Erdoğan, Diyarbakır’da konuştu: Çözüm sürecini biz sonlandırmadık

Yayın tarihi: 9 Temmuz 2021 Cuma 5:41 pm - Güncelleme: 9 Temmuz 2021 Cuma 6:08 pm

Diyarbakır’da konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır Cezaevi’nin boşaltılarak kültür merkezi olarak açılacağını açıkladı. HDP’yi hedef alan Erdoğan, “Çözüm sürecini biz değil, bunların gizli gündemleri sonlandırdı” dedi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır’da yapımı tamamlanan projelerin açılış programında konuştu. Diyarbakır Cezaevi’nin boşaltılarak kültür merkezi olarak açılacağını açıklayan Erdoğan, çözüm sürecine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Çözüm süreciyle ilgili, “Evet çözüm sürecini biz başlattık ama sonlandıran biz olmadık. Bunların gizli gündemleri, art niyetleri sonlandırdı. Hiçbir zaman meşru, demokratik, hukuk düzeninde siyaset yapmayı düşünmediler. Diyarbakır’ı, Sur’u köstebekler gibi kazananlara ‘siz ne yapıyorsunuz’ demediler. Allah için söyler misiniz dünyada hangi devlet, demokrasi, adalet, vicdan bunlara müsaade eder?” diyen Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

“Sizler Kurşunlu Camii’nin tahrip edenleri de ona sahip çıkanları da gayet iyi biliyorsunuz. Sizler buraya gelmeden önce ziyaret ettiğimiz Diyarbakır Anneleri’nin yüreklerini kimlerin yaktığını da gayet iyi biliyorsunuz. Sizler başkalarının evlatlarını dağa, ölüme gönderenlerin kendi evlatlarını yurt dışında nasıl ihtimamla büyüttüklerini yaşattıklarını da gayet iyi biliyorsunuz. Bir zamanlar Türkiye’nin ilk 5 sanayi kentinden biri Diyarbakır’dı. Daha sonra bir karabasan gibi bölgenin ve özellikle Kürt kardeşlerimin üzerine terör felaketi çöktü. Türkiye’nin diğer şehirleri gelişip serpilirken terör Diyarbakır’ı sefalete, yoksulluğa, işsizliğe mahkûm etti. Edipleri, şairleri, alimleri, tarihi eserleri, surlarıyla meşhur güzelim Diyarbakır’ı perişan ettiler. AK Parti’yi kurduğumuzda buraya geldik ve iktidara gelirsek bizden ne istiyorsunuz diye sorduk. Bize verilen cevap OHAL’i kaldırın yeterdi. Hükümete gelince ilk iş olarak OHAL’i kaldırdık.

“BİZ TÜM SAMİMİYETİMİZLE BARIŞ, KARDEŞLİK, ÇÖZÜM DEDİK”

Şimdi bir geriye dönüp 20 yıllık muhasebeyi yapalım. Biz tüm samimiyetimizle barış, kardeşlik, çözüm, adalet, hak, özgürlük, demokrasi dedik. Biz ret, inkar, asimilasyon politikalarını ortadan kaldırıp hak anlayışıyla asırlık meselelerin çözümüne yöneldik. Terörü destekleyenler sırtını size değil de PKK’ya terör örgütüne dayayanlar ne yaptı? Asıl KCK, PKK, PYD, HDP’siyle hep birlikte benim Kürt kardeşlerimin kanını, iliğini sömüren bu çete son 1000 yıldır bu milletin başına gelmiş en büyük müsibettir
Gelin bugün açıkca bunları konuşalım. Bozuk plak gibi sürekli, barış, demokrasi, kardeşlik diyenlerin maskelerini hep beraber indirmeye var mıyız? Eş genel başkanı AK Parti kadınların başına gelmiş en büyük felakettir demiş. Asıl KCK, PKK, PYD, HDP’siyle hep birlikte benim Kürt kardeşlerimin kanını, iliğini sömüren bu çete son 1000 yıldır bu milletin başına gelmiş en büyük müsibettir. Lafa gelince barış derler. Kardeşlik derler. 40 yılda öldürdükleri, dağa çıkarttıkları 50 bin Kürt kardeşimin kanına giren bunlar değil mi? Kürt kanını en çok PKK dökmedi mi?

