Yandaş medya özür diledi Erdoğan geri adım atmadı: Düdüklerle, ıslıklarla, edepsiz sloganlarıyla ezanı bastırdılar

Yayın tarihi: 11 Mart 2019 Pazartesi 6:59 pm - Güncelleme: 11 Mart 2019 Pazartesi 11:06 pm

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, polis müdahalesine sahne olan 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nde, kadınların ezanı ıslıklandığı iddiasını yineledi.

Erdoğan, “İstanbul’un göbeğinde ezan, bayrak, ahlâk düşmanlığı yapan edepsizlere Hakkari’nin artık yeter demesini bekliyorum. Ezanı yuhalayan, ıslıklayan, düdük sesiyle bastırmaya çalışan edepsiz sloganlarıyla saygısızlıkta sınır tanımayanların arkasında kim var? HDP var, CHP var. Ezanımıza, bayrağımıza saygı göstermeyene hiç kimse kusura bakmasın biz saygı da duymayız, fırsat da vermeyiz. Bölücü terör örgütün başı zaten hepsinin başı” ifadesini kullandı.

Hakkari’de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Hakkari’yi daha da ileriye taşıyacağız. Kayyımlarımız ve kamu kurumlarımız gerçekten Hakkari’ye güzel hizmetler ettiler. Teröristlerin adeta enkaza çevirdiği bu güzel şehri hamdolsun süratle ayağa kaldırdılar. Aydınlatmadan sokaklara, kaldırımlardan bahçelere kadar Hakkarili kardeşlerimin ihtiyaç duyduğu tüm hizmetleri hayata geçirdiler. Hakkari uzun yıllar hasretini çektiği yatırımlara kavuştu. Kandil’e peşkeş çekilen o paraların sizin için harcandığında şehrinizin nasıl güzelleştiğini gördünüz mü? Belediye kamyonların teröristlere mühimmat taşımak için sizlere hizmet için kullanıldığında nelerin başarıldığını gördünüz mü?

“Hakkari özgürlüğü de gördü terör örgütünün zulmünü de”

Kandil’e özellikle çalışanlar var. 12, 13, 14, 15 yaşında kızlarımızı, yavrularımızı Kandil’e kaldıranlara 31 Mart’ta bir hesap soruyor muyuz? Ağlayan anaların gözyaşını dindiriyor muyuz? Kandil’deki terör baronlarına hizmet edenlerle, devletin ve milletinin emrinde sizlere hizmet etmek için çalışanlar arasında ayrımın farkına varıldığına inanıyorum. Hakkarili kardeşim ihaneti, terörü yıkımı gördü hem de ehil, dürüst, liyakatli ellerde nereden nereye gelebileceğine şahit oldu. Son 5 senede Hakkari neler gördü neler. Aydınlığı da gördü, terör karanlığını da. Özgürlüğü de gördü bölücü örgütün zulmünü de.

“Siz benim ağzımdan böyle bir laf duydunuz mu?”

Dağı, ovası, vadisi ile insanı büyüleyen şu güzelliğin Kandil’in kapıkulları tarafından kirletilmesine müsaade etmeyeceğiz. Hakkari’nin sokaklarına başıbozuk çetelerin musallat edilmesine izin vermeyeceğiz. Hakkari’nin 31 Mart’ta karanlık yerine aydınlığı, yıkım yerine yatırımı, baskı yerine özgürlüğü tercih edeceğine inanıyorum. 31 Mart’ta Hakkarili kardeşlerimin mührü istismar değil hizmet siyasetine vuracağına inanıyorum. Benim Kürt kardeşimin iradesini 3-5 marjinale peşkeş çekenlere Hakkarili’nin esaslı bir ders vereceğine inanıyorum. Cumhurbaşkanı ‘HDP’ye oy verenler teröristtir’ dedi diyorlar. Benim ağzımdan hiç böyle şeyler duydunuz mu? Ben HDP’yi yönetenlere terörist diyorum. Onlar benim kardeşimi aldattılar, kandırdılar. Dağa kaçıranlar onlar değil mi?

“Ezan sesine saygısızlıkta sınır tanımayanların arkasında kim var?”

