Enis Berberoğlu’nun avukatları ikinci kez Anayasa Mahkemesi’nde!

Yayın tarihi: 26 Ekim 2020 Pazartesi 11:44 pm - Güncelleme: 26 Ekim 2020 Pazartesi 11:44 pm

Enis Berberoğlu’nun avukatları ikinci kez Anayasa Mahkemesi’ne “hak ihlali başvurusunda” bulundu. Konuyla ilgili açıklama yapan Av. Ergün, “Biz keyfi uygulamalar karşısında ikinci kez Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak zorunda kaldık” dedi.

Milletvekilliği düşürülen Enis Berberoğlu için eylül ayında Anayasa Mahkemesi hak ihlali kararı vermişti. Bunun üzerine CHP’li Berberoğlu’nun avukatı, mahkumiyet kararı veren İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tekrar başvurmuştu. Ancak yerel mahkeme, “Yeniden yargılamaya gerek yok. AYM kararı bizim irademize müdahaledir” diyerek reddetmişti. Berberoğlu’nun bu karara itirazı üzerine dosya bu kez 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nin önüne geldi. O mahkeme de “karara yer olmadığına” hükmetti. Enis Berberoğlu, avukatı aracılığıyla yeniden bir hak ihlali doğduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.

Başvuruya ilişkin açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “İstanbul Milletvekilimiz Enis Berberoğlu’nun çok önemli hak ve özgürlüğü elinden alındı. Seçme, seçilme ve siyasi hakkı elinden alındı. Özgürlüğü elinden alındı. Anayasa Mahkemesi çok ağır hak ihlalleri tespit etti. Yerel mahkemeye ‘Bu ihlali tüm sonuçlarıyla ortadan kaldıracak’ dedi Yeniden yargılama kararı vereceksin. Anayasa Mahkemesi kararları hepimizi bağlar. Anayasa Mahkemesi kararını kişisel gerekçe ve yorumlarla eleştirebilirsiniz ama ben uymuyorum diyemezsiniz. Bugün yaşadığımız 83 milyonun sorunu. Anayasa Mahkemesi kararı mutlaka uygulanmak zorunda. Aksi anayasayı askıya almaktır. Maalesef bugün anayasa askıda. Hukuk devletinin temeline dinamit koymaya kimsenin hakkı yoktur. Anayasa devletimizin işleyişini belirler, anayasa hak ve özgürlüklerimizin güvencesidir. Anayasayı koruyan organ da Anayasa Mahkemesi’dir. Bu karar bugün uygulanmayarak devletin sigortasını attırdılar” dedi.

Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanması gerektiğine vurgu yapan Erkek, şunları söyledi:

”Vatandaşların tüm hak ve özgürlükleri anayasada güvence altına alınmıştır. Bu kararları uygulamazsanız 83 milyonu güvencesiz bırakırsınız, hukuk devletini tümüyle yıkarsınız. Bugün ikinci başvurumuzu yaptık. Enis Berberoğlu avukatları Yiğit Acar, Murat Ergün ile birlikte. Bu konu Enis Berberoğlu’nu aştı, bir devlet krizine, anayasa krizine, hukuk devleti krizine dönüştü. İvedilikle yargı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı bu krizi ortadan kaldırmak zorunda. Bireysel başvuru sonucunda Anayasa Mahkemesi’nin belirlediği ihlal tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırılmalı.”

Başvurunun ardından basın açıklaması yapan Berberoğlu’nun avukatı Murat Ergün, şöyle konuştu:

  • 14 ve 15. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin kararlarının çıkmasını bekledik. Hukuka uygun olabileceği inancına sahiptik. Maalesef her iki mahkeme de ‘hangimiz daha çok hukuka aykırı karar verebiliriz’ noktasında yarıştılar ve ipi birlikte göğüslediler.
  • Biz bugün, 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararından önce sadece Enis Berberoğlu için bu mücadeleyi veriyorken, şimdi Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın uygulanabilir olması açısından, normlar hiyerarşisinde en üstte bulunan anayasanın bütün kurumlarca değer verilen ve uygulanabilen bir noktaya gelmesi açısından bütün ülkenin çıkarları noktasında bu başvuruyu yaptık.

“ANAYASAMIZ, FERTLERİ BİR ARADA TUTAN HARÇTIR”

İvedilikle başvuru talebinde bulunduklarını vurgulayan Ergün şu açıklamalarda bulundu:

  • Çünkü geçen her gün, hatta her saat şu an milletvekili olarak Meclis’te yasama görevinde bulunması gereken bir kişinin ve o kişiyi seçen seçmenlerin yani milli iradenin gaspı anlamına gelmektedir.
  • Dolayısıyla bu davayı sadece Enis Berberoğlu davası olarak değil; milli iradenin gaspının önüne geçme davası olarak tanıtmak istiyoruz.
  • Bütün hukuk devletlerinde, hukukun üstünlüğüne değer veren devletlerde milleti ve devleti bir arada tutan harç anayasadır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Türkiye Cumhuriyeti fertlerini bir arada tutan harçtır.
  • Yerel mahkemeler tarafından verilen kararlar bu harca konulmuş dinamitlerdir. Çünkü eğer anayasamız yoksa biz bir arada, huzur içinde, birlikte, uyumla yaşayan bir millet ve çalışan bir devlet olmaktan çıkacağız.

“KEYFİ UYGULAMALAR KARŞISINDA İKİNCİ KEZ AYM’YE BAŞVURMAK ZORUNDA KALDIK”

“Biz Anayasa Mahkemesi’nin oy birliğiyle aldığı karar doğrultusunda anayasa kararının tanınmamasının çok büyük bir hukuksuzluk olduğunu bilerek gün kaybetmeden buraya geldik” diyen Ergün, şu ifadeleri kullandı:

  • 14. ve 15. Ağır Ceza Mahkemeleri’nin verdiği kararlarda, karar vermeleri beklenen konularla ilgili tek satır yoktur. Biz keyfi uygulamalar karşısında ikinci kez Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak zorunda kaldık.
  • Anayasa Mahkemesi’nin kararının tanınmaması yolu Türkiye’yi kabile devletine götürür. O yüzden sadece Enis Berberoğlu değil, belki de torunlarımız için bugün burada bir adım atmış olduk.