“BUNLAR DEMOKRASİ İSTİSMARCISI”

Köylerin boşalmasına, kentlerin çökmesine, sanayi ve ticaretin bitmesine, işindeki gücündeki insanların sefalete sürüklenmesine neden olan bunlar değil mi? Hangi demokraside yatırım, hizmet için gönderdiği ödenekler yollara mayın döşemek için kullanılır? Merkezi yönetimin verdiği araçlar hendek, çukur kazmak için kullanılır? Hangi demokraside ülke aleyhine her girişime destek veren anlayış olur. Bunlar demokrasi istismarcısıdır. Demokrasi ve özgürlükler konusunda pek çok mücadeleye girdik. Gezi olaylarını hatırlayın Terör örgütlerinin ülkemizin üzerine salınmasını hatırlayın. Ülkeyi istikrarsızlık batağına sürüklemek için yapılanları hatırlayın. Ekonomimize kurulan tuzakları hatırlayın. 15 Temmuz’u hatırlayın.

“DİYARBAKIR CEZAEVİ’Nİ BOŞALTIYOR, KÜLTÜR MERKEZİ OLARAK AÇIYORUZ”

Diyarbakır Cezaevi’ni boşaltıyor ve kültür merkezi olarak sizlerin hizmetine sunuyoruz. Diyarbakır’ın hafızasındaki bir kötü anıyı ortadan kaldırmış oluyoruz. Şehrimize hayırlı olsun.

“SAMİMİYETLE BAŞLATTIĞIMIZ SÜRECİ PROVOKE ETTİLER”

Bu istismarcılar sürekli Kobani diyorlar ya. Oraya gidin bakalım Kürt kardeşlerimize neler çektiriyorlar. Çocukları silah altına alıyorlar, 13 yaşındaki Kürt kızlarımızı dağa kaçıranlar bunlar değil mi? Bunlar hangi namustan bahsediyorlar? Bunlarda ne edep ne namus var. Bunlar kirli. Her türlü riski göze alarak başlattığımız çözüm sürecini sizler biliyorsunuz. Yeter ki anneler ağlamasın, akan kan dursun, her meşrepten her inançtan insan kardeş olsun dedik. Samimiyetle başlattığımız bir süreci provoke ettiler. Zehirledir. Bu tuzağa düşmediğiniz için her birinize saygılarımı sunuyorum.

MUHALEFETİ HEDEF ALDI

Bunlar, unutmayın Kürt düşmanı. Çünkü bunlar insanlık düşmanı. Bunlar coğrafyamızın, medeniyetin düşmanı. Bunların olduğu yerde vicdan, örf kalmaz. Bunlar 1940’lı yıllardaki tak parti yönetimindeki CHP zihniyetinin günümüzdeki versiyonudur. Bu ülkedeki tüm büyük günahların anası olan CHP ile yol yürümek de zaten ancak bunlara yakışırdı. Şimdi CHP, HDP, İyi Parti beraber yürüyorlar mı? Al birini vur öbürüne. Bunların birbirinden hiç farkı yok. HDP’nin İstanbul ve diğer şehirlerde CHP’ye verdiği destek bu ideolojik akrabalıktır.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ BUNLARIN GİZLİ GÜNDEMİ SONLANDIRDI”

Evet çözüm sürecini biz başlattık ama sonlandıran biz olmadık. Bunların gizli gündemleri, art niyetleri sonlandırdı. Hiçbir zaman meşru, demokratik, hukuk düzeninde siyaset yapmayı düşünmediler. Diyarbakır’ı, Sur’u köstebekler gibi kazananlara ‘siz ne yapıyorsunuz’ demediler. Allah için söyler misiniz dünyada hangi devlet, demokrasi, adalet, vicdan bunlara müsaade eder. Siz bu kavramları en son ağıza alacak kişilersiniz ey HDP. Kendinizden olmayanlara hayat hakkı tanımadınız.

Dayatma, terör bunların ruhuna işlemiş. Ne diyorlar, ‘Bizim PKK ile ilişkimiz yok’ diyorlar. Bunların işi gücü yalan. Yanındaki ortağı CHP, onun da işi gücü yalan. Akşam yalan, sabah yalan. Yalandan mağduriyet, dışlanmışlık edebiyatı yapıyorlar. Ankara, İstanbul, Edirne, Trabzon belediyesi hangi haklara sahipse hepsi bunlara da tanındı. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı’nı Kandil’in komiseri diye ne idüğü belirsiz birine hesaba çektirdiler. Bu ne idüğü belirsiz birine bodrumda tokatlattırdılar.