İstanbul’un göbeğinde ezan, bayrak, ahlâk düşmanlığı yapan edepsizlere Hakkari’nin artık yeter demesini bekliyorum. Ezanı yuhalayan, ıslıklayan, düdük sesiyle bastırmaya çalışan edepsiz sloganlarıyla saygısızlıkta sınır tanımayanların arkasında kim var? HDP var, CHP var. Ezanımıza, bayrağımıza saygı göstermeyene hiç kimse kusura bakmasın biz saygı da duymayız, fırsat da vermeyiz. Bölücü terör örgütün başı zaten hepsinin başı. Hepsi beraberler. Bay Kemal buraya Türk bayrağı ile gelemedi, örgütün bayrağı ile geldi, hatırlayın. 8 Mart Kadınlar Günü dediler, Taksim’e yürüdüler, ne izin var. Gösteri ve Yürüyüş Kanunu var. Dert seçim öncesi ülkeyi karıştırmak.

“Onlar bayrağımızı yaktılar biz ise bayrakla yürüdük”

İstiklal marşımızda ne diyor. HDP kongrelerinde biliyorsunuz istiklal marşını okutmaz. Onlar bayrağımızı yaktılar biz ise bayrağımızla yürüdük ve yürüyoruz. Şu anda Hakkarili kardeşlerim şu ortaya koyduğu tablo sebebiyle kendilerini alkışlıyorum, şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Ezana düşmanlık eden, bu ülkenin ve milletin tüm değerlerine de düşman demektir. Benim tanıdığım Hakkarili kardeşim meydanı bunlara bırakmaz.

“Teröristler rahatsız olsa da etle tırnak gibiyiz”

Biz bu ülkeyi hep birlikte kurduk. Çanakkale’yi yedi düvele beraber geçilmez kıldık. Biz aynı topraklarda yaşıyor, aynı kaderi paylaşıyoruz. Diyarbakır’ı Adana’dan, Gaziantep’i Malatya’dan kim ayırabilir? Hakkari ile Hatay’ın, Şırnak ile Kars’ın arasına kim girebilir? Her gün beş kez aynı kıbleye yönelen kalpleri kim bölebilir? Biz yaradanı yaradandan ötürü sevdik. Rabbimiz ne diyor: Biz sizi kavimler halinde yarattık, birbirinizle alaşasanız diye. Üstünlük, kim Allah’a daha iyi inanırsa o üstündür. Bizim aramıza nifak sokmak isteyenler bunları söylüyor. Bizde asla böyle bir şey yok. Teröristler rahatsız olsa da biz etle tırnak gibiyiz. Bölücüler rahatsız olsa da hep birlikte Türkiye’yiz.

“Sezai Efendi kalkıp da ülkemizi sen bölemezsin!”

Bakınız bu adam Kürt değil. Ama benim Kürt kardeşlerim adına konuşuyor. Eş Başkan. Sezai Temelli. Benim Kürt kardeşlerimi istismar ediyor. Diyor ki, ‘Kürdistan’da oylar HDP’ye’. Değerli kardeşlerim Türkiye’de Kürdistan diye bir bölge var mı? Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, Karadeniz, Ege, Marmara, Akdeniz var. Kürdistan Irak’ın kuzeyinde var. Sezai efendi Kürdistan’a gitmek istiyorsan buyur git. Kalkıp da ülkemi sen bölemezsin. Sana böyle bir fırsatı asla vermeyiz. Gelin bu oyunu hep beraber bozalım. Öbürü de “Biz sırtımızı PYD/YPG’ye dayadık’ diyor. Biz de sırtımızı Hakkarililer’e, Allah’a dayadık, Allah’a!

“Bayrağımız, ezanımız, milletimiz, inancımız bellidir”

Ne dedik, inlerine gireceğiz. Cudi, Tendürek, Gabar, Kandil’de inlerine girdik mi? Bundan sonra da gireceğiz. Benim Kürt kardeşlerim, Hakkarili kardeşlerim, Türkü, Arabı vesaire hepsinin huzurundan biz sorumluyuz. Bunu da sonuna kadar takip edeceğiz. 780 bin kilometrekarelik bu hudutlar içerisinde vatan bir bütündür bölünmez. Bayrağımız bellidir, ezanımız, milletimiz, inancımız bellidir. İstiklal Marşımız bizim kırmızı çizgimizdir. Rabiamız bizim kırmızı çizgimizdir.

