Erdoğan: Bu can bu tende oldukça faiz sebeptir

Yayın tarihi: 31 Aralık 2021 Cuma 11:52 am - Güncelleme: 31 Aralık 2021 Cuma 12:37 pm

Döviz kurlarına ilişkin konuşan Erdoğan “Bu can bu tende oldukça faiz sebeptir, enflasyon neticedir” dedi. Kılıçdaroğlu’nun MEB’e alınmamasına da değindi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Kurulu’nda açıklamalarda bulundu. Dövizdeki artışa ilişkin konuşan, ”Kurun yıl sonu hesap kapatmaları sebebiyle bugünlerde tekrar oynamaya başlaması, geçici bir durumdur” dedi.

Kılıçdaroğlu’nun Milli Eğitim Bakanlığı’na alınmamasına da değinen Erdoğan “Emrivaki ile gittiği için kapıda kalıyor. Bakanlarımız doğrusunu yapıyor. Bundan sonra devletin kurumlarına böyle rastgele gidemeyeceksin. Bitti artık” ifadelerini kullandı.

MEB kapısında kilit skandalı! Kılıçdaroğlu: Saray’ın talimatıyla iş yapanlar

Daha sonra vatandaşlara “Kendi paramızla iş yapmayı tavsiye ediyorum” diye seslenen Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

”Bir süredir Türkiye ekonomisini yüksek faiz, yüksek enflasyon sarmalından kurtarıp yatırım üretim ihracat cari fazla yolu ile büyüme rotasına sokmanın mücadelesini veriyoruz. Döviz kurundaki anlamsız dalgalanmayı önemli ölçüde kontrol altına aldık. Kurun yıl sonu hesap kapatmaları sebebiyle bugünlerde tekrar oynamaya başlaması, geçici bir durumdur. Artık tüm gücümüzü ve imkanlarımızı, istihdam ve istikrar odaklı yeni ekonomimizi yerleştirmeye ve geliştirmeye teksif ediyoruz. Amacımız hem iş insanlarını hem de vatandaşları 1 ay, 6 ay, 1 yıl, 3 yıl sonrasını görebilecekleri güven ve istikrar iklimine kavuşturmaktır.

MEB’den Kılıçdaroğlu’nun “Danıştay’ın kararına uyulmuyor” iddiasına yanıt

”KENDİ PARAMIZI ÖLÇÜ ALMADIĞMIZ SÜRECE BATMAYA MAHKUMUZ”

Vatandaşlarımızın tasarruflarını kendi paramızda tutumlarını istiyorum ve tavsiye diyorum. Kendi paramızı ölçü olarak almadığmız sürece her zaman batmaya mahkumuz. Faiz aşağı faiz yukarı artık lütfen bu işi kitabımızdan çıkaralım. Faiz zengini daha zengin fakiri daha fakir yapar. Yılbaşından itibaren kurun, bu hafta başındaki gibi makul bir seviyede istikrar kazanacağını değerlendiriyoruz.

Kılıçdaroğlu bu kez de randevu vermeyen Bakanlığa gidiyor

“TÜM İŞLERİ KENDİ PARAMIZLA YÜRÜTMENİZİ İSTİYORUM”

Vatandaşlarımızdan açıkladığımız pakete uygun şekilde tasarruflarını kendi paramızda tutmalarını, tüm işlerini kendi paramızla yürütmelerini istiyorum. Dövizden kendi paramıza ciddi bir dönüş başladı. Yastık altında tutulan 5 bin ton altının ne kadarını ekonomiye kazandırırsak elimiz o derece güçlü olur. Hamdolsun bütçe tarafında herhangi bir sıkıntımız yok, hatta öngörülenden daha iyi gerçekleşmelerle yılı kapatıyoruz. Tasarruf yöntemi olarak altını tercih eden vatandaşlarımızı, ellerindeki bu değeri finans sistemimize dahil etmeye çağırıyoruz.

AKP içindeki ‘Erdoğan’ planını Bülent Arınç açıkladı

”BU CAN BU TENDE OLDUKÇA FAİZ SEBEP, ENFLASYON NETİCEDİR”

Dövizden kendi paramıza ciddi bir dönüş başladı. Yastık altında tutulan 5 bin ton altının ne kadarını ekonomiye kazandırırsak elimiz o derece güçlü olur. Bu can bu tende oldukça faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Yılbaşından itibaren hem firmalarımızın hem de vatandaşlarımızın kendi paramıza dönüşü daha da hızlandıracaklarının işaretlerini görüyoruz. Bizim silahımız nas. Biz bu nas ile hareket ediyoruz. Bununla hareket ettiğimiz sürece biz başaracağız. Döviz kurunda yurt içi talepten kaynaklanan ani, sert ve rasyonel temeli olmayan iniş çıkışlar yaşanmasını engelleyecek tedbirleri aldık, alıyoruz.