Onların yapmadıkları hizmetleri bakanlıklarımız yapmak zorunda kaldı. Örgütün dağdan gönderdiği çapulcuların karşısında bunlar hazır ola geçmediler mi? Kurumlarımız sizlere hizmet vermek için çalışmaya başlayınca yolların altına bomba döşendiğini gördük. Bunları görevden almazsak size ihanet etmiş olurduk. Belediyeye gelen her kuruş sizler için kullanılıyor.

KAYYUMLARI SAVUNDU

Devletin görevlendirdiği kamu personeline kayyum diyenler, örgütün gönderdiği çapulcular karşısında bunlar hizmet etmediler mi? Asıl bunları görevden almazsak sizlere ihanet etmiş olurduk. Bunlar sadece slogan atar biz hizmet üretir, eser yaparız. Aramızdaki fark işte budur. Bunların ne söylediğine değil, ne yaptığına bakıyoruz. Seçimlerde “Seni başkan yaptırmayacağız” diye ortalığı inletenlerin Yasin Börü’nün kanının hesabını verdiklerini gördünüz mü? Yasin’i nasıl alçakça öldürdüklerini biliyorsunuz değil mi? Bu nasıl bir kindir? Bu nasıl bir nefrettir.? Bıraktım Kürdünü, Arabını, Acemini. Böyle bir muamele nasıl yapılabilir? Yasin’in kendilerinden olmamasıdır. Bu zulme ortak olan herkes cezasını çekecektir.

“UTANMADAN ERMENİ SOYKIRIMI’NI KABUL ETTİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Bunlar utanmadan sıkılmadan Ermeni soykırımı yalanını kabul ettirmeye çalışıyorlar. Benliklerinden kopmuş bu güruhun sizlerle ilişkisi olabilir mi? Selahaddin Eyyübi’nin mirasının taşındığı bir yerde, zalim İsrail’le birlikte benim Kürt kardeşimle ortak bir yanı olabilir mi? Ülkede ne kadar sapkın, sapık, marjinal grup var onların emrine vererek sizlerle hangi müşterekleri paylaşıyor olabilir? Tek dertleri, tek projeleri Tayyip Erdoğan’sız AK Parti ve Türkiye. İşi gücü bırakıp bizimle uğraşıyorlar. Yaptıkları tek hayırlı iş gördünüz mü? Göremezsiniz, çünkü yok. Diyarbakır’a huzur gelince neler olduğuna şahitsiniz. Akşam geç saatlerine kadar Diyarbakır’ın sokaklarındasınız. Niye güvenlik var. Bunları gördüğünüz her yerde yakalarına yapışın sorun sorgulayın. Çözüm sürecini bitirmek için kim size talimat verdi. Bunu sorun.

“YALAN, DALAVERE, İKİYÜZLÜLÜKLE SİZİ OYALAMASINLAR”

Yalan, dalavere, ikiyüzlülükle karşınıza çıkıp sizleri oyalamasınlar. Bu coğrafyayı birlikte medeniyetimizin beşiği haline getirdik. İnşallah yine birlikte 2023, 2053 vizyonuna kavuşturacağız. Türkiye tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesini bizim dönemimizde yaşamıştır. Ülkemizin 81 vilayetinin tamamına da cumhuriyet tarihinde yapılanların 10 katı çağ atlattık. 10 yılda Diyarbakır’a 46 katrilyon lira yatırım yaptık. 6250 adet derslik kazandırdık. Yurt kapasitemizi 5300’e çıkardık. 33 bin seyirci kapasiteli Diyarbakır Stadyumu’nu biz yaptık.

Merkez ve ilçelerimizdeki faaliyetlerden 248 bin gencimizin istifade ettiği gençlik merkezi inşa ettik. 12 milyar lira sosyal yardım aktardık. 19 hastaneden oluşan 48 adet sağlık tesisi inşa ettik. Şimdi sizlere belki de bakanım müjdeyi vermiştir ama Diyarbakır 1000 yataklı Kayapınar Şehir Hastanesi’nin yapım ihalesini 19 Temmuz’da gerçekleştiriyoruz. Hastanemizin şehrimize hayırlı olmasını diliyorum. 18570 konut projesini hayat geçirdik. 2705 sosyal konut yapımına devam ediyoruz. Millet bahçelerinden Diyarbakır’da toplam büyüklüğü 396 bin metre kare olan 6 adet projemiz var. Terör nedeniyle büyük zarar gören Sur ilçemizi ve Suriçin’i adeta baştan sona yeniden yaptık, yapıyoruz. Konut projelerimizi, altyapı, üst yapı ve restorasyon çalışmalarımızı bitirme aşamasına geldik.”

Bahçeli mesaj verdi, Erdoğan’la Soylu aynı karede