“Yüksekova’daki hastane açılışına gelenleri tehdit ettiler”

Hiç kimsenin kutsallarımıza, ortak değerlerimize hakaret etme lüksü yok. Kim bunlara dil uzatırsa hukuk ve demokrasi içerisinde mücadele etmek bizim namus borcumuzdur. AK Parti olarak 81 vilayetimizle, 82 milyon vatandaşımızın her birine aynı samimiyetle yaklaşıyoruz. Yola çıkarken eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji, tarım dedik. Hakkari’de ilk yaptığımız eserlerden bir tanesi şurada merkezde Hakkari Hastanesi’dir. Yüksekova’da aynı gün 150 yataklı hastanenin açılışını yaptık. Biz sizi Allah için seviyoruz. Buralarda hastane falan yoktu. Yüksekova’daki hastanenin açılışına tehdit ettiler, kimseyi oradaki açılışa getirmediler. Tehdit ediyorlar, kimin için bunu yaptık? Hakkari’deki kardeşlerimiz için yaptık.

“Selahaddini Eyyübi Havaalanını buraya kim kazandırdı?”

Hiç kimseyi dışlamadık, ötelemedik, ötekileştirmedik. Harflerdeki, klavyedeki baskıları biz kaldırdık biz. Gezici çapulcuları, Pensilvanya’daki şarlatana, iradelerini FETÖ’ye teslim alçaklara rağmen iradenize asla halel getirmedik. Bugün HDP ile kol kola yürüyen CHP’ye rağmen son 17 yılda hak ve özgürlükler alanında pek çok yatırım, reform ve esere imza attık. Vilayetlerimiz arasındaki gelişmişlik farkını azalttık. Selahaddini Eyyübi Havaalanı’nı buraya kim kazandırdı? Biz, niye, ayrımcılık olmasın.

“Mardin’e hizmet götürdüğümüz için bizi hedef alıyor”

Geçen Mardin’e hızlı tren dedik. Aynı adam hızlı trene karşı çıktı. Yahu hızlı tren benim vatandaşım için lüks mü? Hans biniyor, Corç biniyor, benim Ahmedim, Ayşem, Mehmedim niye binmesin. Mardin’e hizmet götürdüğümüz için bizi hedef alıyor. Benim Kürt kardeşimin menfaatini korumayanın onlar adına konuşması asla olamaz. Ben bu ülkede Cumhurbaşkanı olarak size gerekli olan neyse bunu yapıyorsam, sizin hakkınızı, hukukunuzu koruyorsam, yatırımlar noktasında AK Parti olarak biz bunları getiriyorsak, kusura bakmayın onların size olan sevgisiyle bizim size olan sevgimiz aynı olabilir mi?

“Bunlar bizim doktorumuzu, mühendisimizi kaçırmadı mı?”

Senelerdik gençlerin kanı üzerinden siyaset yapanlar, şimdi çıkmış bölgeye yatırım yaptığımız, huzur getirdiğimiz için bize saldırıyor. Mardin’li kardeşlerime hızlı treni çok görenlerin niyeti bu değil. Yol, havalimanı, baraj da size çoktur diyor. Bunların gözünde üniversite de, okul da lükstür. Biz Hakkari’ye üniversite yaptık, yanlış mı yaptık? Benim Hakkarili kardeşlerim üniversite için evladını nereye gönderecekti? Ankara, İstanbul. Biz üniversiteyi ayağınıza getirdik. Bunlar sadece yatırıma değil öğretmen, doktor, hemşire, imama da karşı çıktı. Bizim doktorlarımızı, mühendislerimizi kaçırmadılar mı? CHP bu millete özgürlüğü çok gördüyse HDP de her türlü hizmeti çok gördü.

“Terör annelerin arşı titreten feryatlarından beslenir”

Bölücü terör örgütüne iş makinalarını yaktırdılar. Bölgeye gelen iş adamlarını da tehdit ettiler. Sadece yıkmadılar, devletin bölgeye gönderdiği kamu görevlisini, doktoru, öğretmeni, kaymakamı, polisi de şehit ettiler. Hakkari’de, Şırnak’ta yaşayan kardeşimi yokluğa, yoksulluğa, şiddete mahkum ettiler. Terör özgürlükten değil yasaklardan beslenir. Terör eğitimden değil cahillikten beslenir. Terör yatırımdan değil imkansızlıktan beslenir. Terör kandan, acıdan, zulümden beslenir. Terör annelerin gözyaşından, ciğerparelerin kara toprağa veren anaların arşı titreten feryatlarından beslenir. Terör çözümden değil sorunların daha da ağırlaşmasından beslenir.