Kurdaki dalgalanmanın cazibesine kapılanlar nasıl bunun acı faturasıyla yüzleştiyse aşırı fiyat artışına tevessül edenlerin durumu da farklı olmayacaktır. Vatandaşlarımızdan ve iş dünyamızdan ülkemizin bu tarihi atılımına destek vermelerini beklediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum. Kurdaki dalgalanmanın cazibesine kapılanlar nasıl bunun acı faturasıyla yüzleştiyse aşırı fiyat artışına tevessül edenlerin durumu da farklı olmayacaktır.

Kılıçdaroğlu mülakat mağduru gençler ile buluştu

“DÜRÜST DEĞİL, KALİBRESİ BOZUK, CİNSİ, CİBİLİYETİ BOZUK”

“CHP’nin başındaki zat siyasi son günlerde terör örgütünün güdümündeki partiyle kurduğu sıkı fıkı ilişkilerin de etkisiyle olsa gerek kamu görevlilerini tehdit etmeyi, kamu kurumlarını basmayı bir çeşit siyasi eşkıyalık yapmayı iyice alışkanlık haline getirdi. Önce Merkez Bankasından randevu istedi, randevu verildi. Kendisi brife edildi. Çıktı, yalan yanlış birçok şeyleri anlattı. Dürüst değil, kalibresi bozuk, cinsi, cibilliyeti bozuk. TÜİK’ten randevu istedi, vermedi. Ne dedi? Siz imtihanı kaybettiniz. Niye? Merkez Bankası’na gittiniz, orada içeride başka dışarıda başka hareket ettiniz. TÜİK sır kurumdur, burada da aynı şekilde hareket edersiniz. Talebinizi iletin, biz size cevap veririz dediler. Geldiler TÜİK önünde gösteri yaptılar. İçeri giremediler.

Helalleşme ve benzeri söylemlerle kendini demokrat, özgürlükçü göstermeye çalışırsa çalışsın, başında bulunduğu partinin genlerindeki faşistlik bir noktada böyle hortluyor. Kamu kurumlarına emrivaki ile gittiği için kapıda kalıyor. Bunun son örneğini MEB’de yaşadık. Sosyal medyadan ‘yarın şuradayım’ diyerek kamu kurumlarına emrivaki ile gittiği için kapıda kalıyor. Bunun son örneğini MEB’de yaşadık. Aynı şekilde Meclis açıldıktan sonra da eğitimi görüşmek üzere komisyon üyeleri davet edilmiştir. Bu davete sadece CHP’li milletvekilleri iştirak etmedi. Bakanımız sık sık Meclis’e gidiyor. CHP’nin amacının MEB’e gidip bakanla, bakanlık bürokrasisiyle görüşmek olmadığını göstermeye sadece bu örnekler bile yeterlidir.

KILIÇDAROĞLU’NA TEPKİ: BİTTİ ARTIK

Kendi evladının evine bile haber vermeden, karşı taraftan davet almadan gidemeyen CHP’nin başındaki zatın bu eşkiyavari baskınlarla derdi bilgi almak değil, kaos ve karmaşa çıkarmaktır. Bundan sonra devletin kurumlarına da böyle rastgele gidemeyeceksin. Her şeyden önce devletin kurumlarına gidebilmek dürüstlük gerektirir, sende bu dürüstlük yok, sana bugüne kadar yeri geldi Savunma Bakanımı yeri geldi Dışişleri Bakanımı gönderdim ama sen adam değilsin. Dürüst değilsin. Sana Dışişlerini Bakanını, Savunma Bakanını gönderen bu Cumhurbaşkanı.. Her noktada Merkez Bankası bağımsız değil diyor, Merkez Bankası seni kabul etti, sen bağımsız değilsin, senin ipinin kimlerin elinde olduğunu merak ediyorum.

Halbuki genel başkanlık ve milletvekilliği sıfatını bir kenara bıraktım, herhangi bir vatandaş olarak istedikleri kuruma istedikleri zaman gidip diledikleri bilgiyi alma hakkına sahip olduklarını çok iyi biliyorlar. Ama dert başka olunca ortaya böyle can sıkıcı görüntüler çıkıyor. Kandil’i bombalayacakmış iktidara geldiğinde. Sen iktidara mı geleceksin? Kandil’dekilerle dirsek dirseğe, Ankara’dan İstanbul’a onlarla yürüyen sen değil misin? Onlar sana övgü yağdırdıkça zevkten 4 köşe oluyorsun. Kandil’dekiler sana övgü yağdırdıkça zevkten dört köşe oluyorsun. Sana nasıl güvenecekler ya. Mümkün mü? Eh şimdi de ittifakınız kurdunuz, bakalım bu ittifakla nereye kadar gideceksiniz? Milletimiz, kendi değerlerine düşmanlığı, kamu görevlilerine ve kurumlarına saldırı ile bir adım öteye götüren bu zorbalara hak ettikleri dersi inşallah ilk fırsatta sandıkta verecektir.”

“Okyanus ötesi”ne selam gönderen Tevfik Göksu arşivini unuttu