Emniyetin kürtaj listesi talebi, meclis gündeminde

Yayın tarihi: 11 Eylül 2019 Çarşamba 6:59 pm - Güncelleme: 11 Eylül 2019 Çarşamba 7:03 pm

İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün İl Sağlık Müdürlüğü’nden kürtaj olan kadınların listesini istemesini hem İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu’ya hem de Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya sordu.

HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün İl Sağlık Müdürlüğü’nden 1 Ocak 2017 ve 31 Mayıs 2019 tarihleri arasında polikistik over sendromu olup kürtaj yaptıran kadınların listesini istemesini meclis gündemine taşıdı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü bu bilgilerin istenilme nedeninin ise, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın örgütlü suçlar soruşturma bürosu tarafından yürütülen terör ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma, rüşvet ve Cumhurbaşkanı ile devlet büyüklerine hakaret konularında yürüttüğü soruşturma olduğunu iddia etmişti.

“İstanbul Emniyeti ‘terörle mücadele’ adı altında kadınları fişliyor”

Ersoy önergesinde, İstanbul Emniyeti’nin “terörle mücadele” adı altında İstanbul merkezinde başlattığı bu fişleme çalışmasının hem kadın hakları çalışması yapan kurumların hem de birçok baronun tepkisine yol açtığını belirterek, İstanbul Emniyeti ve İl Sağlık Müdürlüğü arasında yapılan bu yazışmanın hem hukuka hem de Hasta Hakları Yönetmeliği’ne aykırı olduğu aktardı.

“Sağlık Bakanlığı güvensizliği engelleyebilirdi”

Oya Ersoy, Sağlık Bakanlığı’nın, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün verileri istemesi üzerine Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından 2015 yılında hazırlanan genelgeyi göndererek talebi geri çevirmesinin toplumda yaşanan güvensizliği engelleyeceğini belirtti.

İlgili genelgede “Verilerin üçüncü kişiler ile paylaşılmasının hem mevzuata aykırılık teşkil edeceği hem de hasta-sağlık personeli arasındaki güven ilişkisini sarsarak hastanın sağlık hizmeti aldığı kişi ve kurumlara güvensizliğine neden olacağı gerekçesiyle icra müdürlükleri tarafından istenen hastaların adres ve bilgilerinin paylaşılmaması” ifadeleri yer almaktadır.

Ersoy tarafından Sağlık Bakanlığı’na yöneltilen sorular şöyle:

  1. 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu çerçevesinde “hasta ve kişisel bilgilerin saklanması” ilkesini ihlal etmesi, bu bilgilerin paylaşılmasının “hasta ve sağlık personeli arasındaki güven ilişkisi”ne zarar vereceği açık olduğundan; İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün kamu, üniversite ve özel sağlık kuruluşlarındaki kürtaj kayıtlarının sorgulanması için İlçe Sağlık Müdürlüklerine gönderdiği‘acele’ ibareli yazının geri çekilmesi ve suç işlenmesinin engellenmesi doğrultusunda bir girişimde bulundunuz mu?
  2. Gönderilen yazının açıkça suç olması, hasta haklarını ihlal etmesi nedeniyle Kadınların kişisel sağlık bilgilerini isteyen İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri hakkında idari soruşturma başlattınız mı? Sorumluların görevden alınması gerektiğini düşünüyor musunuz?

Ersoy tarafından İçişleri Bakanlığı’na yönetilen sorular şöyle:

  1. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden İl Sağlık Müdürlüğü’ne gönderilen yazının açıkça suç olması, hasta haklarını ihlal etmesi ve listelerin paylaşılması durumunda ciddi mağduriyetler doğacağının açık olması nedeniyle Bakanlığınızca yazının geri çekilmesi ve suç işlenmesinin engellenmesi doğrultusunda bir girişimde bulundunuz mu?
  2. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğünden kadınların kişisel sağlık bilgilerini isteyen İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü hakkında idari soruşturma başlattınız mı? Sorumluların görevden alınması gerektiğini düşünüyor musunuz?
  3. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün “terörle mücadele” kapsamında yürüttüğü soruşturma ile “polikistik over sendromu” olan yada “kürtaj” yaptıran kadınlar arasında nasıl bir bağ kurul muştur? 1 Ocak 2017 ve 31 Mayıs 2019 tarihleri arasında kentteki tüm kamu ve özel hastanelerde “polikistik over sendromu” olup, kürtaj yaptıran 30-40 yaş aralığındaki tüm kadınlar şüpheli midir?
  4. Kişisel veri olan Kürtaj işlemi sonrasında savcılıkta, bu kadınların isminin ortaya çıkmasıyla yaşayacakları olası şiddeti önleyebilecek misiniz?
  5. “Kanunu bilmemek mazeret sayılmaz” ilkesi tüm yurttaşlar için geçerli bir hukuk ilkesiyken, bizzat yasaları uygulamakla görevli kurumlardan biri olan bakanlığınıza bağlı emniyet teşkilatına göre sadece yurttaşların mı hukuka uyma yükümlüğü vardır?