluslararası hukukun bize tanıdığı yetki çerçevesinde, özgürlük-güvenlik dengesini gözeterek hareket ettik. Vatandaşlarımızı, bilhassa da yetişkinlere nazaran daha hassas durumda olan çocuklarımızı korumayı amaçlıyoruz. Temennimiz, kendilerini hukukun dışında gören bu kurumların, ülkemizin iyi niyetli çabalarına gönüllü bir şekilde destek vermesidir. Aksi takdirde Türkiye, her şart altında vatandaşının hukukunu korumayı sürdürecektir.”

GEZİ’Yİ HEDEF ALDI!

Erdoğan, aradan 7 yıl geçmesine rağmen bir kez daha Gezi eylemlerini hedef alarak, “Özellikle 2013 senesinden itibaren Gezi Olaylarıyla başlayan süreçte, ülkemiz çok ciddi haksızlıklara, çifte standartlara maruz kalmıştır. Sokakları yakıp yıkanlar, 24 saat canlı yayın yapan uluslararası medya kuruluşları tarafından, barışçıl göstericiler olarak lanse edilmiştir” iddiasında bulundu.